Bölüm 20

2.9K 310 399
                                    

Fotoğraf; Demir Maskeli Adam filminden 14. Louis rolündeki Leonardo Di Caprio

- Evet, senin bu konudaki fikrin nedir sevgili kızkardeşim? Gerçi yüzünden anladığım gibiyse eğer, o adamın yerinde olsam saklanacak delik arardım..

- Ah, evet.. Dunsborough kesinlikle bir yere saklansa iyi eder çünkü karşıma çıktığında onun için hiç hoş şeyler olmayacak..

Elena Veronika'nın yüz ifadesini beğenmemişti haliyle..

- Anton, sen Niki boşver, adam muhteşem..

Tony'nin sözlüsüne dönen bakışlarındaki dehşet görülmeye değerdi doğrusu..

- Elena, sen ne diyorsun?

Niki hiç güleceği yokken küçük bir kahkaha attı..

- Sen ona bakma.. Elena, o adamla tanıştığımız akşam benim münasip bir koca bulmam için dua ediyordu.. Dunsborough'yu Tanrı'nın duasına karşılık olarak gökten indirdiği bir melek zannediyor.. Adamın nasıl bir kendini beğenmiş, bencil, sinir bozucu, karşısındakini insan yerine koymayan...

- Tamam kardeşim, bu kadar iltifat yeterli.. Açıkça anladım ki Baron'un sana kur yapma talebini geri çevirmek durumundayım.. Lakin Dük Hazretleri aynı kanıda değil, döndüğümüzde onu ikna etmemiz gerekecek..

- Wellingstone Dükü mü? Ama onun benim üzerimde nasıl bir söz hakkı olabilir ki? Ne münasebet?..

- Hayatım, Dük'ün münasebetini sorgulamamanı tavsiye ederim.. Kendisi dünya üzerinde yaşayan tüm canlılar üzerinde söz hakkı olduğunu düşünüyor ve iki elin parmaklarını geçmeyecek sayıda kişi hariç bu iddiasını hayata geçirmekte pek zorlanmıyor, şüphesiz..

- O iki elin parmaklarına beni de ekle lütfen. Bırak Dük'ü, Tanrı gökten kafama şimşekler yağdırsa bile o alçakla asla evlenmeyeceğim.. Ölmeyi tercih ederim..

Veronika bir an duraladı, bakışları birkaç saniye Tony'nin koluna iki eliyle birden sarmaşık gibi dolanmış, yüzünde şapşal bir gülümsemeyle gözünü kırpmadan sözlüsünü seyreden Elena'nın üzerinde dolandı, abartılı bir şekilde göz devirdikten sonra tekrar kardeşine döndü. Hafifçe Tony'ye doğru eğilip sesini alçalttı..

- Anton, sana bir şey soracağım ama Dunsborough ile düello falan yapmaya kalkışmayacağına söz vermelisin..

- Böyle bir söz vermem.. Önce ne söyleceğini duymam lazım..

- Ben de söylemem o zaman..

Kız inatçı bir şekilde kollarını kavuşturup çenesini havaya dikince ne diyeceğini merak eden Tony sol ayağını belli belirsiz yerden kaldırıp elini de arkasına gizleyerek parmaklarını çaprazladı.

- Tamam.. Söz..

- Emin misin?

- Tabii ki..

- Peki o zaman.. Ben şeyi merak ediyorum.. Şeyy.. O adam bana evlenmekten hiç bahsetmedi.. Yani buradayken bana karşı ısrarlı davranışları ve konuşmaları oldu ama nasıl desem.. Onun metresi olmamı istiyordu..

Genç kız kardeşinin karşısında böyle bir kelime kullanmaktan ötürü utanç duyuyordu ve lafına devam edemedi.. Tony ise öfkeyle ayağa fırladı ve söylene söylene odanın içinde gezinmeye başladı.

- Vay şerefsiz.. Vay ahlaksız.. Benim kızkardeşim metres mi olacakmış? Bu nasıl bir yüzsüzlük canım?

- Anton, lütfen biraz sakin olur musun.. Mesele nasıl evliliğe geldi onu merak ediyorum ben..

KARDELEN VE HERCAİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin