Bölüm 35

2.9K 367 437
                                    

Sinsi örümcek ve Niki Hadid temsili
(kaynak: Spiderman 2002 ( Kristen Dunst & Tobey Maguire))

Victor ayın ortalığı gündüz gibi aydınlattığı bu muhteşem gecede balkonun köşesine serdiği örtünün üzerine uzanmış, korkuluklara dayadığı minderlere yaslanmış manzarayı seyrediyordu.. Beklemek zor ve heyecan vericiydi ama çok da uzun sürmeyecekti, biliyordu, en fazla bir iki dakika daha.. Veronika'nın bu kez gelmemek gibi bir seçeneği yoktu ne de olsa..

Evet, şeytan kadın Veronika, bu defa ökseye fena tutulmuştu.. Victor'ın onu ve ailesini rezil etmesinden korkuyordu.. Bu tehdide fazla karşı koyamayacağı muhakkaktı. Genç adamın onu tanımayacağını umarak sergilemiş olduğu iyimserlik tamamen aptallıktı zira Victor onu bulacağını henüz Londra'dayken dahi tahmin ediyordu. Öyle olmasaydı bile saçları, bakışları, normalin çok üstünde uzun olan boyu, teninin benzersiz kokusu ve yakınlarındayken hissettiği o müthiş heyecan sayesinde tanırdı onu..

Önceki gece Gordon, kulüpte sohbet ederlerken, örümcek meselesinden sonra lafı Lizbon'daki baloya getirdiğinde Victor aklını yitirecek gibi olmuştu. Gordon, Veronika'yı davette gördüğünden bahsedip de aynı davette kızın kuzeni ve onun nişanlısıyla tanıştığını, onları maskeli balodan hatırladığını atlamamıştı elbette. İşte bu sayede Victor asla bulamayacağını zannettiği kadının avcunun içine düşmesi ihtimaliyle karşı karşıya kalmıştı. Lady Veronika o gece ağrıyan başı yüzünden baloda değilmiş meğer.. Ama ya yalan söylediyse..

Bütün hayatını altüst eden o gece kaybettiği şeytanı burnunun dibinde miydi yoksa?.. Görünüşü Bourne Markizine benzetilen, dolayısıyla da endamı onun kadar uzun ve ince, üstelik altın rengi bukleleri olan bir kadından bahsedildiğine bakılırsa.. Bu kadar tesadüf normal sayılabilir miydi?

Victor o akşamüstü Graystone Park sınırlarına içine düşen bu kurtlarla girmişti ve ok hedefinin karşısındaki kızı gördüğünde o kurtlar midesinde korkunç bir devinim yaratmaya başlamıştı, lanet olsun.. Yaklaştıkça kuşkusu, öfkesi, heyecanı, midesindeki kasılma, her şey her şey ayyuka çıkıyordu. Bu o muydu?.. Bu şeytan mıydı?.. Ok atmayı bile beceremiyorken üstelik, Victor'ı parmağında oynatmayı başarmış olabilir miydi?

Attan inip yaklaştığında hala emin olamıyordu Victor.. Yani oydu, o gibiydi ama kesin emin miydi? Richard onu takdim ettiğinde göz göze gelmek zorunda kalmışlardı yoksa kız gözlerini kaçırıyor, kendini gizlemeye çalışıyordu besbelli.. Bakışları heyecanlı ve tedirgindi, Victor'a beklenmediğini üstüne basa basa söylemişti, çünkü biliyordu.. Gordon sohbet esnasında kendisinden de bahsettiğini söylemişti, Veronika o gece baloda Louis kostümü giydiğini biliyordu, o olduğunu biliyordu..

Tanınma korkusundan dolayı mı böyle endişeliydi güzel gözleri.. Ah, Tanrı aşkına, seyretmekten hiç bıkmayacağı kadar güzeldi bu hain kadın. Tabii ki tanınmaktan korkacaktı, bahçe köşelerinde yabancı bir adamla sevişmiş olan her bekar kız bunun sosyeteye duyurulmasından korkardı.. Victor bir plan yapana kadar balodan bahsetmeyecekti ve kadına sinsi örümcek meselesini bildiğinden bahsetti.. Onun kendisini tanıyamadığını zanneden Veronika'nın yüzünde beliren rahatlama görülmeye değer, kahkahasıysa ömre bedeldi.. Aptal kız, nasıl bir şeytan olduğunu gizleyebileceğini sanmaya devam etsindi.. Victor sinirlerine hakim olamama korkusuyla eve gitmeye karar verdi..

Uzaklaşabildiği sadece birkaç adımdı, geri dönme ihtiyacı kahredici düzeydeydi.. Dönüp omzunun üstünden kıza baktı ve delirdi.. Evet, Veronika'nın umursamazca hedefine geri döndüğünü görünce gerçekten delirdi.. Üstelik Knightley denen o aptal, kadınına dokunmaya kalkışıyordu. Öfkeyle bağıran genç adam Knightley'nin dokunamadan geri çekilmesini sağladı. Şeytansa onun şeytanıydı, bir daha asla kimsenin ona el sürmesine izin vermeyecekti, o kadın bir daha onu bırakıp gidemeyecekti..

KARDELEN VE HERCAİ Where stories live. Discover now