Bundan sonra her şey farklı olacaktı. Hata üstüne hata yapılmış kadın kırılmış adam kırmıştı.
Zarin gözlerini kapatıp derin nefes alırken kocasının elini tutması anlamadığı bir şekilde tuhaf hissettirmişti. Çekmek istemiş ancak Beran ağa öyle sıkı sıkı tutmuştu ki sanki hiç bırakmayacakmış gibi duruyordu.
"Bırak tamam korkmuyorum! " Sessizce mırıldanırken Beran ağa duymamazlıktan gelmişti. "Sana bırak dedim!"
"İstanbul'a varana kadar bırakmayacağım sende sus artık car car ne konuşuyorsun!"
"Ya sen var tam bir ökü-" sözünü bitirmeden dilini kocasının parmakları arasında bulmuştu.
"Yapma! Beni zorlama! oraya gidince sana öküz kim gösteririm." diyerek karısının dilini bırakıp elini daha sıkı tutarak gözlerini kapattı. Zarin sabır çekerek arkasına yaslandı. İkisi sesizce edinlemeye başladılar gitmek istedikleri noktaya varana kadar.
2 saat sonra
Nihayetinde uçak inmiş onları karşılamaya Eymen Yılmaz gelmişti iki araçla. Zınar ağa karısı kızı ve oğluyla ilk araca binerken Beran Zarin ve Şiyar Eymenin aracına binmişti.
"E Beran ağa özledin mi İstanbul'u?" Diye soran adamla Beran bakışlarını kaldırıp arkadaşına baktı.
"Yani çok olmasada özledim oğlum bu şehir çok kalabalık ondan pek ısınamıyorum. Mardin ne kadar sakin ve güzel oranın her şeyini seviyorum."
"Beran ağa yine vurdun ha sevmiyorsun anladım ama hep geliyorsun laf atma İstanbul'a." derken Zarin heyacanla dışarıyı izliyordu kocaman bi şehir ve bir sürü insan değişik kıyafetler giyinmiş herkesin değişik bi havası vardı.
Dışarıdakilere göre Zarin uzun kendi yöresine göre giyinmiş başında şal anlında güneşi simgeleyen deng(dövme) evet bu insanlardan farklıydı. Beranda Eymenden farklıydı her hareketinde insan anlayabiliyordu.
İnsalarda şehirler gibiydi işte , kimisi sakin ve derinliğiyle , kimisi kalabalık ve gürültüsüyle.
"İşler için geliyorum hiç gördün mü keyfimden geldiğimi."Elini kapının camına atıp biraz indirdikten Sonra sigarasını yakmıştı genç ağa. Dudaklarına götürdüğü sigarasından çektiği dumanını içine çekerken ön aynadan heyacanla dışarı izleyen karısına takılmıştı gözleri.
İlk defa görüyor ve o kadar heyecan yapıyordu ki Beran bir an kendini camdan atacakmış gibi hissediyordu. Eymen arabanın direksiyonunu kırarken onunda gözleri Zarini bulmuştu özellikle gözleri ve alnındaki deng(dövme) dikkatini çekmişti oldukça farklıydı.
Nihayetinde Yılmaz'ların şaşaalı villalarına gelmeleriyle araba koca malikanenin önünde Durmuştu.
Aklımdaki değil ama idare eder:)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
