4~Payidar

15.6K 445 85
                                    




Multimediya Hilmi.



Giden eğer sensen; giderken senden geriye kendini bırakman kadar zordur gitmek.

Kalan eğer sensen; kalırken senden giden kadar zordur kalmak.

Giden eğer bir başkasıysa gidenin sende kaldığı kadar zordur gitmek...

Pencerenin önünde durmuş dışarıyı seyrediyordum. Esved benden uzaklaştıktan sonra içerideki odalalardan birine geçmişti. O içerideyken bende etrafı incelemiştim. Biraz daha oyalandıktan sonra tam ona sesleniyordum ki, odanın kapısının açılmasıyla sustum. Ceketini almadan dışarıya çıkmıştı. Saçlarından akan sulardan duş aldığını anlamıştım.

Çok geçmeden elinde bir tane çakmakla geriye döndü. Muhtemelen arabada unutmuştu. Ben çakmakla ne yapacağını merak ederken, o şömineye yaklaşıp eğildi ve şömineyi yaktı.  Oysa kitaplarda her zaman erkek odun toplamaya giderdi böyle anlarda.

"Neden boşuna uğraşıyorsun ki, zaten hava kararmak üzere dönelim artık."

"Bu gece buradayız." dedi ayağa kalkarken.

"Ne demek bu gece buradayız?"  Ben daha bu adamla iki saat aynı evde kalamıyordum, gelmiş karşıma evlenmekten bahsediyordu.  Nişan mevzusunun aklıma gelmesiyle,

"Şu nişan saçmalığı nereden çıktı ayrıca? Önce benimle konuşman gerekmez miydi? " diye sordum öfkeyle.

Tekli koltuğa geçip oturdu. Ayaklarından birini hafifçe öne uzatmış, diğerini ise dizinin üzerine koymuştu. Elleri koltuğun iki yanından aşağıya sarkıyordu.

"Öğrendin işte, sanki daha önce öğrensen birşey farkedecek miydi senin için?"

Karşısında ki sehpaya doğru yaklaşıp oturdum. 

"Bak Esved. İkimizde sevmiyoruz bir birimizi. Neden eziyyet ediyorsun daha fazla? Bizden aile olur mu sence? Ne düşünüyorsun ki? Diyelim evlendik ne olacak sonra? İkimizde mutsuz olacağız.  Bak  ben daha 22 yaşındayım. Planlarım var benim. Hayatımı yaşamak istiyorum. 20 yaşımdan beri elinde oyuncak gibi yaşıyorum zaten. Genç adamsın. Ya karşına seveceğin bir kadın çıkarsa diye  hiç düşündün mü? Ya ben? Bir gün birine aşık olursam diye hiç mi  düşünmedin? Geç değil. Dönüşü varken dönelim bu yoldan lütfen.  Bırak artık beni."

Çok uzun konuşmuştum anlaması umuduyla. İlk defa bu kadar sakin  konuşuyorduk. Oturduğu yerde hafifçe doğruldu. Ayağını bacağının  üzerinden indirdi ve dirseklerini dizlerine yaslayıp bana doğru eğildi. Bu defa geriye çekilmedim. Ne kadar ciddi olduğumu anlamasını istiyordum.

Gözlerimin içine bakarak,  "Gerçekten bir gün başkasına aşık olacağına izin vereceğimi düşünüyor musun?" diye sordu.

Ben olayın şaşkınlığını yaşıyordum. O kadar uzun konuşmuştum  belki anlar umuduyla, o anlatdıklarımdan sadece buraya mı takılmıştı?

"Ya sen aşık olursan?" diye sordum sorusunu görmezlikten gelerek. Beni düşünmüyorsa kendisini düşünürdü belki. Başını  omuzuna doğru yatırdı.

Hafifçe gülümsedi ve kafasını iki yana salladı.

"Hala anlamıyorsun değil mi?" diye sordu gözlerindeki kırgınlıkla. Bir an yalnış görüp görmediğimden emin olmak için gözlerimi sıkıca yumup açtım. Aynı şekilde duruyordu ama bakışlarında ki ifade değişmişti.

Esved ve kırgınlık aynı cümlenin içinde bile komik dururdu zaten.

"Neyi anlamalıyım Allah aşkına  Esved? Şimdiye kadar karşıma geçip bunları neden yapıyorsun diye bir açıklama yaptın mı sen? Aynı soruları sormaktan bıktım ben ya. Seviyor desem o da değil işte. Sen beni kırmaktan bir an bile çekinmiyorsun ki. Sen sevmenin ne demek olduğunu bile bilmiyorsun. "

MerdümWhere stories live. Discover now