Merdüm

6~Memat

Bölüme başlamadan önce şunu belirtmek istiyorum. Gaye ve Esvedin dış görünüşüyle alakalı multimediya yüklemedim henüz.

Bir müddet yüklemeyide düşünmüyorum.

Siz Esvedi nasıl hayal ediyorsunuz? Esvedin sadece göz rengi ve boyuyla ilgili bilgi paylaşmıştım Hilmiyle kıyaslandığı bölümde.

Gaye peki nasıl sizin zihninizde? Onunla alakalı hiçbir şey paylaşmadım şimdiye kadar.

~~~

İki gecem var ikisi de uykusuz.

Ya sensizim uyuyamam,

ya sen varsın, uyku haram.

Esvedin arkasını dönmesiyle, sanki hiçbir şey duymamış  gibi kapıyı açıp kendimi arabaya attım. Duyup duymadığımı bilmediği için sormayacağından emindim. Zaten duysam bile bir şey anlamayacağımı düşünecekti büyük ihtimal. Mekan denilen yerin İmperium olduğunu anlamamla, dün gece tozlu rafa kaldırdığım umutlarım yeniden boy göstermeye başlamıştı. İçimdeki kıpraşmaya başlayan heyecanımı bastırarak, surat ifademi düz tutmaya çalıştım. Arabanın kapısının açılıp kapanma sesiyle Esvedin bindiğini anladım. Dönüp bakmaya niyetim yoktu.

"Gaye?" diyen sesi beni düşüncelerimden çekip çıkarırken, ne diyeceğini bekledim.

Adımı yeniden zikretmesiyle yüzüne bakmadan,

"Ne?" diye kısaca cevap verdim.

"Sen bir işler karıştırmıyorsun değil mi?"

Kendime engel olamadan gözlerimi ve bedenimi ona taraf döndürdüm.

Gözlerini kısıp yüzümü inceledi. Acaba bir şeyden mi şüphelenmişti?

"Bir işler karıştırmayı çok isterdim ama malum, istesem bile yapamam." dedim inandırıcı olduğunu düşündüğüm bir sesle.

Bakışları kısa bir süre daha yüzümde oyalandıktan sonra inanmış olacak ki,  arabayı çalıştırıp yola koyulduk.

Ne demişti o? Akşam geleceğim. Artık mekanın yerini bildiğimden dolayı rahattım. Esvedin orada olduğu zaman gitmek istemiyordum oraya ama yalnız Esved orada olduğu müddet gitme şansım vardı. Çünkü Esved orada değilse, ya şirkette oluyordu, ya da benim etrafımda. Ortalıktan kaybolursam nerede olduğuma dair açıklama yapamazdım. Laleye bahsedemeyeceğime göre, Laleyle alakalı bir bahane de uyduramazdım. Bana ulaşamazsa Laleye saracaktı biliyordum.

Adamın içi çökmüş resmen. 2 yıldır başka bir şey yaptığını görmemiştim. Genç adamsın sen bir gidip eğlensene!

Acaba akşam derken hangi saat diliminden bahsediyordu? Beni eve bırakıp direkt gitseydi eğer akşam demezdi. Çünkü benim dersim saat 3 civarı bitecekti.

Düşün Gaye, düşün. Akşama kadar oyalamam lazımdı bu adamı. Kafama estiği saatte gidemezdim. Onun içeriye girdiğinden emin olmam lazımdı. Karşılaşırsak biterdim. O ihtimali bile göz önüne alamazdım. Ya ben içeriden çıkarken o geliyorsa? Ya da, ya ben girerken o çıkıyorsa? Bende bu şanssızlık varken mutlaka karşılaşırdık.

Ayrıca daha içerinin nasıl bir yer olduğunu bile bilmiyordum. Herhangi bir olumsuz durumda saklanacağım yer bulamazsam beni kimse Esvedin gazabından koruyamazdı. Aklıma gelen fikirle,

"Annem akşama seni yemeğe çağırdı. Söylemem için tembihledi." diye yalan uydurdum.

Yalan söylediğimi hayatta anlayamazdı çünkü, onunla daha iki çift cümle bile kurmazken, neden yalan söyleyip onu olduğum eve davet edecektim ki?