17.Burası Maho Ağa Partisi

1K 196 134
                                    

İyi okumalar...

Burası (Lise)
Maho Ağa Partisi

--Parti--

Gün doğum günüydü, gün Yefe Malı günüydü...

Sürpriz doğum günü partisi adıyla anılan fakat sürpriz olmayan partide gasp edilmiş yer Uzayların salonuydu.

Annesi benden uzak Allah'a yakın konumu verdikten hemen sonra çantasını alıp eltisigillere gitmişti. Güneş kardeşinin ve Ufuk'un üstlendiği organizasyonda karışmak gibi bir hata yapayacaktı.

Doğum günü için tek yapacağı giyinip odasının kapısını kilitledikten sonra evi terk etmek olacaktı. Fakat hiç hayal ettiği gibi olmadı...

Irgat eksikliği nedeniyle onu mutfağa zorla sokup kaçmasını engellemek için kilitlemişlerdi. İşe hapis edilince gelecek misafirleri düşünüp elinide mahkum etti ve ikramlarý hazırlamaya koyuldu. Şalını arkasına atıp elbiseside kirlenmesin diye mutfak önlüğünü giyinirken söyleniyordu.

"Ben kitapları çıktığı hafta satılan, çok satanlarda tapulu rafı olan bir yazarım... Ama kader elime sürekli bulaşık süngeri tutuşturuyor. Bunların biyografimde olmasından utanç duyacağım."

Ýkramları hazırlayıp geriye sadece mutfağı toplamak kaldığında kaderine doğru yüzünü asıyordu. Tezgahın üzerinde yer açmaya çalışırken kapı çalındı. Onu kurtaracak Spidermen olsa annesi süpürge ile çekerdi. Batman olsa öksürür corona virüsü saçardı.

El mahkum işine dönecekken gelen kişiye yapılan kabileye kabul törenini duydu. Bu kadar sevinç ve gürültüyle karşılananın Aslı olduğunu anladı. En azından o geldiğine göre gidebilirdi. Onu çıkarsınlar diye kapıya vurmaya başladı ama gelen sesler gidiyor, gittikçede azalıyordu.

"Açın şunu! Bak Yefe'nin doğum günü sizin ölüm gününüz olur. Arkadaşınızı tanıyorsunuz, yas mas dinlemez yinede kutlar."

Kapının kilidinde anahtarın sesini duyduğunda heyecanlandı. Sonunda kurtuluyordu... Geriye çekilip açılmasını beklerken buğulu camdaki gölgenin on beş yaşındaki çocuklara değilde büyük birine ait olduğunu fark etti. Az önceki süper kahraman dileğinden sonra gelse gelse Yiğit gelirdi. Hep öyle olurdu genelde.

Onun naif ve mütevazi gülümsemesini beklerken açılan kapıdan hiç beklemediği birini gördü. Şaşkınlıkla ismi aklına gelmesede vazfını dilinden düşürdü.

"Matematik Hocası?"

Aslan onun inatçı ve aksi halini görmekten böyle ev kadını halinde oluşu hiç gözünde belirmemişti. Şimdi mutfak önlüğü ve bulaşık eldiveni ile görünce tebessüm olarak başlayan sıcak bir gülüş oldu. Fakat daha sonra alaylı bir sırıtış belirdi.

Güneş üzerine gülündüğünü anladığında hemen harekete geçti. Balkabağından kraliyet arabasına dönüşmesede önlüğü ve eldiveni çıkarıp şalını omuzlarında düzeltti.

"Sizi beklemiyordum."

Onun aksi haline geri dönüşü ile Aslan'da savunmaya geçti. Onu buradan kurtardığında göre nezaket göstermeliydi. "Ama geldiğim iyi olmuş bence." diyerek açtığı kilitli kapıyı hatırlattı.

Güneş içten olmayan bir tavırla ağzında geveleyerek bir çırpıda "Teşekkür ederim." dedi. Hiç minnet duyulan bir tavrı yoktu. Hatta söylerken Aslan'a bile bakmıyordu. Hal böyle olunca Aslan yaptığı iyiliğin karşılığında ısrarcı oldu. Bu teşekkürü saymadı. Ama bir yandanda kelimenin ağzından çıkabilmesine söylendi. Geçen bayıldığında ona yardım ettiği için hiç teşekkür etmemişti.

BURASI LİSEDonde viven las historias. Descúbrelo ahora