☬42☬

1.6K 212 1.2K
                                    

"Chaeyoung banyoyu yeniden mi inşa ediyorsun? Bir buçuk saat oldu, çıksana artık! Geç kalacağız. Daha ben duş alacağım."

Huysuzca bağırmamın ardından derin bir nefes alarak kendimi geniş ve rahat yatağa sırtüstü bıraktım. Az önce en azından su sesi geliyordu. Şimdi ne Chaeyoung'un sesi ne de su sesi vardı. Ayağa kalktım ve banyo kapısına yaklaştım. Kapıyı tıklatıp daha sakin bir şekilde seslendim. "Chaeyoung?"

Tekrar seslenecektim ki sesini duydum. "Efendim?"

"Hala duş mu alıyorsun?" dedim bıkkınca. Duş olduğundan şüpheliydim. Olsa olsa banyo olurdu bu. Bir buçuk saatte duş alanı da daha görmemiştim.

"Hayır."

Kaşlarımı çattım. "İçeride işin ne o zaman? Geç kalacağız."

"Üstümü daha giyinmedim," dedi sert bir sesle. Yaklaşık yarım saattir aralıklarla çıkması için onu sıkıştırıyordum, bunun için sinirli olmalıydı. Ama benim daha çok sinirli olduğumu bilmiyordu.

"Giyinmeni de mi ben söyleyeceğim, Chaeyoung?" dedim derin bir nefes aldıktan sonra. Aynı zamanda sakin kalmak için düzenli nefes almaya çalışıyordum.

"Giyinebilsem giyinirim aptal!" Sonunda bağırdığında yüzümü buruşturdum. O da ne demekti şimdi?

Şaşkınca kaşlarımı kaldırdım. "Giyinemiyorum da ne demek?"

Kapının arkasından ofladığını duydum. Ardından sıkıntılı bir ses tonuyla konuştu. "Sütyenimin kopçasını takamıyorum."

Gözlerim şaşkınca büyüdüğünde birkaç saniye ne diyeceğimi bilemedim. Kurumuş dudağımı ıslattım ve sanki karşımda onu görüyormuş gibi bakışlarımı kaçırıp elimi enseme götürdüm. "Biraz daha dene."

Şimdi daha sinirli konuştu. "Sorun şu ki, benim sütyenimin kopçasını takabilme yeteneğim yok. Normalde de yapamıyorum yani!"

"Ne?!"

Bir yanıt gelmediğinde şaşkınca devam ettim. "Dalga mı geçiyorsun?"

Huysuz bir şekilde hızlıca konuştu. "Böyle bir konuda seninle nasıl dalga geçebilirim?!"

"Normalde nasıl giyiniyorsun o zaman, Tanrı aşkına?!" Bağırarak kavga etmemize karşılık vererek o da bağırmaya devam etti.

"Normalde kopçamı Lisa takıyordu!"

Gözlerimi kapatıp elimle burun kemerimi sıktım ve odada volta atmaya başladım. İkimiz de ne yapacağımızı bilemez halde suskunduk. Çözümlere yönelik konuşmuyorduk çünkü ihtimalde olan çözüm ikimiz için de iyi değildi. Bu yüzden sadece birbirimize saldırıyorduk.

Yine de direttim. "Belki denersen yaparsın."

İç çektiğini duydum. "Denemedim mi sanıyorsun? Neredeyse dakikalardır bununla uğraşıyorum ve kriz geçirmek üzereyim."

"Ne yapacağız o zaman?" dedim sitemli bir halde. Bu soru ağzımdan o anın gerginliğiyle bir anda çıkıvermişti, gerçekten sormak istememiştim. Ama havada takılı kalan sorunun yarattığı sessizlikten cevabın ne olduğu anlaşılıyordu.

Kapıya yaklaştım ve beni göremeyecek olsa da ciddi bir yüz ifadesi takındım. "Bak ben hayatımda hiç sütyen kopçası takmadım, tamam mı?"

Alaycı mırıldanmasını duydum. "Çıkarmakla ilgilendiğin için..."

Kaşlarımı kaldırdım. "Ne dedin sen?"

Hadi ama, yine mi? Gerçekten yine mi bana herkesle yattığıma dair imalar yapacaktı? Kaderin sinir bozucu bir oyunu muydu bu?

𝘀𝗶𝘆𝗮𝗵 𝗽𝗲𝗹𝗲𝗿𝗶𝗻'ʳᵒˢᵉᵏᵒᵒᵏ'Where stories live. Discover now