𝘀𝗶𝘆𝗮𝗵 𝗽𝗲𝗹𝗲𝗿𝗶𝗻'ʳᵒˢᵉᵏᵒᵒᵏ'

☬33☬

Dersin başlamasıyla Chaeyoung'un ilgisi üzerimden çekilmiş ve derin bir nefes almıştım. Tahmin ettiğim üzere Flave ve Niger klanlarının geçmişi anlatılıyordu.

Yanlış anlamayın. Flave ve Niger değil. Flave-Niger. Geçmişlerimiz bağlantılı anlatılıyordu. Neden? Düşmanlığımızı pekiştirelim diye falan mıydı? Chaeyoung bir istisna olsa da hala Flave Klanı'nı sevmiyordum. Açık olmak gerekirse yıkılmaları falan umurumda olmazdı. Amacım barış sağlamak değildi.

Olmayacaktı da.

Chaeyoung' un temsilci olmasından hoşlanmıyordum.

Taehyung fısıldadı. Gözleri hala konuşan yönetim kurulu üyesindeydi. "Ne sikim anlatıyor bu?"

Omzumu silktim. "Amacını henüz anlamadım," diye fısıldayarak karşılık verdim. Taehyung bir şey sorunca cevaplıyordum ama onunla tekrar arkadaş olmak gibi bir amacım asla yoktu. Zaten buraya gelmesinin sebebi olarak benimle barışmayı istemesini değil, Chaeyoung'u istemesini görüyordum.

Bu yüzden bir kavga çıkarmadan yanında oturmak cidden zordu. Derse odaklanmaya çalıştım. Açık olmak gerekirse geçmişlerimiz hakkında detaylı bilgim yoktu. Kimsenin yoktu. Belki de özel bir sebebi vardı.

"Sizden önceki neslin acıma anlayışı çok farklıydı," dedi uzun siyah saçlı kadın. Yüzüne amacını çözemediğim gizemli bir tebessüm oturdu. "Sizin aranızdaki durum klan meselesiyken, onların arasındaki durum kişiseldi."

Bizim aramızdaki meselenin klan meselesi olduğuna neden bu kadar eminsin?

Kürsüden ayrıldı ve geniş odada yavaş ama kararlı adımlarla yürümeye başladı. "Bildiğiniz kısım şu anki Seha'dan önceki Seha'nın Flave Klanı'ndan olduğu. Ancak bilmediğiniz kısım aynı nesilden oldukları."

Anlamı açıktı.

"Onu öldürdü mü?" Flave Klanı'ndan biri sinirli ve şaşkın bir tonda mırıldandı. Yönetimin amacı bizi biraz daha birbirimize düşürmek miydi? Tanrı aşkına dalga mı geçiyorlardı? Bu dersin sonunda odadan kimse sağ çıkamayacaktı anlaşılan.

Üye konuşan çocuğa ters bir bakış attı ama sorusuna yanıt vermedi. Chaeyoung'un omzu kasılmıştı. Bariz bir şekilde gerilmişti.

Neden gerilmesin ki? Flave Klanı temsilcisi Seha olmuş ve Niger Klanı temsilcisi de onu öldürerek yerine geçmişti. Uyarlama yapacak olursak, Chaeyoung Seha olmuş ve ben onu öldürerek yerine geçmiştim.

Bunu asla yapmayacağımı belirtecek bir şey demek ya da yapmak istedim ama riskliydi. İçime atarak sustum sadece.

Ben ona asla zarar vermezdim.

Bunu belli edemediğim için kendime sinirlenerek başımı ovaladım. Saçımı arkadan toplamıştım ama saçımın çoğu tutamı öne düşmüştü. Onları geriye attım. Kadın konuşmaya devam ediyordu. Amacını anlamış değildim.

"Park Rosé önceki neslin Flave Klanı temsilcisiydi."

"Rosé mi?" Taehyung kaşlarını çattı. Kadın ona döndü ama herhangi bir ters bakış atmadı. Hatta aksine başıyla onayladı. "Adı Rosé'ydi."

Taehyung kaşları çatık bir şekilde bakmaya devam ediyordu. Galiba adının korece olmaması tuhafına gitmişti. Kadın yürümeye devam etti. "Şu anki Seha da klan temsilcisiydi. Flave zirvesini yaşıyordu. Bildiğiniz üzere geçmişte dengeler değişti." İfadesiz bakışları az önce soru soran çocuğa kaydı. "Ve Seha kimseyi öldürmedi."

Kaşlarım çatıldı. Sormadan edemeyecektim. "O halde Park Rosé neden Seha değil?" Gözlerinde yine anlamlandıramadığım bir ifade... Mırıldandı. "Bu kadar sabırsız olma, Jeon. Sana zarar verir."