Bölüm 32

38.8K 2.5K 374
                                    


İyi okumlar dilerim benim güzel Davetsizlerim:)

O pamuk eller yıldıza dokunsa ve güzel yorumlar yapsa ço...k mutlu olurum:)

Vee umarım müziği açabilirsiniz. Biliyorum Watty yüzünden çoğunuz açamıyor:)

Sabahın ışıkları pencereden gözlerime vururken kafamı yorganın altına sokmuştum. Bu hareketim kesinlikle uykum olduğu için değildi, gece yaptığım itiraf yüzündendi. Birkaç dakika böyle bekledikten sonra hava yetmezliğinden mecbur kafamı dışarı çıkarıp bu seferde yastığın altına soktum.

Yastığın altında saklanmak daha güzeldi hem nefes almak içinde biraz yer vardı. Ah canım yastığım yine her zamanki gibi bana kıyamıyor. Acaba her şeyi bir kenara bırakıp yastığımla evlenme planıma geri mi dönsem?

Sınavda düşük puan aldın diye seni acılamıyor. Üzerinde günlerce kafa yoracağın gizlisi saklısı yok. Aşk itirafı yapınca utanmıyorsun hatta yastığıma seninle evleneceğim bile diyorum. Yapmam gereken tek şey kafamı ortasına koymam sonra o içe çöküyor ve ben uykuya dalıyorum. Bu kadar.

Saçma düşüncelerimden sıyrılarak tüm cesaretimi toplayıp kafamı yastığın altından çıkardım. Telefonun olduğu tarafa dönmeden doğruca banyoya gittim. Elimi yüzümü yıkayıp yine odaya döndüğümde telefonumla kısa bir bakışma yaşasak da hızlıca yüzümü çevirdim.

Okul formamı giyinip saçlarımı taradım ve çantamı topladıktan sonra sıra telefonu çantama koymaktaydı. Hadi ama yapabilirim bunu! Ağır adımlarla telefona yaklaştım. 'Bir de 'Nayır, nolamaz' de tam olsun Ahenk! Abarta bu kadar! Bu ne haller? Kendine gel! Sanki Davetsiz telefonun içinden fırlayacak.' İç sesim haklıydı. Normal adımlarla gidip Telefonu alıp çantama koydum. 'Açıp bakmayacak mısın ne yazmış diye?' Hayır, sabahki tüm cesaretimi kafamı yastığın altından çıkarmak için kullandım. Biraz daha cesaret depolayayım sonra bakarım.

Aşağı inip çantamı kapının kenarına koyup salona geçtim. Annem ve dayım masada oturuyorlardı.

"Günaydın."dedi dayım neşeli tonla. Dün olanlardan haberi yoktu sanırım. Sevinmiştim buna. Onu da kendi dertlerimizle sıkmak istemiyordum.

"Günaydın dayı."dedim ben de yüzüme yalandan bir gülümseme yapıştırmaya çalışarak. Ne kadar başarılı oldum orası muamma.

"Akşam ikinizi de göremedim geç geldiğim için, bu aralar işler biraz yoğun."

"Olsun. Sen kendine dikkat et dayı fazla yorulma."

Biz dayımla sohbet ederken annem tek kelime dahi etmiyordu. Ne düşündüğünü bilmiyordum ama yüzüme bile bakmıyordu. Beni anlamıyordu. Hiçbir zaman da anlamayacaktı!

Birkaç parça bir şeyler daha yedikten sonra afiyet olsun deyip masadan kalktım, çantamı da alıp çıkışa doğru yöneldim. İstediğim sadece biraz temiz havaydı. Aslında temiz havanın yanı sıra Davetsize de ihtiyacım vardı sanırım.

Telefonu çıkarıp kulaklıkları kulağıma takıp şarkı açtım daha sonra ise konuşmamıza girdim.

Davetsiz: Uyudun mu? Ben uyuyamıyorum:) (05:31)

Davetsiz: Yazdıklarının açık gözle gördüğüm bir rüya olduğundan korktuğum için gözümü bile kırpmadım:)

Davetsiz: Uyursam büyünün bozulacağından korkuyorum:)

Davetsiz: Ne olur ne olmaz diye on yedi tane ss aldım:)

Davetsiz: Eğer bu büyüyse bile, ben uyuyunca bitecekse ben hiç uyumam. Yeter ki bitmesin:)

Davetsiz: Ahenk:)

Davetsiz: Ben çok mutluyum...:)

Davetsiz: ÇOK MUTLUYUM LAN:))))))

Davetsiz: Güneş çıktı ve mesajın hâlâ duruyor:) (07:07)

Davetsiz: Gittim baktım ss'ler de duruyor:)

Davetsiz: Belki de beni alıp komple sen büyüsünün içine atmışlardır:)

Şu an yolun ortasında pişmiş kelle gibi sırıtarak okula gidiyordum. 'İyi ki mesajları şimdi okuyorsun. Resmen antidepresan etkisi yaratıyor bu çocuk sen de."

Davetsiz: Çevrimiçisin ama yazmıyorsun. Lütfen bir şey yaz yoksa gece yaşadıklarımın sadece benim hayal ürünüm olduğunu düşüneceğim:)

'Pişmiş kelle gibi sırıtan bir tek sen değilmişsin ayrıca bir şeyler yaz yoksa çocuk şizofreniye bağlayacak.'

DOREMİ: Günaydın.

Davetsiz: Günaydın:)

DOREMİ: Nasılsın?

Davetsiz: İyiyim:)

DOREMİ: Şu sırıtmalarını kes artık!

Davetsiz: Elimde değil:)

DOREMİ: Elinde değil klavyende zaten!

Davetsiz: Bu 'Espiri'ne bile gülüyorum düşün artık:)

DOREMİ: Kes!

Davetsiz: :)

DOREMİ: !!!

Davetsiz: :)

DOREMİ: Sırıtacağına karşıma çıksana hem artık benim de duygularımı biliyorsun. Çekineceğin bir şey kalmadı. Neden çıkmıyorsun?

Davetsiz: Son dokunuşlar.

DOREMİ: Ne?

Davetsiz: Bunca zaman sonra yolun ortasında aniden karşına çıkıp 'Hey ben Davetsizim' diyeceğimi düşünmüyorsun herhalde.

DOREMİ: Hmm yoksa en çok gitmek istediğim Norveç'e iki bilet mi alacaksın udhfjhdskkjdskshd

Davetsiz: Gönül isterdi ama öğrenci adamım, beklentiyi düşük tut derim ueroyywuerfhk

Davetsiz: Sadece, bize özel olmasını istiyorum.

DOREMİ: Tamam, bekleyelim bakalım.

"Günaydın."diye bir ses duyduğumda kafamı kaldırdım. Can arabasından iniyordu.

"Günaydın."deyip çenemle arabasını gösterdim "Yoksa sen de mi yürümekten yoruldun?"

"Değişiklik olsun istedim."

Gün tatsız başlasa da iyi geçiyordu.Mutlu bir şekilde okula girip sınıfımıza ilerlediğimde kulağıma kavga sesleri gelmeye başladı. Sınıfa doğru ilerledikce sesler daha da artıyordu. Tıpış tıpış biraz daha yürüdükten sonra kavganın bizim sınıfta olduğuna emin oldum. İçeri girdiğimde bir tarafta Ece'nin diğer tarafta ise Merve'nin durduğunu gördüm. Sınıfın yarıdan çoğu içerdeydi ve çoğu onları izliyordu.

Hmm demek kavga. Gelecek bölüm kaos var demek, heyecanlandım fhdfkcbjdchbdjc

Seviliyorsunuz benim pamuk şekerli Davetsizlerim hadi görüşürüz:)

Dönence/ texting Tamamlandı.Where stories live. Discover now