Bölüm 31

1.1K 62 26
                                    

Odadan çıkmak istediğimde Serhan önüme geçip beni durdurdu.Yüzüne vazgeçtiğim şeyi anlama çabası yansımıştı.Sonunda onu bulmuş olacaktı ki beni sakinleştirmeye çalıştı.

"Yapma, Aslı!Buraya kadar gelmişken nasıl vazgeçersin bizden.Bizim bir bebeğimiz olacak, aile olacağız.Şimdi vazgeçip gidersen...Ne yaparız?Nasıl yaşarız?"

Bunu en az onun kadar ben de düşünüyordum.Onsuz ne yapar, nasıl yaşarım?Bu zamana kadar yani Yasemin olarak eve gelinceye kadar onu tanımadan hayatta kalmayı, ev iş arasında geçen rutin bir hayatı yaşamayı başarabilmiştim ama bunları yaparken ondan habersizdim.Ondan ve yaşayabileceğim o kocaman aşktan...Şimdi onu tanırken, onun sevgisini bilirken, onunla aile olmaya bu kadar yakınken nasıl olur da eski yaşantıma dönerdim?Burada onunla yaşayacağım en basit, en sıkıcı hayatı; hiç düşünmeden eski hayatıma tercih ederdim.Eminim ki o da benimle aynı fikirdeydi.Ayrılmayı Serhan da hiçbir zaman istemezdi, bunu biliyordum hatta bu bakışlarıyla bunu istemediğini daha net anlayabiliyordum.

"Üstüne geldim, acımı içimde yaşayamadım.Eylül'ü o halde görmek canımı o kadar çok yaktı ki acım taştı, çıktı içimden!Durduramadım kendimi.Senden bunun için özür dilerim.Hak ettiğin sevgiyi, saygıyı yeterince veremedim sana.Sen benim sana verdiklerimden çok daha iyilerini hak ediyorsun, bunu biliyorum ve mutlu olman için elimden gelenin fazlasını yapmaya hazırım!Elimden ne gelirse en az on kat fazlası...Ne gelirse ve ne gerekirse!Yeter ki...Vazgeçme bizden!"

Serhan gözlerimin içine baka baka...Yalvarıyordu.Bu mimikler onda görebileceğimi düşündüğüm tepkilerin içinde son sıralardaydı ama yapıyordu, işte.Bana öyle mahzun bakıyordu ki...Onu nasıl kırar, nasıl reddederdim?

"Serhan sen bana böyle bakarsan arkamı dönüp gidemem ki ben!"

Ellerimi tutup sıkıca sarıldı.Ona şu an verebileceğim en büyük kozu verdiğimden bakışlarıyla gözlerimin en derinine bakıp fısıldadı.

"Gitme!"

Başımı yana eğip gözlerimi kapattım ama nafileydi.Bakışları çoktan gözlerime, oradan beynime ve en sonunda kalbime işlemişti.Onu inkar edip uzaklaştırmak için içimde büyük bir savaş vermeme rağmen kaybetmek üzereydim.Yine de gururumu elden bırakmayıp en azından bir süre daha dayanmayı denedim.

"Yapamam, Serhan.Etrafına bir bak.Her yerde Yasemin'in anısı var.Her yer onunla hareket ediyor, her yer onunla ilgili konuşuyor, her yer Yasemin kokuyor..."

Serhan beni kendine doğru çekip alnını alnıma dayadı.Gözlerimi kapalı tutup kararımdan dönmemek için son çırpınışlarımı veriyordum.O, o kadar içime işlemişti ki bu halimle bile bana nasıl baktığını hissedip zihnimde görüntüsünü çizebiliyordum.Sonunda teslim olup beyaz bayrakları çektim.Ona durumu toparlaması için bir şans vermeliydim.Sonuçta Yasemin'e bile zamanında bir şans vermiştim.Serhan da bir şansı hak ediyordu, elbette.

***

Yeni odam başlangıçta aile fertleri tarafından tepki toplasa da sırf Serhan'ın hatrı için sessiz kalmışlar ve biraz da Yasemin'in yaptıklarından dolayı beni hoş görerek düşüncelerini içinde saklamışlardı.Bu onlar için kolay değildi, kimse anne ve babasının odasını başka birine vermek istemezdi.Oda boşaltılmış olsa bile...Kendimden düşünüyorum da...Odalarını dağıtmış olmaları bile benim için bir mucize gibiydi.Ben ailemin eşyalarını dağıtmaya hiç cesaret edememiştim ta ki...Eve haciz gelene kadar.Onlardan geriye de elimde bir tek Berke'ye kalan evdeki eski birkaç eşya ve kendime ait silinmeye yüz tutmuş bazı hatıralar kalmıştı.Ben bile bu kadar az anı hatırlarken acaba Eylül bununla nasıl başa çıkacaktı?Yaşı oldukça küçüktü ve annesiyle ilgili sayılı hatıraları vardı ve bunların birçoğu kötü anılardan oluşuyordu.İyi anılarsa...Muhtemelen benim Yasemin olduğum zamanlardaydı ve ne yazık ki kız o zamanlardaki kadının yani benim annesi olmadığımı biliyordu.Onu hep kötü biri olarak hatırlayabilir miydi?Peki beni görünce kendini kötü hisseder miydi?Cenaze töreninden dönen aileye bakıp aradığım cevabı bulmaya çalıştım.Eylül Serhan'ın hemen yanındaydı.Elini tutuyordu, üzgün olduğu her halinden belliydi.Ne olursa olsun kaybettiği kişi annesiydi ve onu başkasına değişmeyi asla istemezdi.Git gide büyüyen karnımın izin verdiği kadarıyla küçük kızın önünde eğilip gözlerini yakalamaya çalıştım.

Hayatı YalanWhere stories live. Discover now