people call it love

1.2K 110 145
                                    

Yorumlarınızı bekliyorum. ✨

"Bu bahsettiğim zihin okuma o günden bir kaç gün sonra başladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Bu bahsettiğim zihin okuma o günden bir kaç gün sonra başladı. Dolunayda yaşadığım şeyler ise son bir kaç aydır."

Islak gözlerimi silmiştim.

"Changbin'den bu olay olana kadar uzak duruyordum. Bir gün beni evde o şekilde bulunca ona her şeyi anlatmak zorunda kaldım. Changbin yokken nasıl kurtulduğum hakkında hiçbir fikrim yok. O zamanlar bana dokunamıyorlardı. Gün geçtikçe ilerliyor şiddeti."

Halıdaki bakışlarımı onlara çevirmiştim.

"O adam her dolunay gecesi beni o odaya sokar, bayılana kadar döverdi. Kolumdan açılan damar yoluyla uyanırdım. Kanımı alır, sonra da tekrar serum bağlardı. Kaçmayı defalarca kez denedik, yetimhaneye geri dönmeye çalıştık ama o hepsini engelliyordu. Changbin'e dokunmaması için kabul etmiştim. Çıkış yolumuz yoktu çünkü. O gün çıkış yolumun bu olduğunu düşünüp öldürdüm onu. O günden beri bu haldeyim."

İkisi de yaşlı gözlerle bana bakıyordu.

"Bana acımanızı istemiyorum. Sadece eğer yardım edebilecekseniz çekip çıkarın beni bu cehennemden."

Gözlerimi ikisinde gezdirmiştim. Hyunjin tek bir tepki vermiyor gözlerini benden ayırmıyordu.

Büyükbabası elleriyle yüzünü avuçlayıp silmiş bana hitaben konuşmaya başlamıştı.

"Hyera... hikayenin bu kadar olduğunu asla tahmin edemezdim. Sen o adamın lanetini almışsın onu öldürerek. Senin zihnini okuyabildiğini söylemiştin. O adamın yaptıklarının cezası sana patlıyor. Daha çok araştırmam lazım. Seni kurtaracağım ama kızım inan bana."

Başımı aşağı yukarı sallamıştım.

"Ben odama geçip kitaplarıma bakacağım. Sizde uyuyun. Bugün burada kalıyorsun Hyera. Gece bir sorun olursa anlayabileyim."

Bir şey dememi beklemeden odasına girmişti. Gözlerimi ondan çekip Hyunjin'e çevirmiştim.

"Bana öyle bakmayı kes. Bana acımanız için anlatmadım hiçbirini."

Yastığımı düzeltip uzanmış battaniyeyi üzerime örtmüştüm.

"Burada uyuma. Uyuyamazsın."

Yataktan sarkan elimde hissettiğim sıcaklıkla başımı ona doğru çevirmiştim.

"Elini tutmama izin ver. Burada olduğumu hissedersen daha rahat uyursun."

Şaşırmam gözlerini kapatmasıyla son bulmuştu. Kanepenin üzerindeki duvarda bulunan düğmeye basıp ışığı kapatmış bende onun gibi gözlerimi kapatmıştım.

"Sen katil değilsin. Küçük kardeşinin kahramanısın. İnsanlar ne derse desin."

Derin bir nefes alıp olduğum yerde küçülmüştüm.

Hellevator • HyunjinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin