she's not a killer

629 75 121
                                    

Yorum ve oy işi sizde. 😉❤️

Dönen başımla bedenimi odadan çıkarmış duvardan tutunarak ilerlemeye çalışıyordum ağlayarak

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Dönen başımla bedenimi odadan çıkarmış duvardan tutunarak ilerlemeye çalışıyordum ağlayarak. Duyduklarım gerçek olmamalıydı, yalan olmalıydı her şey.

Hyera beni bu halde görüp kollarını bana sarmalıydı, "Geçti, yanındayım sevgilim." demeliydi. Ellerini yanağımda dolandırıp göz yaşlarımı silmeli, ağlamamamı söylemeliydi.

"Yardım etmemi ister misiniz?"

Koluma girmek isteyen kişiyle ittirmiştim elini. Kimse yardım edemezdi bana. Onsuz bir dünya eksik bir ben demekti. Mucizem dediğim insan kaybolmuştu.

İçime çektiğim nefes ciğerlerimi yakmıştı tıpkı o gün gibi. Dışarı çıkmamla yere bırakmıştım bedenimi.

Hıçkıra hıçkıra ağlıyordum.

Bu dünya adaletin dünyası değildi. Acı çeken insanların bedel ödemeye devam ettiği bir dünyaydı. Güçlünün zayıfı ezip geçtiği bir dünyaydı burası. Bunu yıllar önce de bilen ben, bu doğrunun bir tokat misali tekrar yüzüme çarpmasını hissediyordum en derininden.

İyi değildim, hiçbir zaman da olamayacaktım. Umut denilen zehirli cümle nefes almamı sağlamış ama şimdi de zehrini damarlarıma salmıştı.

Umutla kurduğun gelecek yıkıldığında sen de yıkılırdın. Umutla beklediğin kişinin bir daha dönemeyeceğini öğrenen ben ise bir daha eski haline dönemeyecek bir cam parçası gibi düşüp kırılmıştım. Parçalarımı bulmak zordu, yapıştırmaksa eski beni geri getirmezdi. Farklıydı ilk camın görüntüsünden.

Onunla gülmeyi, mutlu olmayı, kendimi savunmayı, dilediğim gibi yaşamayı öğrenmiştim ben. Birbirimizin nefesi olmuştuk o soğuk ve karanlık suyun karşısında.

Ben aşıktım, onu sevmiştim ve ellerimden kayıp gitmişti o.

"Hyera... Min Hyera."

Onun ismini seslenen yabancı bir adamı karşımda görmemle ağlamam hafiflemiş, sessizce yanağımdan dökülen yaşlarım eşlik ediyordu bana.

İçime kaçmış gibi hissettiğim bozuk sesimle konuşmak için ona dikmiştim gözlerimi.

"Kimsin sen?"

Elini uzatmıştı ayağa kalkıp. Elini tekrar hareket ettirmesiyle yerden destek alıp ayağa kalkmıştım.

"Kim Yunseok. Hyera'nın doktoruydum."

Haberlerde bahsi geçen ismi söylemesiyle yakasını kavramıştım sertçe.

"Ne yaptınız ona? Kimin nesisiniz siz?"

Sertleşmiş sesim ve kızarmış gözlerimle öfke saçıyordum. Ona yaptıkları her şey için intikam almak istiyordum.

Onu kendi canından vazgeçirecek hale getiren onlardan nefret ediyordum.

Hellevator • HyunjinWhere stories live. Discover now