"Biliyor musun bu nehirde insan kılığında canavarların yaşadığından söz ediliyor. Seçtiği kurbanlarının kötü anlarında tıpkı pusu kurar gibi sudan çıkar, o günlerini hayatlarının en kötü günü gibi düşünmelerini sağlarmış. Ona karşı güçsüz düştüğün a...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
"O pis ellerini çek onun üzerinden."
Duyduğu sesle başını bana çevirmişti sarhoş beden.
"Çekmezsem ne olur?"
Dudağımın kenarı kıvrılmış adımlarımı üzerine doğru atmıştım. Şaşırmıştı. Korkup kaçmamı bekliyordu. Birinin düşüncelerini duymak ilk defa işime yaramıştı sanırım.
Geri adımlamaya devam edip duvara yaslamıştı bedenini. Serçe parmağımı alnına bastırarak ittirmiştim onu.
"Boş beyninde dolanan lanet düşünceleri sana yedirim."
Kolunu kaldırıp bana vurmaya yeltenmesiyle kolunu ters çevirip yüzünü duvara yaslamıştım.
"Sungjae'nin adamları çok yakında. Kaçsan iyi edersin."
Sungjae denen herifin onu bulmasından korkutmuştu az önce. Tabii ki bunu koz olarak kullanmalıydım.
Bedenini geri çekip yere fırlatmıştım. Olduğu yerde toparlanıp yalpalayarak koşmaya başlamıştı. Gülmüştüm gerizekalılığına.
Başımı arkamdaki bedene çevirmiştim. Kaskatı kesilmiş gözlerini tek bir yere odaklamıştı.
Yanına eğilip dizlerimin üstüne çökmüştüm onun gibi.
"İyi misin?"
Başını iki yana salladı.
"Onun gibiydi. Lanet kokusu, büyük elleri, korkunç gözleri vardı."
Kaşlarımı çatmıştım. Küçük çaplı bir kriz geçiriyordu sanırım.
"Burada değil o Hyunjin. Sadece ben varım. Hyera ben."
Dolu gözlerini yavaşça bana çıkarmıştı.
"Hyera..."
Omzunu tutup durduğu soğuk zeminden kaldırmıştım onu.
"Gel benimle."
Ara sokağın karşısındaki evime ilerletmiştim onu omuzlarından tutarak. Anahtarı kapıya sokup kapıyı açmış ayakkabılarının bağcını açarak içeri girmesini sağlamıştım. Titriyordu.
Sehpadaki sürahiye bir bardak doldurmuş dudaklarına götürmüştüm. Suyu içmesiyle bardağı kenara bırakmıştım.
Zinciri açık olan montunu kollarından tutarak üzerinden çıkarmış kenara bırakmıştım. Tek bir noktaya odaklıydı yine. Neler olduğunu ne kadar merak etsemde bu fikri bir kenara atarak yastığı düzeltmiş onu ittirerek uzanmasını sağlamıştım.
