"Biliyor musun bu nehirde insan kılığında canavarların yaşadığından söz ediliyor. Seçtiği kurbanlarının kötü anlarında tıpkı pusu kurar gibi sudan çıkar, o günlerini hayatlarının en kötü günü gibi düşünmelerini sağlarmış. Ona karşı güçsüz düştüğün a...
Yeni bölümmm. Yeni bölüm şerefine yorumlarınızı bekliyorummm. ❤️
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
"Komiserim şüpheli şahsın telefonundan sinyal almaya başladık. Seul'un çıkışına yakın piknik alanına çok yakın."
"Jaehee çıkıyoruz. Acele edin."
Sözlerimle odama koşarak girmiş silahımı belime alarak dışarı çıkmıştım.
Arabama binip önden ilerlemeye başlamıştım. Diğer ekip arkamızdan geliyordu.
Jaehee yan koltukta emniyetten bilgi almaya devam ediyordu.
"Sinyal kesildi."
Duyduğum sesle gaza daha da yüklenmiştim.
"Komiserim az önce bir arama almış merkez. Küçük bir çocuk yardım istemiş. Şüphelinin telefon numarasından."
Duyduklarımla derin bir nefes alıp vermiştim. O şerefsizin kaçırdığı kesinleşmişti artık.
"Adi herif."
Jaehee'nin kendi kendine mırıldanmasıyla çocuğun güvende olması için dua etmeye başlamıştım.
Adamın sayısız suç kaydı vardı ve bu kaçırdığı ilk çocuk değildi. Her seferinde ucuz cezalarla yırtıyordu. Nasıl bir adalet sistemimiz vardı anlayamıyordum.
Yolumuz çok uzun olmasa da olabilecek her şey için yeterli bir zamandı ve bu içimde biriken öfkeyi arttırıyordu.
"Daha kaç çocuğa bu zulmü yaşatacak bu pislik? Ne zaman adaletin gerçekten tecelli ettiğini göreceğiz biz."
Derin bir nefes alıp vermiştim.
"Bir polis olsak da Jaehee, adaletin bu dünyada olduğuna inanmıyorum. Bu it de bir örneği, yakalayacağız ama çok sevgili büyükleri sayesinde işin içinden sıyrılacak. Ya suçunu biri üstlenecek ya da deliller yok edilecek her zaman ki gibi. Belki biz bile. Onların gözünün gördüğü hiçbir şey yoktur ama söz veriyorum o şerefsizi bu sefer içeri tıkmak için elimden geleni ardıma koymayacağım. Yok edilmem pahasına olsa bile..."
Sessizlikle geçen kısa yolculuğun ardından konuma ulaşmış arabadan hızlıca inmiştik. Arabamdaki çelik yeleğimi giyinip temkinli adımlarla önden ilerlemeye başlamıştım. Diğer ekip küçük evin etrafını sarmıştı.
Pencerenin boyundan küçülerek Jaehee ile kapıya kadar ulaşmamızla açık kapıyla karşılaşmıştık.
Jaeehee'yle göz göze gelmiş tekrar önüme dönerek içeri ilerlemeye başlamıştım. Silahımı sıkıca tutup ileri kaldırıp ilk odaya girmiştim. İçerde kanlar içerisinde yatan bedenle hızlıca ilerleyip yüzünü görebileceğim şekilde ittirmiştim. Aradığımız şahıstı. Nabzını kontrol etmemle atmayan bir kalple karşılaşmıştım. Vücudu hâlâ sıcaktı, yeni öldürülmüş olduğunu kanıtlıyordu bu.
