trap

447 62 208
                                    

Yeni bölümmmmm ✨

Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum 😽❤️

Parmağımı masada ritimle oynatıyor, sıkıntıyla dudaklarımı dişliyordum

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Parmağımı masada ritimle oynatıyor, sıkıntıyla dudaklarımı dişliyordum.

Sessizliğime son verip masaya elimi vurmuştum.

"Ekibe yeni bir kişi gelmesi demek, aramızda özel olarak hiçbir şey konuşamayız demek. Bu eve aramıza girecek. Kendimizi bildik bileli beraberiz. Kabul edemeyiz."

Mihee derin bir nefes alıp vermiş beni onaylamıştı.

"Bizi dinleyeceklerini sanmıyorum, Yeonjun varken de az kişiydik diğer ekiplere göre. Operasyonlar bu sefer büyük çaplı olacak muhtemelen."

Başımı arkaya atıp kanepeye yaslamıştım.

"Umarım doğru dürüst biri çıkar."

Wooyoung'un sözlerini Mihee onaylamıştı.

"Akşam ilk göreve çıkıyoruz o halde. Her şey hazır. Gelecek kişi yarından itibaren gelecek."

Mırıldanıp ayağa kalkmıştım.

"Hazırlanalım. Destek ekip olsa da bu işi batırmadan halletmemiz gerekecek."

Duş almış bize verilen bilgi dosyalarını kontrol ediyordum. Bellekteki kişileri ekiplere bölmüşlerdi.

"Shin Minsun. 42 yaşında, Başsavcı. Liwe ilaç şirketini oğluyla işletiyor. Eşi trafik kazasında ölmüş, sekreteriyle aşk yaşıyor."

Son cümleyle gülmüştüm. Sekreterin yaşı ve tipi her şeyi anlamamı yetmişti.

"Her yıl çocukları koruma adına 400 milyon won ayırdığı bir bütçe var. Ortakları sayesinde yetimhanelerden evlat edinilen ve kaçırılan çocukların adrenechrome eldesi için satıldığı biliniyor."

İyi para ayırıyordu. Bu paranın gittiği yeri bilmek ise iğrençti.

Dosyayı kapatıp alt kata inmiştim. Siyah kıyafetlerimi giyinmiş, maskemi elime almıştım. Silahımı belime takıp merdivenlerden inen Mihee'ye doğru ilerlemiştim.

"Yakalayalım şu iti."

Elini havaya kaldırıp yumruk yapmış sözlerimi tekrar etmişti.

"Yakalayalım şu iti."

Telefonumun çalmasıyla şaşırmıştım. Dolaba bırakmıştım gitmeden. Kapağı açıp arayan kişiye bakmıştım.

Yeonjun yazısını görmemle gülmüştüm.

"Az bile durdu, kesin kardeşinle ittifak kurmuştur."

Giyinmek için arka tarafa ilerlemişti. Gülerek yeşil simgeyi kaydırmıştım.

"Noona... NOONA..."

İkisinin aynı anda bağıran sesini duymamla kıkırdamıştım.

"Çekilin be şuradan, konuşması gereken kişi biziz. Noona nasıl bize haber vermezsin ya?"

Hellevator • HyunjinWhere stories live. Discover now