Sumru dudaklarını kemirmeye kendini öyle bir kaptırmıştı ki, ona seslenenlerden bihaberdi. Aklı bambaşka bir yerdeydi. En az Kutay kadar o da dalgındı.
" Hey kime diyorum ben? " gözlerinin önünde iki yana sallanan elle kendine gelmeye çalıştı Sumru. Düşüncelerini dağıtmak oldukça zordu.
" Ne oldu ? " diye sordu Berk 'e bakarak. Göz devirmemek için kendini or tutuyordu. Pencereden atladıklarında Berk onları gizli olduğunu düşündüğü bir sokağa çağırmıştı. Sanki her şey planlıymış gibi aşağıda kendilerini bekliyor olması da Kutay ve Sumru 'nun dikkatinden kaçmamıştı. Şimdi ise daha güvenli bir yere gelmişlerdi. Polise yakalanan yoktu.
Bir nevi boş mekan basmışlardı.
" Neler olmadı ki? " dedi Berk iç çekerek. Gözlerini Kutay ve Sumru 'dan çekmiyordu Berk. Aralarında bir şeylerin geçtiği belliydi. İkisi de birbirini yiyecek gibi bakıyordu. Sürekli gözlerini kaçırmaları ve ortamdan gitmek istemelerini başka bir şeye yoramıyordu Berk.
" Anlat.." Sumru sanki merak ediyormuş gibi Berk 'e bakıyor olsa da aklî bambaşka yerlerdeydi. Mesela en çok da Kutay 'ın ona yasladığı sertlikteydi. Dudaklarını düşündüğü şeyle birlikte yaladı. Gözlerini kaldırdığında karşısında ondan oldukça uzağa oturmuş Kutayla göz göze geldi.
Kutay' ın gözleri de Sumru 'nun dudaklarına indiğinde " Dayanamıyorum. " diye inleyerek gözlerini kapattı.
Berk ikisinin bu bakışmasını kaçırmıştı. " Anlatmıyorum abi ya, bana dayanamıyormuş. Şunun triplerine bak ya. " Berk ona söylendiğini sandığı cümleyle birlikte kendi kendine triplere girerken Sumru 'nun dudaklarında küçük bir tebessüm belirdi. Kutay da o odada yaşanan şeylerin devamını istiyordu. Sumru bunu bilmenin gururuyla başını dikleştirdi.
YOU ARE READING
ŞARAPNEL +18
Teen Fiction" Dokun bana, " dedi Sumru bunu yapmamak için kendini zor tuttuğunda. " Sumru.." " Sen sus, elin konuşsun Kutay. Dudakların, ellerin...sadece onları istiyorum. " Kutay bu emri bekliyormuş gibi ellerini kızın beline koyarak onu kendine çekti. Artı...