ŞARAPNEL +18

50

" Sumru nereye gidiyoruz? " diye soran Kutay aslında halinden memnundu. Karakolda olmak pek iç açıcı olmasa da yapacakları şeyden ötürü heyecanlı hissediyordu. Aslında bu durum biraz garipti. Bir yandan tuhaf buluyor bir yandan da içindeki şehvetten vazgeçemiyordu.

Sumruyla her şeyi denemek, deneyimleyebilmek istiyordu.

Yer zaman ve mekan önemli değildi.

Onunla olduğunda her an her yerde sevişmekten başka bir şey gelmiyordu aklına. Ne yapabilirdi? İkisinin de aklı fikri aynı yerdeyse bu sorun edecekleri bir durum olmasa gerekti.

" Sabırlı ol Kutay. " diyen Sumru aslında heyecandan bayılmak üzereydi. Karakolda dikkat çekmeden bir şey yapabilmek fikrini aklına kim sokmuştu Allah aşkına? Her yer kamera doluydu ve bakış açıları hep bulundukları yeri gözetliyordu.

" Ama sevgilim.."

" Sen sadece Nutellamıza sahip çık, dikkat et kırılmasın. " gözleriyle nutellayı işaret ettikten sonra göz kırptı. " Gerisi bende. "

" Nutella sağlam yerlerde merak etme. " dedi Kutay sesinde imaları bulundurarak. Odada kalan şeye devam mı edeceklerdi, merak ediyordu. Sumru'nun regl dönemine denk gelmiş olması kötüydü. Onunla yan yana olmak bile yetiyordu ama illaki dudakları birbirini bulduğunda sonları yatakta bitiyordu.

Sumru önünde durdukları kapıyı tıklattığında Kutay kapıda yazan isme baktı. Burası emniyet müdürünün odasıydı. " Sumru, en sonunda sonumuz demir parmaklıklar olmaz değil mi? " Kutay çekingen bir sesle ona seslendiğinde içeriden gelen 'gel' komutuyla birlikte Sumru kapıyı araladı.

" Merhaba komserim. " dedi Sumru başını içeri sokarak. Ellerini sıkıca tuttuğu Kutay'ı da arkasından içeri çekerek kapıyı kapattı. " Gelebilirim değil mi diye sormak için çok geç biliyorum ama durumum çok acil. " Kutay kafasını ona çevirerek ağzı açık bir şekilde Sumru'ya baktı.

" Hayırdır kızım? " dedi orta yaşlı demek için çok yaşlı duran gözlüklü polis. Müdür olmak beraberinde kelliği de getiriyor mu diye sormak istediği o an Rıza babayı hatırladı. Adam tıpkı onu andırıyordu. " Geç otur. " eliyle işaret ettiği yere doğru ilerleyen Sumru beraberinde Kutay'ı da sürüklüyordu. Kutay'ın ise endişe Bakışları Sumru'nun üzerindeydi. Ne yaptığını anlamamıştı. Muhtemelen o da karşısındaki polisle birlikte öğrenecekti.