ŞARAPNEL +18

39

" Oha Sumru lan.." dedi Berk, Kutay'ın omzuna sertçe vurarak. Sanki Kutay'ın gözleri yok gibi davranıyor olması nasıl ifade edilirdi bilmiyordu. Kutay bu tepkiyle yerinde sarsıldı. Gözlerinin önündeydi işte.

Sumru'nun kalbinin sesini duyabiliyor muydular? Eğer duyuyorlarsa şu an ne kadar heyecanlı olduğunu duyuyor olmalıydılar.

Şaşkın bakışlarını onlara çevirdi Sumru. Kutay onu bulmuştu ve kendini bulacağını aslında biliyordu da. Lakin bulmak isteyeceğini hiç düşünmemişti. Kutay buydu işte. Canı bir şeyi yapmak isterse kafasına takar ve sonuna kadar giderdi. Demek ki kendisini bulmayı da kafasına takmıştı. Burayı nasıl bulduğunu sormak istemiyordu ona. Çünkü biliyordu, bu tatil köyü hakkında birkaç defa mesajlaşırken konuşmuşlardı.

Derin bir nefes aldı.

Bir iki..Bir iki..

Sakinleş ve kendine gel diye bağırdı iç sesini dinleyerek zihnine.

Karşılaşmalarını bu şekilde hayal etmemişti Sumru. Bir plan program olabilirdi. Ah alnına sertçe indirmek istiyordu. Kutay ve plan yapmak?

" Sumru iyi misin? " diyen sesi duyunca irkildi. David sesleniyordu ona hatta seslenmekle kalmıyor yanına doğru geliyordu. Bardak elini kesmiş olabilirdi ama şu an umursadığı bir durum değildi.

" Bizim Sumru işte..senin Sumru.." Berk bir kez daha konuştuğunda Kutay sertçe yutkundu.

Onun Sumrusu.. ne kadar da yakışıyordu bu cümle öyle. Hoşuna gitmişti. Hala ağzını açıp tek bir kelime dahi etmediğini fark ettiğinde Sumru'ya yaklaşan adamı gördü. Bu kasa tarafında duran kişiydi. Kaşlarının çatılmasına sebep olacak bir olayı gerçekleştirmek üzereydi adam. Sumru 'nun ellerini kendi elleri arasına aldı. Berk 'in gözleri Kutay'a çevrildi. Ne yapacaktı cok merak ediyordu. 11 aydır aradığı Sumru karşısındaydı işte.

Öksürük krizi tutmuş gibi bir anda öksürmeye başlayan Kutay oyunculukta oscar adaylığına yaraşacak performans sergiliyordu. Herkes onun kendi tükmüğünde boğuluyor olmasına inanmış olacak ki David Sumru'nun ellerinin üzerinden ellerini çekerek Kutay'a doğru yaklaştı. " İyi misiniz beyefendi? " diye sordu aksanlı sesiyle. Yabancı mıydı? Tipinden de yabancılık akıyordu aslında. Sertçe yutkundu. Sumru'nun bir şeyi...Yani şeyi..sevgilisi..olabilir miydi? Başını iki yana salladı.