30

71.7K 1.6K 165
                                    

Eve girdiklerinde Sumru'nun kalbi hızla çarpıyordu. Arabada söylediklerinden dolayı yanakları hafif kızarmıştı. Asansördeki aynadan kendine baktığında fark etmişti bunu. Kutay'ın yüzüne bakabilecek gibi değildi. Kapıyı kapatmış olsalarda ikisi de hala bulundukları yerde dikiliyordu.

Kutay arabada çok cesur olan Sumru'yu inceliyordu. O haline nazaran şimdi yüzündeki utangaçlık hoşuna gitmişti. Kutay, Sumru'nun her halinin hoşuna gittiğine karar verdi. Yüzünü inceledi bir süre. Gözlerinin önüne gelen saçları eliyle itmek, yanaklarını okşamak istiyordu. Belki elleri rahat durmaz, o yumuşak dudaklara da dokunurdu. Kutay onu kucaklayıp direkt yatağa gitmek istese de bir yandan da yavaştan almanın doğru olacağını düşünüyordu. Göğsü hızla inip kalkıyordu. Hiç olmadığı kadar heyecanlıydı Kutay.

" Aç mısın? " diye sorarken buldu kendini. Aslında bunu demek istememişti. Ağırdan almanın iyi olacağını düşünmüştü ama içindeki çırpınan varlık artık bir şeylerin olması taraftarıydı. Her şey Sumru'nun iki dudağının arasındaydı.

" Hı hı. " dediğini duydu Sumru'nun. Nihayet kendisine bakmıştı. Gözleri çok güzeldi, kendi de güzeldi. Kahretsin ki Sumru gereğinden fazla güzeldi. Kutay 'ı çeken onun güzel olması mıydı? Erkekler tek yönlü düşünürdü. Bir kız ya güzel olmalıydı ya da fiziği güzel olmalıydı. Kalbinin güzel olması gibi laflar hep hikayeydi. Kendide bir erkekti ve neleri tercih edeceğini gayet iyi biliyordu. Ve bu saydığı iki şey de Sumru da vardı.

Sumru'nun fiziği bir içim su, yüzü de herkesin dikkatini çekecek derecede kavisli ve güzeldi işte! Açıklamak istemiyordu. Birileri onu fark etsin de istemiyordu. Ama fark edilmeyecek gibi değildi.

" O zaman önce seni doyuralım. " Kutay'ın sözleriyle birlikte gülümsedi Sumru. Aslında aç falan değildi. Açtı ama bu yemek konusunda değildi.

" Sana açım. " dedi dudaklarını yalayarak. " Beni doyurur musun Kutay? "

Sumru'dan gelen cümleyle içinde bir şeylerin yer değiştirdiğini hissetti Kutay. Ne de güzel söylemişti öyle? Hele o dudakları yalaması..Kutay kendini zor tutuyordu. Hatta tutamıyordu. Ne zaman elinin ona uzandığını ne zaman kollarının Sumru'nun bedenini kapıya sıkıştırdığını dahi hatırlamıyordu.

" Bana doymanı istemem.." dedi dudaklarını dudaklarına bastırarak. Bunu öyle hızlı ve sert yapmıştı ki dişleri birbirine sürtüp tok bir ses bırakmıştı. Sumru halinden memnundu. Onun dudaklarının tadını almak hoşuna gidiyordu. Sumru ellerini Kutay'ın yanaklarına koyarak kendine çekti. Kutay bundan memnuncasına kollarını onun beline sardı ve ikisini tek beden yapacak kadar yakınlaştı.

Her şey çok güzeldi. İkisinin de zihninde aynı senaryo vardı. Kutay ellerini birini Sumru'nun belinden çekmeye karar vermiş olacak ki aşağıya doğru indirerek kalçasını okşadı. Önce yavaşça okşadığı kalçayı, sonra sertçe sıktı. Bu durum Sumru'nun " Ah! " diye inlemesine sebep oldu. Birbirine muhtaç dudaklar saniyelikte olsa ayrıldı.

" Doyamam.." dedi sertçe yutkunan Sumru. " Sana doymak istemiyorum, seni defalarca istiyorum.."

Kutay'ın gururunu okşayan sözlerdi bunlar. Kendini değerli hissettiriyordu.

" Sumru.." diye mırıldandı elini kalçasından ayırıp kadınlığına doğru yönlendirerek. Külodunun üzerinden onun parmaklarını hisseden Sumru Kutay'ın dudaklarına doğru inledi. Parmaklarını istiyordu. Kadınlığında dairesel hareketlerle okşanmak istiyordu o parmaklarla. " Biz yanarız, biliyorsun değil mi? "

ŞARAPNEL +18 Where stories live. Discover now