53

26.4K 733 125
                                    

Sumru gözlerinin altına serilen şehre çevirdi bakışlarını. Kollarını bir kuş gibi hafif hissediyordu. İki yana açarak gözlerini kapattı. Kutay onu lunaparka getirmişti. Demek ki Kutay'ın aklındaki izleyiciler buradaydı.

Onunla lunaparka gelmek aşırı güzel hissettirmişti Sumru'ya. " Yüksekten korkuyorum ama buna binmeyi hep istemişimdir. " dedi gözleri kapalı bir şekilde. Gözlerini açınca başı dönecek gibi oluyordu hatta midesine giren krampları söylemek bile istemiyordu.

" Binmek istediğin başka bir şey de olmalı ama şu an. " dedi Kutay ona doğru dönüp göz kırparak. Bu ikilinin libidosu her yerde aynıydı.

" Ne gibi? " Sumru gözlerini açarak ona baktı. Aslında ne demek istediğini anlamıştı ama anlamazlıktan gelmek daha güzeldi.

" Alınıyorum, güceniyorum. " Kalbini tutarak " Kalbim bile kırıldı bak, paramparça. "

" Ne dedim ki paramparça olacak? "

" Küçük Kutay'a sor, en iyi o anlatır sana olan biteni. " diyerek gözleriyle işaret ettiği yerle birlikte Sumru gülümsedi.

Bacak arasını işaret ediyordu Kutay. İçi fesattı bu adamın! Ama bu fesatlığı bilin bakalım kim seviyordu?

Sumru ona alttan bakarak elini kaldırıp Kutay'ın bacağına dokundu. Pantolonun kumaşına elini sürttüğünde Kutay derin bir nefes aldı. Sumru'yu kucağına çıkmış bir şekilde hayal etmeden duramıyordu. Sumru'nun eli biraz daha yukarı kayıp tam sertliğinin üzerinde durduğunda dönme dolapta en üste çıkmak üzereydi. Herkes belli bir süre en tepede kalıyordu ve bunu Sumru henüz bilmiyordu. Yüksekten korkan bir kıza göre dönme dolaba binmiş olması bile mucizeydi.

" Merhaba küçük Kutay. " dedi Sumru erotik çıkan sesiyle. Kutay gözlerini irileştirerek ona baktı. Onun her ses tonuna bu şekilde tepki vermek zorunda mıydı? " Kalbini mi kırdım senin? " dudaklarını büzerek sorduğu soruyla birlikte Kutay neredeyse inleyecekti. Bu kızda şeytan tüyü dedikleri o şey var olsa gerekti. Hiçbir şey yapmadan nasıl çok şey yapmış gibi hissettirebilirdi ki bir insan?

ŞARAPNEL +18 Where stories live. Discover now