🔥3. Bölüm🔥

16K 834 366
                                    

Merhaba canlar ❤

Nasılsınız?

Sınırı doldurduğunuz için çok teşekkür ederim. Beni çok mutlu ediyorsunuz🥰💗

Keyifli okumalar 😌

Sınır; 100 vote 200 yorum

💫💫💫

22 yıl önce

Baharın gelişiyle havalar ısınmış güneşli günler gelmişti. Çocuklar güneşi görür görmez avluya koşturmuştu.

Zelal hanım da sedir de oturmuş elinde ki iki tığ kanca iğneyle en küçük kızına mavi bir süveter örüyordü.

Jiyan'ı diğer çocuklarına göre daha çok soğu biliyordu.
Havalar tam iyi olana kadar kışlıklarını kaldıramıyordu. Hassastı da kızı hemen hasta oluyordu. Az uykusuz bırakmamıştı Zelal hanımı ama şikayeti yoktu kadının. Bir yetime analık yapmaktan son derece memnundu.

Jiyan'ın ağlama sesiyle başını kaldırdı hızla. Tüm evlatlarının ağlamasına dayanamazdı ama Jiyan'ın kine hiç dayanamazdı zira dünya bir yana Jiyan bir yanaydı kendisi için... O yüzden kıyamıyordu yavrusunun incilerini dökmesine... Hep gülsün istiyordu hatalı da olsa haklı da olsa yüzünde gülücük hiç eksik olmasın istiyordu zaten yaralıydı yavrusu...

Belki bugün gerçekleri bilecek ve kavrayacak yaşta değildi ama zamanı gelince her şeyi öğrenecek hayatı tepetaklak olacaktı. Annesini, babasını arayacaktı ister istemez Zelal xanım ve Zınar ağa ne kadar bu yokluğu kapatmaya çalışsalar da kızları yine de bilecekti...

Güzel kızı Rojda'ya göre daha kısa daha tombuldu. Hıçkırarak kendisine doğru koşarak geliyordu bir yandan da bağırarak neden ağladığını anlatıyordu.

"Daye, Ferzan abim oyuncağımı aldı. Vermiyor. Söyle versin."

Zelal hanım kötü bir şey olmadığı için rahatlarken, kızının göz yaşlarına sebep olan oğluna kızgın ses tonuyla bağırdı. "Ferzan çabuk kızın oyuncağını getir."

Ferzan omuz silkerek yukarı doğru koşmaya başladı tabi bir yandan da annesine laf yetiştirmeyi ihmal etmedi. "Vermem ki! Vermem! O benim bütün çikolatalarımı gizli gizli yerken bilmedi mi bende en sevdiği oyuncağını alırım."

Ferzanın sesi konağı inletirken, Jiyan daha şiddetli ağladı. "Dayeee!" Dedi çocuksu sesiyle isyan ederek.

Zelal hanım sızlayan yüreğiyle eğilip kızını kucağına aldı. "Ağlama dayen kurban! Ben alırım ondan sonra."

Jiyan, annesinin boynuna minik kolarını sarıp, iç çekti. "Ama ben şimdi istiyorum."

Dudaklarını büzmesiyle Zelal hanım kızının saçlarını okşayarak tekrar sedire oturdu. "Baban gelince ona söyleriz keçemın o hem oyuncağını alır Ferzan'dan hemde oyuncağını aldığı için kızar."

"Kızmasın!" Diye bağırdı Jiyan. Zelal hanım kızının saçlarını okşayarak güldü. Büyük bir vicdana sahipti kızı.

Jiyan, annesiyle konuşa konuşa uykuya dalarken, Zınar ağa ve Ferman da avlunun kapısından içeri girdiler.

Ferman, annesinin kucağında uyuyan kıza sıkıntıyla baktı.

Çok küçüktü.

Kendisi on altı yaşına girmişken, bu kız daha yeni beş yaşına girmişti.

Mübrem Where stories live. Discover now