🕊39. Bölüm🕊

7.3K 722 267
                                    

Merhaba uzun süre sonra ben geldim nasıl geldim hiç sormayın valla çok zor oldu. Her bölüm yazmak istediğimde bir sorun çıktı ve bugüne kadar uzadı o yüzden kusura bakmayın. Sizleri seviyorum 💕

Vote vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın 🌹

Keyifli okumalar ❣️

Sınır; 700 vote

🦋🦋🦋


Jiyan'dan

Gece on ikiye kadar gelecek güzel haberi dualar içerisinde beklerken, çok şükür ki ameliyathanenin kapısında sonunda iyi haber gelmişti doktorlardan.

Ferman savaşmayı, kendisine bu kötülüğü yapanları güldürmemeyi en çok da yaşamayı seçmişti. Sağ böbreği gitmişti ama olsun bizimliydi ya o da yeterdi bize. Çoğu insan tek böbrekle uzun yıllar sağlıkla yaşıyordu Ferman ilk değildi ve son da olmayacaktı.

Allah korusun bizi bırakıp, toprak olsaydı biz ne yapardık? Çocuklarım bu acıya nasıl dayanırdı?

Yoğum bakım ünitesinde tedbir amaçlı üç gün tutulacak ve üç günden sonra da normal odaya alınacaktı bir aksilik çıkmazsa...

Ne kadar kendisini görmek için doktorlarla konuşup, ikna etmeye çalışsam da katiyen izin vermemişlerdi. Çok riskli olduğunu sadece camın arkasında kendisini izleyebileceğimi söylemişlerdi. Ne kadar itiraz etmek istesem de daha fazla zorluk çıkarmayarak yoğum bakım ünitesine gelmiştim.

Camın arkasında nerdeyse tanınmayacak halde olan yaralı yüzüne bakarak, burnumu çektim sessizce. Nasıl bu kadar acımasız olmuşlardı aklım almıyordu. Her yeri morluklarla doluydu. Canı nasıl yanmıştır kim bilir... Kimse kendisine el uzatmamış mıydı hepsi mi düşman olmuştu kendisine?

Sağ elimi kaldırarak cama yasladım. Tam siyah ve gür saçlarının olduğu kısma getirerek, parmaklarımı hareket ettirdim acıyla ve hasretle. Yanı başında olup, canlı canlı saçlarına dokumak okşamak varken, camın arkasında sadece izleyerek yetinmek çok koyuyordu. Ferman Miroğlu'nun böyle hareketsizce yatması hiç ama hiç kendisine yakışmıyordu! Göz çerçevesinde morluklar ve çürükler vardı. Alt dudağı ve üst dudağı patlatmıştı. Güzel yüzünden eser kalmamıştı. On yıl yaşlanmıştı sanki sadece bir kaç tel beyaz olan saçları bu bir ay içinde daha da beyazlaşmıştı.

Canımı yakıyordu! Ferman Miroğlu hayatı boyunca hep hiparektif bir insan olmuştu ama bugün yaraları yüzünden ilk defa sakinliğini koruyordu.

Mübrem Where stories live. Discover now