🕊13. Bölüm 🕊

16.2K 849 986
                                    

Merhaba canlar❤️

Nasılsınız?

Bölüme geçmeden önce lütfen bu yazdıklarımı okuyun:) bazı arkadaşlar hikayenin asıl konusunu Jiyan on yedi yaşındayken olduğunu sanıyor ama şuan yazdıklarım sadece geçiş bölümleri asıl konumuz Jiyan 27 yaşındayken başlıyor ve şuan Jiyan çok toy, saf ve güçsüz yaşından dolayı kaynaklı tabi ki bu o yüzden okurken lütfen bu nasıl bir başrol karakter demeyin hepimiz on yedi yaşında çok saftık hemen hemen herkesin dediğine inanıyorduk. Yani "salak mısın Jiyan" repliğini kullanırken iki kere düşünün sjsjsjsjsjdjd Her neyse keyifli okumalar:)

Sınır; 370 vote 850 yorum

🕊🕊🕊

Derin nefes alarak tekrar saçlarıma bir buse kondurdu. "Sen ne dersen o olacak Jiyan! Evlenmem dersen evlendirmem seni! Kardeşim de hakkını helal etmiyorsa etmesin hiç bir şey senden önemli değil!"

Dudaklarının arasında çıkan kelimelerle bedenim kaskatı kesildi. Babam, beni büyüten adam bu cehheneme attığı gibi çıkarmak istiyordu. Göz yaşlarımı serbest bıraktım ve hızlıca kendisine sarıldım hıçkırarak.

.....

Kurtulmuştum!

Ferman'ın hakaretlerini işitmekten de, aldatılmaktan da kurtulmuştum.

Artık kimse beni hayatında fazlalık olarak görmeyecekti!

Ferman, Meltem denilen kadınla evlenebilecekti ya da bir başkasıyla...

Severek olacaktı bu sefer ki nişanı vasiyet üzerine değil ama en önemlisi
özgürdüm!

Parmağımda ki yüzüğün ağırlığından, omzuma binen yükleri taşımak zorunda değildim bu dakikadan sonra!

Tüm vücudumu saran mutlulukla etrafımda deli gibi dönerek "kurtuldum" Diye bağırmak istiyordum ama babamlara saygısızlık olmasın diye kendimi tutuyordum odama gidince özgürce nefes nefese kalana kadar dans edip, sevincimi yaşayabilirdim.

"Demeyi çok çok isterdim ama" Demesiyle bedenimi hafif kendisinden uzaklaştırıp gözlerinin içine baktım devam etmesi için başını olumsuz anlamda iki yana salladı hüzünle.

"Yapamam kızım. Sen bana kardeşimin emanetisin dışarıdan birine emanet edemem hemde yarın akşam kınan varken!"

Duyduklarımın bir şaka olmasını diledim rabbimden ama babam hüzünle yüzüme bakıp tekrar başını olumsuz anlamda iki yana salladı. Bir adım geriye doğru sendelendim. Bir an bu kötü kabustan kurtulduğumu düşünmüştüm ve mutluluk beni bulduğu için şükür etmiştim ama ne yazık ki ben bu cehhenem ateşinde yanmaya mecburdum.

Mecbur bırakılmıştım!

Reva mıydı bu bana?

Yaşıtlarım üniversite tercihlerini yaparken, ben elime kına yakmaya mecbur muydum!

"Bav etme eyleme!" Dedim titreyen sesimle. Ellerini avuçlarımın arasına alıp, sıkı sıkı tutarak öptüm. Başımı kaldırıp tekrar hayran olduğum yüzüne baktım. "Ferman beni aldatıyor daha bugün sevgilisi geldi buraya! Etme bav bana kötülüğü etme! Benim daha yaşım kaçtır?"

Mübrem Donde viven las historias. Descúbrelo ahora