Giriş

1.1M 23K 67.6K
                                    

Buraya bir kalp alabilirim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Buraya bir kalp alabilirim. :*))))

Şimdiden keyifli okumalar.

Kitaba başladığınız tarihi, buraya yazar mısınız?


| Teoman- Bazı yalanlar|

'İnsanı sevgisizlik değil, insanı sevgi öldürür.'

3 yıl önce.

Soğuktu.

Hava her zaman soğuk olurdu. Bir kış gecesinde, ellerimi cebime sokmuştum. Bilirdim, soğuk havalarda; insanı mahveden kar kristalleri vardı. Bilirdim, insanlar kışın sıcak bir yatak arardı. Bilirdim, kar tüm yalanları örterdi. Tren istasyonuna adım attığımda, nereye gittiğimi bilmeden bavulu tuttum.

Bilirdim, tren istasyonunda; bütün duraklar acıya çıkardı.

Elimi havaya kaldırıp, el sallayacağım birisinin olmamasının acısını içimde yaşarken, kalbim sanrılarla yüzleşti. Nereye gidiyordum? Nereye gidebilirdim ki tüm yaşamı kalbimden saklarken? Hayır ben bir yere değil, bir yere gelmemeyi planlıyordum.

''Boş mu?'' Diye sordum yabancı bir adama.

Adam bana baktığında, kafasını yukarıya kaldırmıştı. Üstünde, siyah bir takım elbise, saçları ise yukarıya taranmıştı. Mavi gözlerini tamamlayan çatık kaşları, asla düzelmemişti. Bacak bacak üstüne attığında, buraya oturmamdan rahatsız olan tavrı ile beni bozguna uğratmıştı.

''Dolu.'' Dedi boğuk bir ses tonuyla.

Bu adamın kıyafeti buraya göre normal değildi? Daha çok Avrupai bir görüntüsü vardı. Kolundaki saat, elinde duran termos ve dizinin üzerine bıraktığı tabletiyle biraz farklı bir havası vardı.

Ah erkekler.

Gözlerimi devirip, koltuğa oturduğumda, ayaklarımı bilerek öne uzatmıştım. Ayaklarımı gören yabancı, mavi gözlü erkek kaşlarını çatmaya devam etti. Yalnızca, bir yolculuğa çıkmıştım. Nereye gittiğimi bilmiyordum. Tren nerede durursa, orada duracaktı kalbim. Kaçmak istiyordu, Geçmişten, ablamdan, bana yaşattıkları acılardan...

Sağ tarafta, cama yaslanmıştım. İçerisi biraz fazla soğuk değil miydi? Zaten, hava her zaman soğuk olurdu.

''Tren, en son nerede duruyor?'' Diye sordum.

''Ankara.'' Dedi dümdüz bir ses tonuyla.

Ben, İstanbul'dan kaçmaya çalışırken Ankara'ya mı gidecektim? Soğuğun şehri, Ankara öyle mi? İçimden bir ses, karanlığa gömüldüğümü söyleyip duruyordu. Uçak kullanmak yerine, eskimiş bir trende yolculuk yapmak güzeldi. Sadece, kafa dinleyecektim, sonra tekrar İstanbul'a dönecektim.

KALBE SAPLANAN OKWhere stories live. Discover now