25. Yalana Bulanmış Sözler.

225K 8.8K 13.5K
                                    

Medya : Hanımcı Serter

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Medya : Hanımcı Serter.


Bu hafta sınavlarım başladığı için bölüm aşırı yordu, sizden ricam yıldıza basın olur mu? Hem yorumlarınız hem yıldızlarınız benim için çok önemli.

Bu bölüm biraz geçiş bölümü. Ayrıca yalancı dokunuşlar okurları için güzel bir sürprizim var, okuyunca fark edeceksiniz.

Ve bir de sınav haftam olduğu için yazım yanlışlarına bakmadım. O yüzden siz okurken hem yazım yanlışları varsa düzelteceğim hem de yorumlarınızı kalpleyeceğim.

| Yüzyüzeyken konuşuruz- Ne fark eder|

Bölüme başlamadan önce buraya bir kalp bırakır mısın:*)

Bütün şiirler kötü kadınlara yazıldı.

Her zaman bir şeyler hayatımda tam olarak gitmezdi. Bir şeyler beni mutlu edemiyordu. Bir şeyler her zaman hayatımın en kötü döneminde beni buluyordu. Bazı baharlar yerini kışa bırakıyordu, bazı sözlerin üstü çiziliyordu. Benim de sözlerimin artık üzeri çizilmişti.

Bomboş bir duvara bakan gözlerim yorgundu.

Telefon üzerime kapandığında beni dikkatlice izleyen Serter Güçlü ile göz göze geldim. Titrek dudaklarımı esir alan bakışları görmezden gelerek koltuğa bedenimi attığımda, sanki kalbimde bir şeyler oluşmuştu. Bir şeyler beni mahvediyordu, bir şeyler sözlerimin üstünü çiziyordu, bir şeyler eksenden kayıyordu.

Parlak değildi.

Bazı olgular parlaklığını yitirmişti. Günlerimin kayıp gittiğini hissediyordum. Sanki oluk oluk bedenimden bir şeyler akıyordu.

Bir adam hayatıma girmişti. Bana babam olduğunu söylemişti. Şükran demişti. Ela gözlü Şükran'dan bahsetmişti. Bal gözlerine ait olduğum anneme; aslında ait olmadığımı öğrenmiştim. Benim aitlik kavramımda bal yoktu, bal gözler yoktu. Yorgun bir savaşçı gibi yalnızlığımı hissediyordum.

Annem yoktu.

Babam yoktu.

Şimdi koca bir boşluğun içindeydim. Hislerimi anlatamazdım. Bir günde iki kez göğsümden kurşun yemiştim. Göğsümden yediğim kurşunun haddi hesabı yoktu. Sanrılar etrafımı çevreliyordu. Onlara hayır olmaz; bana dokunmayın demek istiyordum. Benim aitlik kavramım bal gözlerdi, ela gözlere ait olamazdım.

Dizlerimi karnıma doğru çektiğimde, Serter Güçlü yataktan kalktı. Bana doğru geldi. Önümde eğilerek ellerini dizlerimin üzerine bıraktı.

''Gece.'' Dedi.

Her zaman siyaha çalan bir Gece olmuştum. Her zaman arkamda, önümde ve yanımda siyah karanlıklar vardı. İşte bundan sebeptir ki ben ayı severdim çünkü beni karanlıkta bir tek aydınlatan ay olmuştu. Güneşten bana neydi? Güneş gittikten sonra gökyüzünü aydınlatan ay değil miydi?

KALBE SAPLANAN OKWhere stories live. Discover now