12. SAHTE DÜŞ

410 33 0
                                    


KENAN'DA BİR
SÜVEYDA

12. BÖLÜM: "SAHTE DÜŞ"

14 Kasım / 2018

Kenan'a bir zaman verecek olsaydılar el değmeyecek, kötülük bulaşmayacak bir dünya inşa eder, içine de Süveyda'yı alıp koyardı. Fakat böyle bir zamanı yoktu. Kötülüğün bulaşmadığı bir dünyanın kapılarını aralayacak olsa bunu sadece Süveyda için yapardı.

Kenan evine dönerken kırmızı ışıkta durmuş, trafiğin açılmasını bekliyordu. Arabanın içinde tek başınaydı ve beklerken sıkıldığı için parmakları ritim tutarak direksiyonda oylanıyordu.

Geçen birkaç saniyenin ardından telefonuna gelen bir mesaj bildirimiyle sırtını koltuğa yaslayıp ceketinin iç cebinden çıkardığı telefonuna baktı. İ harfiyle kayıtlı kişiden gelen mesajı gördüğünde kaşları çatıldı, sebepsiz yere de mesaj atmayacağını bildiği için vakit kaybetmeden telefonun şifresini girip mesajlar bölümüne girdi ve mesajı okumaya başladı.

"Arka sokaktayım, hemen gel. Trafik uzun süre açılmaz."

Mesajın hemen üstüne bir de konum bilgisi gelmişti. Ve Kenan trafiği kontrol etmek için bakışlarını ileriye sabitledi; ucu bucağı görünmeyen arabaların kolay kolay azalacağını düşünmediği için zaman kaybetmeden telefonunu ceketinin iç cebine yerleştirip kontaktan çıkardığı anahtarla hızlıca arabadan indi. Kapanan kapıdan sonra tek bir düğmeye basıp ileriye doğru yürümeye devam etti. Arabaların içinden sıyrılıp karşıya geçtiğindeyse de anahtarı da telefonu koyduğu cebine yerleştirdi.

Mesaj atan kişinin ondan ne isteyeceğini çok iyi biliyordu, bu yüzden de biraz öfkeliydi. Dakikalar sonra araçların arasından sıyrılıp sığ binaların olduğu yere geçtiğinde bir süre yokuş aşağıya inmeye başladı. Kaldırım üzerinden köşeyi döndüğünde yolu çıkmaz bir sokağa varmıştı. Tam karşıda bekleyen İhsan Sargun'u gördüğünde çatık kaşları biraz daha birleşti.

Akşam serinliğinde yüzüne çarpan ılık havadan sonra birde etrafını kapatmış binalar üzerlerine gölge bırakıyordu.

Kenan kendinden emin adımlarla kavgaya yürür gibi İhsan'ın üzerine yürüdü ve, "Hangi yüzle karşıma çıkıyorsun?!" diye deli bir öfkeyle haykırdı, sesinin şiddeti duvarlara çarpıp yeniden kulaklarında yankılandı. "Hangi yüzle?!"

İhsan lakayt tavırlarından ödün vermeden ellerini ceketinin ceplerinden çıkartıp Kenan'a doğru küçük adımlarla yürümeye başladı. "Ama bu defa Süveyda için gelmiştim..."

"Ne diyorsun lan sen?" Yok olan mesafeden sonra Kenan İhsan'ın yakalarına yapışıp birkaç hamleyle onu sarstı. "Bıktım senin tehditlerinden! Bunların bir sonu gelmeyecek mi?"

"Sana bir önceki görüşümüzde de demiştim," İhsan gülüşünü bozmadan Kenan'ın bileklerinden tuttu. "Yasemin, babamın kasasına dadanmadığı sürece karşına çıkmayacaktım."

"Ben ondan hiçbir şey istemedim!" diye yeniden haykırdı Kenan. "Ondan önce bana getirdiklerini de kullanmadığımı sen çok iyi biliyorsun; hepsini yırttım, yaktım! Sadece kardeşini denemek içindi." Kenan Süveyda'yı her denemek istediğinde ondan büyük şeyler istemiş, Süveyda da her defasında Kenan'ın isteklerini yerine getirmişti fakat Kenan bunları kullanmamakla beraber Süveyda'nın dur noktası olmadığını gördüğünde ondan başka bir şey istememişti.

KENAN'DA BİR SÜVEYDADonde viven las historias. Descúbrelo ahora