Bölüm 10

27.2K 1.3K 142
                                    

Uyandığımda nerede olduğumu anlamam birkaç saniyemi aldı. Dün gece odaya kendimi attıktan sonra oturduğum yerde kalakalmışım. Ve yerde oturur pozisyonda uyumuşum. Sırtım yine neyse de boynum feci halde ağrıyor. Kendimi alkışlamak istiyorum. Duru'nun yanına kıvrılsaydım ya bari.

''Anne?''

Duru'nun seslenmesiyle bir elim boynumda kalktım oturduğum yerden.

''Kuzucum?''

''Özgür'ün evi mi burası? Burada mı kaldık biz?''

Maalesef.

''Evet canım. Sen uyuyordun. Uyanma diye burada kalmamızı önerdi Özgür.''

''Peki film ne oldu? Kahramana inandılar mı sonunda?''

Valla inanmışlardır herhalde. Oturup da onu izlemedik senden sonra.

''İnandılar. Hiç inanmadan olur mu Durucum. Hatta pek bi sevdiler onu sonradan. Her şey iyi oldu. Her şey güzel oldu.''

Çok güzel oldu çok iyi de oldu. Çok da güzel iyi oldu Duru.

''Oh, rahatladım. E hadi Özgür'e günaydın demeyelim mi artık?''

Sıpaya bak sen! Her sabah uyandıracağım diye canım çıkar şimdi gelmiş Özgür'e günaydın demeyelim mi diyor. Özgür'ün evinde olunca kolay uyanacağı, rahat kalkacağı tuttu inatçı keçimin.

''Diyelim bakalım Duru hanım. Dur, ben kapıyı açayım.''

Dün gece aşırı tepki gösterip bir de kapıyı kilitlemiştim değil mi ben.

''O kapı niye kilitli anne?''

Evet. Buyur buradan yak. Bu kapı niye kilitli Defne? Açıkla bakalım.

''Şeyden Durucum... Iıı...'' diye bir açıklama düşünürken bir yandan da kapıyı açtım.

''Özgür zorla içeri girecek değildi ya. Kilitlemene gerek yoktu bence.''

''Haklısın. Dalgınlığıma gelmişse benim...''

''Bence bir dahaki sefere yapmamalısın. Özgür görürse yanlış anlayabilir.''

''Seni bilmiş kedi'' deyip gıdıklamaya başladım Duru'yu. Bir de bir dahaki seferden bahsediyor hanımefendi. Sanki ben bir daha bu evde kalmaya çok gönüllüyüm de bir de kapıyı kilitlememeyi unutmayacağım.

Özgür, Duru'nun gülüşlerini duymuş olacak ki kapımızın önünde belirdi. Onu görünce Duru'yu bıraktım.

''Ah kurtar beni bu gıdıklayıcıdan Özgür,'' diyerek Özgür'ün kucağına atladı kollarımdan kurtulan kedicik.

''Gel bakalım küçük peri kızı,'' deyip Duru'yu kucağına aldı Özgür. Ardından bana dönüp kötü bakışlar atarak ''Bu peri kızını rahat bırak Defne, o beni korumamda. Eğer onu rahat bırakmazsan ben de seni gıdıklarım ona göre,'' diye beni tehdit etti.

Yok, ben bir daha bu ikisini bir araya getirmeyeyim. İyice ittifak oluşturdular bana karşı.

''Bana baksanıza siz,'' diye başımı dikleştirmeye çalışınca boyun kaslarım uyarı verdi.

''Boynuna bir şey mi oldu anne? Az önce de tutuyordun.''

Dikkatli kedicik. Nasıl da fark etti hemen.

''Önemli bir şey değil Durucum. Dün uyuyakalmışım da yatış pozisyonum yüzünden tutulmuş biraz.''

''İstersen ben masaj yapayım kahvaltıdan sonra Defne,'' diye bir öneri getirince gözlerimi büyüterek baktım Özgür'e.
Ben adamın yanımda olmasına zor tahammül ederken bir de ellerini üstümde dolaştırmasına mı izin vereceğim? Üstelik boğazıma en yakın yerde... Kolayca ölmek istemediğim sürece bunu istemem Özgür. Kalsın.

Anne YarısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin