Bölüm 41

15.8K 1.1K 62
                                    

Uzun bölüm yazdım! 😁 Gelin sarılalım 🤗
Medyadaki şarkı bölümü yazarken dinlediklerimden biri ☺️ Bölüme de uymadı değil 😌

Son anda yarın okul olduğunu hatırlayıp çantasını ona göre hazırladım Duru Hanımın. Okul çantasını da yanımıza aldık ve öyle çıktık evden. Yol boyunca kedicikten bir sürü tavsiye dinledim. Bunların en başında da Özgür'e bağırmamam gerektiği geliyordu. ''O zaten sana küstü bir de bağırırsan daha kötü olur. O yüzden bağırma sakın,'' diye tembihledi hanımefendi.

Duru'nun çokbilmişliği eşliğinde bitirdik bütün bir yolu. Annemlere nihayet varabildiğimizde içten içe sevinç çığlıkları atıyordum. Duru'yu seviyorum ama bazen keşke bu kadar çok konuşmasa diye düşünmüyor değilim. Bu beni kötü bir ebeveyn yapar mı?

Kapıdan Duru'yu bırakıp gideyim şeklinde düşünüp annemlerin yardımcısından babama ya da anneme haber vermesini rica ettim. Ve ikisini de endişeli bir şekilde kapıda buldum. Evet, babam dahil.

''Ne oldu Defne?'' diye sordu annem kapıya telaşla gelirken.

Gerçek durumu onlara açıklayamayacağım için, bu konuda Duru'yla da anlaşmıştık, başka bir bahane buldum.

''Duru bugün babaanne ve dedesiyleydi de sabah annecim. Bu gece de biraz sizinle vakit geçirsin istedim.''

İkisi de rahatlamış gibi göründü bir an. Sonrasında annem Duru'yu yardımcılarına emanet edip içeri gönderdi. Bizi duymadığından emin olunca da ''Ne demek babaannesiyle vakit geçirdi?'' diye haşladı beni. ''Nasıl buna izin verirsin Defne? Aklını çelip bizden almaya çalışıyorlar Duru'yu. Şuan üzerlerinde hiçbir hakkı yok. Onlara müsaade etmezsen bir şey de yapamazlar. Bir daha müsaade etme,'' diye de bir çırpıda ekledi. Lafları bitince de arkasında şaşkın bir Defne bırakıp içeriye geçti. Kapıda babamla kalakaldık.

''Uzun zamandır annemin bu kadar çok konuştuğunu duymamıştım,'' dedim babama. Özgür bizi almaya geldiğinde de baya konuşkandı gerçi de bu kadar arka arkaya konuşmamıştı. Annem beni şaşırtmalara doymuyor diye düşünüyordum ki ''Avukatlarımla konuştum. Duru'yu almamaları için ellerinden geleni yapacaklar,'' diyerek annemden daha çok şaşırttı beni babam. Ben onun hep en kısa sürede Duru'dan kurtulmak istediğini düşünmüştüm. Kurtulmak derken uzaklara göndermek gibi... Ne bileyim yurtdışına yatılı okula falan göndermek mesela. Babamsa tam tersini yapıyor. Yani umarım.

''Teşekkürler baba. Peki bizim yapabileceğimiz bir şey var mı? Avukatlar ne dedi?''

''İyi bir aile yaşamı, düzen gerekiyor dediler. Acaba bizimle falan mı yaşasanız diyeceğim de Duru istemez onu da.''

İki oldu. Duru'nun ismini toplamda bu kadar çok söylememişti sanırım. Abartıyor gibi görünebilirim ama ciddiyim. Genelde ondan bahsetmemeyi seçen babam kaybetmek üzere olunca mı anladı acaba torunun değerini?

''Kuzucuğu iyice karşı tarafa itmiş oluruz baba. Sonuçta Duru'yla anlaşamadığınız ortada,'' dedim dürüstçe. Babam yorumum karşısında şaşırmış görünmüyordu. Onaylar gibi kafa salladı. ''Bence de. Başka bir şekilde ikna etmemiz gerekecek hakimi. Bu arada dava sürecinde evinize ziyaretler düzenlenebilirmiş yaşadığı ortamı görmek adına. Yani evde bir eksik varsa...''

Yok artık! Sen kimsin ve babama ne yaptın?

''Baba, sen neden Duru'nun bizle kalmasını istiyorsun?'' diye bir soru çıkıverdi ağzımdan. Çıktığı an pişman oldum ve ''Yani bu zamana kadar hep tam tersi şeklinde davranıyordun da,'' diye toparlamaya çalıştım.

''Duru'yu istemiyor falan değilim Defne. Sözlerine dikkat et,'' dedikten sonra içeri girmek üzere döndü babam. Dayanamayıp ''Babaannesi ve dedesiyle bugün tanıştı ve birkaç saat içinde çok iyi anlaşmışlar. Onların da olduğu bir evde hep birlikte yaşamaktan bahsediyordu buraya gelmeden önce. Onların Duru'yu böyle bir şeye ikna etmek için beş saatten az zamanları vardı baba. Seninse yedi yıldan fazla zamanın... Bunu bir düşün,'' deyip arabama doğru ilerledim. Bir gecede mucize olmasını beklemiyorum tabi ki. Yani babam birden bire mükemmel bir dedeye dönüşmeyecektir ama en azından söylediklerimin üzerine biraz düşünürse davranışlarına çekidüzen verebilir biraz olsun. Duru'yu mutlu etmek, kendini ona sevdirmek o kadar da zor değil çünkü.

Anne YarısıWhere stories live. Discover now