Bölüm 53

6K 392 19
                                    

53.Bölüm

Babamla konuşmamız kulaklarımda çınlarken döndüm çocukların ve Özgür'ün yanına.
"Babam işleri soruyor da," dedim Özgür'e yalnızca.
Akşama kadar baş başa kalma şansımız da olmadı zaten.
Çocuklar yatmadan önce dişlerini fırçalarken yalnız kalabildik. Onda da babamın Olcay'ın anne babasıyla görüşeceğini anlatabildim yalnızca. Biz de yarın mutlaka görüşme kararı aldık. Özgür çocukların yanındayken ben Olcay'ı aradım. Aslında Özgür arasın istiyorum. Ama biliyorum ki bu daha da sinirlendirecek Olcay'ı. Böyle bir şeye kalkışacak da değilim.

Kısa bir çalıştan sonra açıldı telefon.

"Defne?"
"Merhaba Olcay nasılsın?"
"Ben iyiyim de sen avukatla falan mı konuştun? Bu kibarlık hiç senlik değil de," deyip gevrek gevrek güldü. Çok hoş ya. Bi de bununla uğraşayım.

Sakin ol Defne. Anneler hemen pes eder mi?

"Olcay, birkaç gündür kaba olduğumun farkındayım ama sen de hiç yardımcı olmadığını kabul et. Seni kızınla tanıştırmak istedim. İkiniz için de en iyisinin bu olduğunu düşünerek. Sense onu benden koparım almaktan bahsediyorsun. Nasıl davranmamı bekliyordun ki? Boynuna sarılmamı mı?"
"Tamam haklısın. Ama ben sana orta yol sundum."
Ne zaman? Ben uyuyor muydum?
"Hangi orta yol?"
"Evlenelim dedim ya Defne. Bu durumda ikimiz de Duru'yla yaşamış oluyorduk işte. Kimse kimseyi koparmıyordu. Sen istemedin."
Evlilik ne zamandan beri orta yol oldu? Adam sanki haftayı yarıya bölmüş gibi bahsediyor.
"Tamam da Olcay," diye lafa başlamamıştım ki "Sen sevgilini tercih ederek önceliklerini yeterince belli ettin Defne. Şimdi bana ağlama lütfen."

Derin bir nefes aldım. Yok, karşımda olsa kafa göz dalmıştım ben buna.

"Olcay, kendine gelir misin artık!"
Hâlâ kibar olmaya çalışıyorum. Yoksa küfrederdim artık.
"Kendimdeyim ben zaten. Durumun ciddiyetinin farkında olmayan sensin. Kendimde olmadığımı iddia etmek de sana yardımcı olmayacak. Ben olsam benimle iyi geçinirdim."

Ağlayacağım sinirimden.

"Ben seninle iyi geçiniyorum Olcay. Sen de benimle iyi geçinirdin. Çok uzun zaman önce. Biz çocukken. Şimdiyse canavara dönüştün. Ve farkında bile değilsin. Sen bu musun gerçekten? Telefonu kapattığımda aynaya bak ve kendine bunu sor lütfen," deyip suratına kapattım.

Bu iyi bir fikir miydi Defne?
Salağım ben. İki dakika daha alttan alıp yarın yüz yüze görüşelim bile diyemedim. O bilerek sinirime dokundu. Ben de ona istediğini verdim.

Özgür'ün ve çocukların yanına asık suratla döndüm. Özgür hemen anladı konuşmanın iyi geçmediğini gelip sarıldı.
Kulağıma "Uyuma, çocuklar uyuyunca bi içeri geçip konuşalım," diye fısıldadı. Kafa salladım.
Kaç gündür başımızda bin tür dert olup oradan oraya koşturduğumuz için o kadar yoruluyorduk ki ben kafamı koyduğum an uyuyordum çocuklarla birlikte. Bu gece önce Özgür'le konuşsak daha iyi olacak hem Olcay'ı söylerim hem de şu evlilik işini konuşurum. Özgür'ün aklına getirmekten de korkuyorum bu arada. Belki de adamın aklında boşanmak yokken şimdi haklısın biz niye evli kalalım ki falan demesin. Demez di mi?

Çocuklara kitap okuyup hep birlikte bizim yatağımıza geçtik. Çok zorlanmadan uyudular. Nefesleri düzenli hale gelince biraz bekleyip kalktık yanlarından. Melisa'nın uyanıp da yanlarında bizi göremeyince korkmaması için bu katta kaldık ama koridorun diğer tarafındaki bir odaya geçtik.

"Anlat bakalım ne dedi o gereksiz?" diye başladı Özgür.

"O gereksiz olmasaydı Duru da olmuyordu biliyorsun değil mi?" dedim dayanamayıp.
Bugün konuşma konusunda mükemmelim.

Anne YarısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin