Merhaba :) Bizim yazdığımız bir hikayeyi daha okuyacaksınız.Tekrar söylüyorum düşüncelerinizi merak ediyoruz.Beğenirsiniz umarım... :) Bir de okunma sayısı 3000'i geçmiş.Teşekkür ediyoruz oy veren vermeyen herkese :)
İki yıldır yatılı okulda kalıyordu Blue.Odasında Blue dışında 4 kız daha vardı.Onlara hala alışamamıştı.Onların havalı ve sinir bozucu olduğunu düşünüyordu.Ama bunları görmezden gelmek zorundaydı.Çünkü bu yatılı okulda kalmaktan başka çaresi yoktu.Ailesinin durumları iyi olmasına rağmen onu yatılı okula verip başlarından atmak istemişlerdi.Blue buna karşı çıkmamıştı.Eğitimini tamamlamayı her şeyden çok istiyordu.
Bir gece herzaman olduğu gibi Blue odadaki kızların katlanılmaz davranışlarından kurtulmak için erkenden yatağa girmişti.Uykusu yoktu ama kızlar gelmeden de uyumak istiyordu.Gözlerini kapadı ve uyumaya çalıştı.
BLUE
Gece 2'de duyduğum sesle gözlerimi açmıştım.Kızlar yataklarında uyuyorlardı.Ses gittikçe daha da yaklaşırken korkmaya başlamıştım.Bu bir şeyin sürüklenme sesi gibiydi.Yatağında uyuyan Fiona'yı uyandırmaya karar verdim.Yanına gidip seslendim.Gözlerini açtı...Sinirlendiği her halinden belli oluyordu.
" Ne var Blue ? Görmüyor musun uyuyorum."
Bu kız niye her zaman böyle agrasif olmak zorunda... "Fiona bir ses duydum.Bu saatte kim dışarıda olabilir ki ? " diye sordum. Uyandırdığıma çoktan pişman olmuştum.Ne diye örtüyü başıma kadar çekip uyumadıysam.
"Saçmalama Blue ben ses falan duymadım.Yat uyu artık." Bunları söyledikten sonra uzun siyah saçlarını geri atıp sırtını bana döndü.
Sesler kesilmişti.Diğer kızları da uyandırmak istemiyordum.Bir de onların laflarına katlanamazdım.Yatağıma girip uykuya daldım.
Ertesi sabah 6'da uyandığımda kızlar daha uyanmamıştı.Ben dişlerimi fırçalayıp üstümü değiştirdikten sonra kahvaltı yapmak için yemekhaneye indim.Kahvaltıya daha bir saat vardı.Bu yüzden kimse gelmemişti.Bende bahçeye çıkmak için koridorda ilerledim.Koridorda yürürken revirden yatakhane müdürünün sesi geliyordu.Pek umursamadım ama söyledikleri dikkatimi çekmişti.
" Bu kızı hemen buradan çıkarmamız gerekiyor.Gece burada her ne olmuşsa beni ilgilendirmiyor." Bunları birine ya da birilerine sessiz bir şekilde söylüyordu.
Revire girdiğimde yerde yatan cansız bedeni gördüm.Gözlerime inanamadım.Yüzü...Elleri...Tırnakları...mosmor olmuştu.Bir elimle yüzümü kapayıp diğer elimle bir yere tutunmaya çalışıyordum.Bu gördüğüm şey anlatılamazdı.Ayakta zor duruyordum.Gözlerimi müdüre çevirdiğimde benim burda ne aradığımı merak eder gibi endişeli bir şekilde bana bakıyordu.Odada bir kaç hizmetli daha vardı.Ağzımdan tek kelime çıkmıyordu.
Beni kolumdan tutup dışarı çıkardı.Bir şeyler söylüyordu ama benim hala aklım yerde hareketsiz , kanlar içinde yatan kızdaydı.Sonunda onu dinlediğimde bana " Blue Evans gördüklerini tek kişiye anlatırsan bu okulda bir saat daha kalamazsın.Duyuyor musun beni. Blue cevap ver bana.Ben bir şekilde halledicem." dedi.Söylediği şeylere inanamıyordum.Nasıl saklayabilirdim böyle bir şeyi.Onun ise tek düşündüğü şey okulunun isminin böyle korkunç şeylerle anılmaması...
Beni omuzlarımdan tutarak odamın kapısına kadar ittirdi.Geldiğimizde gözlerimin içine sert bir şekilde bakarak bana ne yapacağımı sordu.Ben ise hala olayın şokundaydım.Benim bu okuldan başka şansım yoktu.Ailem beni o eve asla almazlardı.Ama ya o kız... Kafamı sallayıp kimseye bir şey söylemeyeceğimi söyledim.Omzumdan elini çektiği an göz yaşlarımı tutamamıştım.Korkuyordum...Kendimden nefret ediyordum...
Odama girdiğimde kızların hepsi bana dik dik bakıyorlardı.Gece olanlar yüzünden bana kızmış olmalılar.Ama herzaman olduğu gibi hiçbiri beni umursamamıştı.İlk defa benimle ilgilenmediklerine sevinmiştim.Çünkü neden ağladığımı sordukları an her şeyi berbat edebilirdim.
Hiç durmadan ağlıyordum.Hiç bir şey yememiştim.Sadece derslere bir ruh gibi girip odama geri gelmiştim.Bu sabah olanlardan kimsenin haberi yoktu.Müdür dediğini yapıp bu işin duyulmamasını sağlamıştı.
Olanlar aklımdan çıkmıyordu.Saat daha akşam 8'di.Kızlar eminim bu saatte bahçede oturup birbirlerine sevgililerini anlatıyorlardır.Iımm ya da yarın ne giyeceklerini...Bende bundan yararlanıp yüzümü yıkadım, bir an önce uyumak için yatmaya karar verdim.Dolaptan kıyafetlerimi almadan önce dolaptaki aynadan kendimi gördüm.Ağlamaktan artık gözlerim şişmişti.Dolabı açtığımda dikkatimi bir şey çekmişti.Kıyafetlerimden bazıları yoktu.Kızların aldığını düşündüm.
Daha dikkatli baktığımda, "Siyah gömleğim...Siyah eteğim...Siyah deri ceketim...Siyah ayakkabılarım..." Ama bir saniye...Bunlar bana bir şeyi anımsatmıştı.Hayatım boyunca gözümden asla silinmeyecek bir şeyi...Sabah gördüğüm kızın üstünde de sadece siyah giysileri vardı.Bu tuhaf değil miydi ? Kapağı kapattığımda dolabın aynasında gördüğüm tek şey arkamdaki Siyah Eldivenli ellerdi.

YOU ARE READING
Kısa Korku Hikayeleri (Kitap Oldu)
HorrorKorku, gerilim ve heyecan arayanlar... Okurken tüylerinizin ürpermesini ister misiniz ? Korkularınızı bir kenara bırakın ve cesaretiniz varsa okuyun ! Dikkat ► Gece evde yalnızken bu hikayeleri okumayın... Hikayelerin bir kısmı çeviri bir kısmı ise...