9. BÖLÜM

11.8K 942 364
                                    

"Neslihan Yılmaz sınıfta mı?"

Dün gece bekaretini bir otelin alalade bir odasında, ondan daha da sıradan bir yatağın, beyaz çarşafına bırakıp, sabah mezarlıktan sonra doğruca okula gelmişti. En azından bir hafta Okan onu görmek için okula gelmez onun da aklına koyduğunu yapmak için vakti olurdu.

'Farmasötik botanik' dersinin hocası Gülay Hanım, ismini söylediğinde yerinde daha da küçüldü Neslihan. Bundan iki hafta öncesinde vermiş oldukları ödevle ilgili bir sorun olabileceğini düşündü. Ters bir hoca olduğunu duymuştu kütüphanede ödev için araştırma yaparken ve şimdi o iki haftada Okan'la daha fazla birlikte olabilmek için baştan savma yapmış olabileceği ödevden dolayı herkesin içinde azar işitebilirdi. O kadar da kötü olduğunu, yaparken düşünmemişti. Akacak kan damarda durmayacağına göre ayağa kalktı.

"Evet hocam, buradayım."

Bu ödev, onun Okan'la olabileceği geceye imkan sağlayan ödevdi. İki hafta önce, geçtikleri cuma son teslim tarihli olarak verilmişti. Önünde yeterince süresi vardı yapabilmek için. Okan kendisine, bütünleşmekle ilgili hazırladığı planla gelene kadar çoğunu halletmişti kütüphanede. Evdekiler ne ödev ne sınav, ona derslerle ilgili soru sormadıkları için bu ödevi çoktan yaptığından haberi olan kimse yoktu. Pazar otelde olmak için Okan'ın bunu teklif ettiği Cuma gününün akşamı evde konusunu açtı ilk kez bir ödevin.

"Sınıftan bir kız pazar günü bize gelip gece bizde kalacak yenge. Sorun olur mu?"

Evde fazladan bir kişiye kimse sıcak bakmaz diye buradan dalmıştı olaya. Yengesi doğum yapmış, şimdi yaklaşık üç buçuk aylık olan Nazan'ı, üzerine örttüğü örtünün altından emziriyordu. Yengesine kalmadan amcası girdi lafa.

"O neden Neslihan?"

"Birlikte hazırlamamız gereken bir ödev var. Onun evi daha müsait; ama siz izin vermeyeceğiniz için sormayı düşünmedim."

"Yatıya kalmadan yapılmıyor mu bu ödev?"

"Yapılır normalde, yarın işi varmış, pazar da yetişmez. Sabaha kadar çalışıp okula az uykuyla ödev teslimi için gideceğiz. Sonra uyurum tekrar eve gelip."

"Kim bu kız?"

Kim olsun bu kız? Sınıf listesinden aklına gelen ilk ismi söyledi.

"Ebru. Gelince tanışırsınız zaten. Tek başıma yapacak olsam zaten sorun yok da, hoca çok ters. Anlarsa benim bursum yanabilir."

"Nerede yaşıyor bu kız?"

"Üniversiteye çok yakın evleri. Babası şehir dışında olacakmış. Annesi biraz itiraz etse de izin almış. Kadın yalnız kalmaktan korkuyormuş; ama o gece katlanacak artık."

"Sen git kal o zaman."

Yengesi söyledi bunu. Anladı yalan söylediğini. Çok mu belli ettim diye düşünürken gözlerini diktiği yengesi devam etti.

"Bebek bütün gece ağlıyor gazdan, ödev falan yapamazsınız. Annesi korkuyormuş da, yanında durun."

"Böyle sık sık olacak mı bu ödevler?"

"İkinci dönem bitmek üzere. İlk kez şimdi oldu. Sık sık olacağını sanmam."

"Tamam. Son anda böyle bir şey olmasın bir daha."

"Bugün verdi hoca ödevi. Pazartesi istedi. O yüzden iki kişilik verdi diye düşünüyorum."

"İyi bakalım. Git kal. Yanmasın burs."

Ben Bir Karar VerdimTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang