İsimsizler (Gay)

33 -Hatalar-

Sabah uyanır uyanmaz sevgilimin sevimli bir mesajı karşılamıştı beni. Sonrasında sohbet etmeye başlamıştık. Genelde aptal insanlardan hoşlanmam ama sen çok hoşuma gidiyorsun.

Yeriyor musun seviyor musun şu an? Yazıp yolladım çatık kaşlarla.

Öyle çok seviyorum ki🤤 Göz devirdim. Dalga geçiyordu bir de...

Tahmin et napıyorum☺️ Sırıttım. Olta atılmıştı, sadece balığın yakalamasını beklemek kalmıştı.

İpucu alayım Sırıtmam iyice yayıldı suratıma. Sırt üstü döndüm, tişörtümü göğsüme doğru açıp elimi eşofmanıma sokarak bir fotoğraf yolladım. Görüldü oldu ama cevap gelmedi. Sırıttım, fazla mı olmuştu acaba?

On dakika kadar sonra dayanmayıp mesaj attım. Edemedin galiba...

Yolfaym gwliyrum Kahkaha atmaya başladım yumruklarımı yastığa geçirerek.

Babam seslendi dışardan. "Hazar uyandıysan kıçını kaldır da kahvaltı yapalım!"

"Geliyorum baba!" Tuzak nedir nasıl kurulur...

Kapı çalmaya başlayınca sırıtarak pikeyi itiştirdim. Açılma sesi hemen sonra geldi. Odamdan çıktığımda babamın sesini duydum. "Merhaba?"

"Kimsiniz?" dedi Onur gözlerini kırpıştırarak babama bakarak. Koridorun köşesinden gördüm.

"Onu benim sormam gerekmiyor mu?" dedi babam alaylı bir sesle.

"Ben Hazar'ın arkadaşıyım." Koşarak babamın beline sarıldım, yandan sırıtarak Onur'a baktım.

"Babamla tanışmışsın!"

"Ba-baba mı?" dedi kekeleyerek. Babam tepkisine karşı kahkahayı bastı.

"Asla bana benzemiyor değil mi?" Hala ağzını açıp açıp kapatan, yanakları allanan çocuğa sırıtarak bakmayı sürdürdüm. Babam da saçlarımı karıştırdı o sırada. "Özellikle boy açısından."

"Baba!" Babam kahkaha attı tekrar. "Gelsene içeri. Tam kahvaltı yapacaktık, umarım yapmamışsındır." Onur içeri girerken bana tehdit dolu bir bakış attı. Babama çaktırmadan öpücük attım ona.

"Tanışamadık tam ama." dedi babam ona gülümseyerek. "Savaş ben." Babam elini uzattı ona.

"Onur." El sıkışmalarını izledim. Ah babam Onur'un bana yaptıklarını bilseydi çoktan tüfeğini kapıp kıçına dayamıştı... "Baba olmak için çok genç görünüyorsunuz."

"Babam kırk üç yaşında." dedim gülerek. "Gençtir babam." Babam gerçekten genç ve yakışıklı bir adamdı. Ne yazıkki ondan aldığım nerdeyse hiçbir şey yoktu. En azından boyum ona çekse hayatta çok çok daha mutlu olabilirdim de işte... Babamın boyu Onur'dan bile uzundu. "Ben işeyip geliyorum." deyip lavaboya koştum. Onur bana uyarıcı bir bakış atmıştı ama takılmadım. Muhtemelen daha sonra intikam için beni öldürecekti.

Banyoda işimi halledip yanlarına döndüğümde kahvaltı sofrasında oturuyorlardı ve aşırı bir sessizlik vardı. Onur başını masaya doğru eğebildiğince eğmişti.

Sandalyeme yerleştiğimde başladık kahvaltıya. Babam arkadaşıma(!) sorular soruyor, Onur çekingen ama dürüst bir şekilde cevaplıyordu sorularını. "İrem gelmedi, hayırdır?" dedi babam kol saatine baktıktan sonra. "Çoktan damlaması gerekirdi." Bu kahkaha atmama sebep oldu.

"Dün geçe kaldık baya, uyuyordur hala o." Babam beni süzdü, dudağında yarım bir gülümseme belirdi. Ah, yine başlıyoruz.

"Aranızda bir şey olduğuna yemin edebilirim ama kanıtlayamam." dedi babam ağır ağır ağzındaki lokmayı çiğnemeden hemen önce. Onur hızla gözlerini babama çevirdi.