KURUCUNUN YILDIZLARI

18. BÖLÜM: İLKLERİN DÜNYASI

Kayra geri döndüğü için çok mutluydum. Ve tedavinin olması ayrı bir mutluluk vericiydi. Hepimiz oturduk ve Kayra2nın konuşmasını bekledik.

''Evet, çocuklar bir tedavi var ama bir sorun var. Sadece iki tüp var.'' dedi ve hepimiz birbirimize baktık ve hayal kırıklığına uğradık.

''Ne demek iki tüp var? Kayra bunu annelerimiz yaptı dedin. Annem asla düşüncesiz bir hata yapmaz. Her zaman sonunu görmüştür ve ona göre hareket etmiştir.'' dedim ve öfkeli bir şekilde ona baktım.

''Melis sakin ol. Bir yolunu bulacağız.''

''Sakin falan olamam ben. Burada kaç kişi bu haberi bekliyordu. Umudu bekliyordu. Ama sen şimdi tüm umudumuzu yok ettin.''

''Anlıyorum seni bu çok zor ama...''

''Baksana Kayra sen de neden iki tüp var? Daha doğrusu onun sende ne işi var?'' dedim imalı bir şekilde.

''Melis cidden bunu dediğine inanmıyorum. Dikkat ederseniz ben sizi kurtardım ay takımından. Bende olmasının tek sebebi de, bir gün annelerinize bir şey olur da ya da size bunu korumam gerektiğini söyledi. İnanın çocuklar anneleriniz sizin için her şeyi düşündü. Bu iki tüpü de düşündü ki elbette altında gizli bir sır vardır.'' dedi ve kimse konuşmadı. Herkes düşünüyordu. Sonra bu sessizliği bozan Kaan oldu.

''iki kurucu var de mi?'' dedi.

''Evet.'' dedi Doruk.

''Ve bizler sizin sayenizde özel güçlere sahip olduk.'' dedi Kaan ama pek bir şey anlayamıyordum. Belki eski halim olsaydı anlam çıkarabilirdim.

''E...'' dedi Yağmur.

''Tamam, işte anlasanıza arkadaşlar. İki kurucuya iki tüp yapmışlar. Neden? Çünkü kurucular bu tüpü alırsa hepimizin güçleri gidecek. Sonuçta bizler sizin sayenizde olduk. Bence bu yüzden ikiden fazla yapmamışlar. Yapsalar yapardılar. Anneleriniz diğer çocukları görmezden gelemezlerdi bence.'' dedi Kaan ve konuşmasını bitirdi. Kesinlikle Kaan'ın dedikleri olabilirdi. Haklı olabilirdi.

''Haklısın Kaan. Dediklerin doğru olabilir.'' dedim.

''Bence de çok mantıklı.'' dedi Doruk.

''Aynen çocuklar Kaan'ın dediği olabilir.'' dedi Kayra ve aklıma bir şey gelmişti.

''Bu tüpleri alacağız ama şimdi değil.'' Dedim ve herkes bana baktı.

''Neden?'' dedi Doruk.

''Çünkü yapmak istediğim bir şey var. Arel bizi ilklerin dünyasına götürebilir misin?'' dedim ve herkes şşakın bir halde baktı.

''Evet, götürebilirim.'' dedi ve gülümsedim.

''Bu güzel. Çok sevindim. Doruk benimle ilklerin dünyasına gelir misin?''

''Tabi gelirim. Ne kadar gitmek istediğim biliyorsun.''

''Buna çok sevindim Doruk. Arkadaşlar sizden biraz zaman istiyorum. Biz ilklerin dünyasına gidip onların mezarına çiçek bırakmak istiyorum. Böyle bir şans var ve bu tedaviyi kullanmadan önce bunu çok yapmak istiyorum ve istiyoruz. Siz burada tedaviyi koruyun sonra biz geldiğimizde Arel o ismini bile anmak istemediğim kişi kendi dünyalarına gidecek. Sonra küpün sayesinde konuşacağız ve gittiklerinden emin olacağız. Sonra bu tedaviyi alacağız ve bekleyip göreceğiz.'' dedim ve onlara bakıp gülümsedim.

''Tamam, siz gidin burası biz de.'' dedi Jasper.

''Aynen gözümüz gibi bakıyoruz.'' dedi Kaan ve onlara gülümsedim.

''Tamam, o zaman. Teşekkür ederim çocuklar. Arel gidelim mi? Doruk yanıma gel.''

''Geldim Melis'' dedi ve ellerimi tuttu. Sonra Arel aramıza girdi ve ellerimizi tuttu.

''Gözlerinizi kapatın.'' dedi ve kapattık.

''Dikkat edin.'' dedi Yağmur.

''Tamam, siz de.'' dedim ve üçümüz ilklerin dünyasına gittik.