30- 5. Bölüm

2.2K 286 160
                                    

" Hayır şakaydı." Mert ciddi bir şekilde bunu söylediğinde ona bakakalmıştım. Gözlerimin içine bakıyordu.

Bir an bütün sevincim kursağımda kalmıştı. Biliyordum şaka yaptığını. Böyle pat diye zaten evlenmek istemesi normal değildi. Sonra Mert gülmeye başlamıştı.

" Tamam tamam seninle uğraşmayacağım. " o konuşurken yatağın üzerindeki yastığa uzanıp onun suratına geçirecekken " Dur! Ciddiyim yarın belgeleri hazırla. Nasıl moralin bozuldu şakaydı deyince.Gerçekten beni seviyorsun. Evleneceğim seninle." Mert'in ne yaptığını anlayamamıştım. Ne zamandan beri benimle şakalaşmaya başlamıştı?

" Sen niye benimle evlenmek istiyorsun ki? Yani zorunda değilsin bir sürü kız hayatını istediği gibi yaşıyor. Acele etmene gerek yok." Mert bunu sorarken elimdeki yastığı bırakmıştım.

" Ben evliliğin güzel bir şey olduğunu düşünüyorum. Büyülü bir gücü olduğunu düşünüyorum. Gelinlik giymek istiyorum. Sevdiğim bir insanla ikimizin önemli bir günü olsun istiyorum.  Diğer kızlar istediğini yapabilir herkesin düşüncesine saygım var. Ben biraz sahiplenici bir insanım. Herkese sevdiğim insanın kim olduğunu göstermek istiyorum.  Ben böyle düşünüyorum diye kimsenin eleştirmeye hakkı da yok bence. Hem ben hemen aile kurmak istiyorum. Çocuğum olsun istiyorum. İstiyorum yani. İstemeyen de kendi bilir. Hemen istiyorum. Bu yaşta istiyorum. Hayalim gibi bir şey." sakince onun sorusunu cevaplayıp bir de kendi düşüncelerimi eklemiştim. Bu benim hayatımdı.

" Evlilik cüzdanı bile olması bir hatıra. Kaybolan bir şey değil. Kalıcı bir şey istiyorum. Bir kişi için hayatımı tüketmek istiyorum ve o sevdiğim kişi olmalı. Bak sana açılmasaydım belki seni bir daha göremeyecektim. Sevdiğim kişiyle her türlü zorlukları aşmak istiyorum. Çok şey istiyorum ama istiyorum yani anlıyor musun? Ve bunu seninle olsun istiyorum." en son cümleyi basa basa söylediğimde Mert bir anda ciddileşmişti.

" Gerçekten çok ciddi düşünüyormuşsun. Sanırım benim teklifim sana pek uygun değil. Gelinlik giymeyeceksin. Herkese duyuramayacaksın..." Mert konuşurken başımı önemli değil der gibi salladım. Bizim durumumuz farklıydı. Ben gönüllü taraftım. O sadece bana alışmaya çalışıyordu. Mert'le zaten şahşahalı bir düğün yapmıştım ben. En güzel gelinliği de giymiştim. Önemli değildi. O güzel bir hayaldi.

" Hayır önemli değil. Seninle olduktan sonra. Onları şimdilik atlayabiliriz. " bir an vazgeçecek sanmıştım. Ben karşı çıkarken Mert bana doğru dönmüştü. Önce gömleğimin yakasını düzeltirken " Peki o zaman bazı istediğim şeyleri söyleyeceğim." bakışlarıyla yüzümü inceliyordu.

" Biraz deli hareketlerin var.Bir toplum içinde  fazla vıcık vıcık hareketleri sevmiyorum. Yanımdayken biraz kendini frenle. İki ayrıca şu hukukçu mu ne ona bir mesaj atıp reddet. Sonra Facebook'ta erkeklerle olan fotoğraflarını kaldır. Bu yaptığımız şeyi kimseye söylemeyeceksin. Sürekli rüyandan bahsetmeyi bırak..." istekleri beni bir an şaşırtmıştı.

" Şimdi ben okulda senin elini böyle tutunca insanlara ne diyeceğim? Mert'le çıkıyoruz mu diyeceğim?" onun elini tutarken Mert'in yüzünü inceliyordum. Tepkisini merak ediyordum. Ne aşırılığımı görmüştü ki okulda?

" Evli olduğumuzu söyleme de istediğin her şeyi söyleyebilirsin. " Mert bunu net bir şekilde söylemişti.

" Tamam ama fotoğraflarımda bir şey yok ki onlar benim..." Mert sert bir şekilde bana bakmıştı.

" Sen bilirsin. O zaman boşver niye..." onu bir anda durdurmuştum.

" Tamam tamam deneyeceğim. Hukukçuyu halledeceğim. Senin var mı kızlarla fotoğrafın? " sanırım ben onu hiç kızlarla fotoğraf çekildiğini görmemiştim.

Sıradan Where stories live. Discover now