STAY -50-

545 39 50
                                    

Biz geldik.

Yorum ve vote atmayı unutmayın. İyi okumalar!











Hafif yaşlanmış gözlerimi açtığım anda arkamdaki göğsüne sokulduğum sıcak bedeni ve belime sarılmış kolu hissettim. Ardından bir öpücük hissettim çıplak omzumda.

"Günaydın." Dylan'ın sesi kulağımı doldurduğunda dün gece aklıma yüklenirken dudaklarım kıvrıldı hafif. Bedenimi ona doğru çevirdiğimde tekrar belime sarılırken başımı hâlâ başımın altında olan koluna bıraktım tekrar.

"Günaydın." Baş parmağı bel boşluğumu okşmaya başladı. Ardından belimden çekip hafif yaşlanmış gözlerimi sildi. Gözlerimi kapattım tekrar başıma hafif giren sızlama ile. "Ne oldu? Neren ağrıyor?"

"Başım." Şakaklarımdan öptü, ben de tekrar açtım gözlerimi ve yine gözlerine baktım. "Şimdi geçti." dediğimde dudakları kıvrıldı.

"Seni çok özlemiştim ama kendime itiraf etmiyordum. Özellikle bunu." Bacaklarımı iki bacağının arasına aldı ve tekrar sardı kolunu belime. "Sabahları kollarımda uyanmanı özledim." Boynumu öptü.

"Yani beni affettin mi?" Yüzündeki gülümseme silinirken başını çekti geriye. Gözlerime baktı.

"Sana çok kızgınım." Gözlerimi göğsüne indirdim. Yanağımı okşamaya başladı. "Seni uyardığım halde, hasta olduğun halde nasıl yaptın hâlâ anlamıyorum."

"Üzgünüm."

"Ama pişman olduğunu görüyorum, bir daha yapmayacağını." Gözlerine baktım tekrar. "Seninle uzun süre küs kalmam söz konusu bile olamaz. Ama lütfen bir daha beni kendinle sınama."

"Yani barıştık mı?"

"Evet." dediğinde yüzümde gülümseme oluştu hızla. Kollarımı boynuna dolayıp ona sıkıca sarıldığımda o da bana sarıldı aynı şekilde. "Hadi eve bırakayım seni, okula hazırlan."

"Tamam." dedim hızla. "Duş..." Yataktan kalktı ve odanın balkonuna gidip ne ara serdiğini bilmediğim kıyafetlerimizi getirdi.

"Burda yapmayalım, ne olur ne olmaz." Yataktan kalkıp ona yaklaştım ve kıyafetlerimi alıp giymeye başladım. Odanın kapısını açtığımızda sırıtan takım arkadaşlarımızdan birkaçı karşıladı bizi. Dün gece onlar da bir kenara kıvrılıp uyumuş olmalıydı.

"Barışmışsınız." diye Harden sırıtarak konuşunca herkes 'oooo'lamaya başladı. Gözlerimi devirip yanlarından geçerken Dylan da onlara küfrederek takip etti beni.

Arabasına bindiğimizde ona baktım. "Sana gidelim." Anneme bu gece arkadaşımda kalacağımı söylemiştim zaten. Başını salladı.

"Gidelim."

Sessiz bir yolculuk geçti. Evin önünde indiğimizde annesi ile babası işe gittiği için rahatça eve girdim ve odasına çıkmaya başladım. Onun gelmesini beklerken girdim odasına, dolabında kendime beyaz bir gömlek çıkardım okulda giymek için. Ardından temiz bir iç çamaşırı.

Odaya girdiğinde ona döndüm, çoktan kıyafetlerini çıkarmaya başlamıştı. Elimden tutup banyosuna soktu bizi. Küveti hazırlarken kıyafetlerimi çıkarttım.

Suyu köpürtüp küvete girdiğinde kollarını uzattı bana. Önüne oturdum ve sırtımı göğsüne yaslayıp başımı koydum omzuna. Tek kolunu belime sararken diğer eliyle köpüklü suyu omuzlarıma bıraktı ve yanağımdan öptü. Bacaklarının arasındaki vücudumu sıkıştırdı bacaklarıyla.

sometimes all I think about is you [bxb] •dylmas [Tamamlandı]Where stories live. Discover now