2.3

3.8K 170 2
                                    

"Ela'm!" Dedi Emre sevinçle ve sandalyeden kalktı. Annemlerin yanında Emre'nin annesi ve babası vardı. Uzun zamandır görüşmedikleri için hasret gideriyor olmalıydı. "Ela, neredesiniz siz. Sıkıntıdan ölecektim!"

"Ayşe Sultan, hoş geldiniz." Dedim Emre'yi pas geçerek. Emre'nin annesiydi. Kafasını bana çevirdi ve olduğu yerden kalkıp bana sarıldı.

"Hoş bulduk kızım." Dediğinde gülümseyerek geriye çekildim. Melis'le de selamlaştılar. "Gençler siz yan masada oturun, konuşursunuz."

"Tamam Ayşe Sultan, bir şeye ihtiyacınız olursa hemen bize seslen." Beni onayladığında yanlarındaki masaya oturdum ve 3 çilekli milkshake söyledim. Emre ve Melis'e Kaya'yı anlatacaktım. "Şimdi Kaya'yı ikinizde biliyorsunuz."

"Kaya ne alaka?" Dedi Emre anlamayarak. "Sohbeti sarıyor adamın, belli seviyor. Çiçeklerle karşılıyor seni de. Kim bu Kaya?"

"Benim patronum var ya." Dedi Melis, Emre'nin gözü şaşkınlıkla büyüdü. Elleriyle ağzını kapattı. "Evet, şimdi nasıl tanıştınız?"

"Lan sen zengin koca buldun desene!" Fazla yüksek çıkan sesiyle ona hafifçe vurdum. Eliyle dudağına fermuar çekti.
"Devam et."

"Peki nasıl tanıştınız kızım?" Dedi Melis sorusunu tekrarlayarak, derin bir nefes aldım. Milkshakelerimiz de geldiğinde anlatmaya başladım.

"Annemden gizli iş çevirirken kullandığım bir gmail hesabı vardı. Benden çok alakasız mailler geliyordu. İlk başta reklam sandım fakat silah linkleri olunca,  aynı zamanda da Kaya diyerek hitap ettiklerini fark ettiğimde bir sıkıntı olduğunu anlamıştım. Meğersem Kaya'yla aynı hesaptaymışız." Hızlıca anlattığımda ikisinin de bütün dikkatleri bendeydi. "Bir hata oluşmuş, gmail hatası."

"Çok garip bir tanışma şekli." Dedi Emre milkshake içmeye devam ederken. Başımı onaylar şekilde salladım. "Peki ne zamandır bu böyle?"

"Birkaç aydır. 1 haftadır da sevgiliyiz." Dediğimde Melis içtiği milkshake'i kenara bıraktı ve masaya eğildi. Ciddi bir şey konuşacaktı. Zaten arkadaş grubumuzdaki en mantıklı kişi oydu.

"Ela, bu adamın hayatı, anlarsın. Tehlikeli." Dediğinde derin bir nefes verdim. Milkshake'imi içmeye devam ederken sessizce onu dinliyordum. Haklıydı. "Düşmanları vardır, sana zarar verir. Bunu kendine yapma."

"Ama kanka enişte baya seviyor. Daraldığında falan Ela'yı görmeye geliyor. Birbiri olmadan bunlar olamaz." Dedi Emre sohbete katılarak. Dünden bahsediyordu. Bu çocuk da her şeyi biliyor.

"Zaten ayrılmasını istiyorum. Yanındayım ama biliyorsunuz, Ela için endişeliyim." Haklıydı. Diyebileceğim hiçbir şey yoktu. Sessizce milkshake'imi bitirdiğimde masanın öbür ucuna bıraktım. Emre gözlerini kısarak arkama bakıyordu. Melis de anlamayarak bakıyordu. Birden gözleri kocaman açıldığında yanıma bakma gereği duydum. "Kaya Bey burada!"

"Sen ciddi olamazsın." Dedim kendi kendime, annemlerin yanına gitmişti. Hepsine hâl hatır sorduktan sonra ellerini öpmüştü. Ne yapmaya çalışıyordu bu adam?

"Eniştem bizim yanımıza geliyor." Dedi Emre, annemlerle selamlaşması bittikten sonra yanımıza ilerledi. Emre yanımdan hızlıca kalktı ve Melis'in yanına oturdu. Kaya başıyla teşekkür ettikten sonra yanıma oturdu. Bu Emre de az değil he! "Enişte, naber?" Dedi Emre sohbeti başlatarak. Kaya elini belime yerleştirdi, şaşkınlıkla ona baktığımda hiç umursamayarak Emre'yle saran bir sohbete başladılar. Melis bu halimize küçük bir gülümseme bıraktı ve sohbete katıldı.

Gmail Hatası|TextingWhere stories live. Discover now