2.6

3.1K 149 1
                                    

"Ela, doğum günümü mü kutlayacaktın?" Dedi gülümsemeye çalışarak, bakışlarını pastaya çevirdiğinde koşarak ona sarıldım. Birkaç saniye duraksadı. Kollarımı boynuna sardım ve sıkıca sarıldım. Kafasını boyun girintime soktu ve kollarıyla sıkıca sarıldı. Birkaç dakika böyle kaldık. Kafasını kaldırdı ve yanağıma küçük bir öpücük kondurdu.

"İyi misin?" Dedim yüzünü ellerimin arasına alarak. Başını onaylar şekilde salladı. İnandırıcı değil. "Özür dilerim."

"Sen hiçbir şey yapmadın çiçeğim. Hatta iyi ki geldin." Dedi gülümseyerek, gülümsemeye çalıştım. Saçlarını okşamaya başladım. Gözüm arkasındaki saate gitti. 23.36'ydı. Bakışlarını baktığım yöne çevirdi. "Çok da uğraşmışsın pasta almakla, beklemekle."

"Pastayı almadım, yaptım." Dediğimde şaşkınlıkla gözleri büyüdü. Ciddiliğimi sorgular bir şekilde bana baktı. Kollarımı boynunda birleştirdim. "Hem de çikolatalı."

"Ela..." Dedi titreyen sesiyle. Gökhan'la konuşurken anlattığı kadarıyla Kaya'nın küçükken en sevdiği pasta çikolatalı pastaydı. "Gökhan mı söyledi?"

"Evet, lütfen ona kızma. Ben istedim." Başını onaylar şekilde salladı. Sessizlik sürüyordu. "İstemeyebilirsin. Seni zorlamacağım fakat, doğum gününü kutlamak istiyorum."

"Ela..." Dedi fısıldar bir şekilde, kararsızdı. Beni üzmekten de korkuyordu. Başımı onaylamaz şekilde salladım.

"Hiçbir şey senin suçun değildi. Bunu sen yapmadın. Mutlu olmayı hak ediyorsun." Dediğimde kararsızlıkla bana bakıyordu. Onu zorlamayacaktım. Bakışını saate çevirdi. 00.00 olmasına 5 dakika vardı. Derin bir nefes verdi. "Ne yapacaksın?"

"Mumu üflemek istiyorum." Dedi fısıldar bir şekilde, bu nedensizce çok masum gelmişti. Saate baktığımda çok az kaldığını görmüştüm. Hızlıca ondan ayrıldım ve pastayı aldım. Sönmüş mumları hızlıca yaktım ve kendisine yaklaştırdım. Heyecanıma küçük bir kahkaha attı. "Bu kadar mutlu olacağını düşünmüyordum."

"Hadi, dileğini dile ve üfle." Dedim gülerek. Gözlerini kapattı ve birkaç saniye bekledi. Mumu üfledinde saat 00.00 olmuştu. Heyecanla gülümsediğimde yanağıma küçük bir öpücük kondurdu. "İyi ki doğdun."

"Ne diyeceğimi bilemiyorum Ela. Hayatımda ilk defa bu kadar heyecanlandım. Benim için cidden bu çok önemliydi." Dediğinde gözlerimin dolduğunu hissettim. Karanlıkta nasılsa gözlerimin dolduğunu görmüş, elleriyle yüzümü arasına almıştı. Dudağıma derin bir öpücük kondurduğunda elimdeki pasta hızlıca yere düştü. Korkuyla gözlerim büyümüştü fakat bu Kaya'nın umrunda bile değildi. Geriye çekildiğinde hızlıca pastaya döndüm.

"Yaa!" Dedim sinirle, ilk doğum günü pastasını da düşünmüştüm. Resmen ağlayacaktım. "Kaya, ilk doğum günü pastanı düşürdüm."

"Sorun değil, sorun değil." Dedi hızla, ışığı açmak adına duvara yaklaştı. Kaç saattir ikinizin de aklına gelemedi mi? Işık gözüme girmesiyle gözlerimi kıstım. Masada fark etmediğim 5 tane alkol şişesine baktım, ardından dağılmış kağıtlara ve yerdeki çikolatalı pastaya. Yanıma yaklaştı ve yere çömeldi. Anlamayarak ona baktığımda, pastanın yere değmeyen tarafından küçük bir kısım aldı ve tekrardan doğruldu. Ağzına yarısını attığında gülümsedim. "Bu harika, çok iyi yapmışsın." Ağzı doluyken konuşmaya çalışıyordu. Küçük bir kahkaha attığımda elinde kalan diğer kek parçasını bana uzattı.

"Teşekkür ederim." Dedim gülerek. Pastayı ağzıma attım ve ona küçük bir bakış attım. Odanın durumu, olaylar kötüydü, fakat biz mutluyduk. Önemli olan da buydu.

Gmail Hatası|TextingWhere stories live. Discover now