2.5

3.2K 149 3
                                    

"Sen şaka yapıyorsun!" Dedim heyecanla,  Gökhan kendini beğenmiş bir edayla gülümsedi. "Ama ben biliyordum. Kız da fena değildi."

"2 hafta sonra tekrar buluşacağız. Siz?" Gökhan'ın sorusuyla bilmediğimi gösteren bir omuz hareketi yaptım. Birkaç saniyelik sessizlikten sonra devam ettim.

"Biz de öyle işte. Sana anlatacağım ayrı bir şey yok." Dediğimde ciddiliğimi sorgular bir şekilde bana bakıyordu. Bıkkınlıkla nefesimi verdim ve başımı ona çevirdim. "Ne?"

"Yarın Kaya'nın doğum günü." Şaşkınlıkla gözlerim büyüdü. Neden bunu şimdi öğreniyordum? "Fakat bunu dememin nedeni, kutlamaman için."

"Neden kutlamayayım ki?" Merakla ona bakıyordum. Göz ucuyla bana bakıyordu. Derin bir nefes verdi ve ilerlemeye başladı. Peşinden ilerliyordum. "Söylesene Gökhan!"

"Ailesi onun doğduğu günden nefret ediyorlar." Neden? Devam etmesi için sessizce onu bekledim. "Ailesi de Kaya'yı sevmezdi zaten. Kaya da bir şey demezdi. Hak verirdi onlara. O da nefret ederdi."

"Ailesinin sevmeme nedeni ne peki?" Gökhan derin bir nefes verdi ve ilerlemeye devam etti. "Anlat, lütfen."

"Annesi, Kaya'nın doğumunda kaybettiler."

-💬-
1 gün sonra...

Çiçeğimm: Kaya, neredesin?

Çiçeğimm: Evine geldim, yoksun.

Çiçeğimm: 2 saattir seni bekliyorum.

Çiçeğimm: Burada olduğumu bilmediğini biliyorum ama, neredesin?

Dağdan düşmüş Kaya parçası: Evimde ne yapıyorsun?

Çiçeğimm: Hiç, sürpriz yapacaktım.

Çiçeğimm: Saat 10, neredesin?

Dağdan düşmüş Kaya parçası: İşteyim. Dosyalarla ilgileniyorum.

Çiçeğimm: Geliyorum. :)

Dağdan düşmüş Kaya parçası: Acil mi? (Görüldü)

Çiçeğimm: Benim için önemli.

Dağdan düşmüş Kaya parçası: Saat çok geç, geleyim mi?

Çiçeğimm: Yok, geliyorum. (Görüldü.)

Doğum günü için hazırlık yapmıştım. Pastayı kendim hazırlamıştım ve benim için özeldi. Kırmızı, askılı bir elbise giymiştim. Hızlıca arabaya pastayı koydum. Pastayı sallamamak adına yavaşça arabayı şirkete sürdüm. Göz ucuyla saate baktığımda saatin 23.01 olduğunu gördüm. Heyecanlıydım. Umarım yetişirsin Ela, beklediğin gibi çıkmayacak. İç sesime cevap vermek yerine bıkkınlıkla nefesimi verdim. Moralimi bozmasına izin vermeyecektim.

Şirkete vardığımda arabayı park ettim ve pastayı alıp şirkete döndüm. Heyecandan ne yapacağımı bilemiyordum. Derin bir nefes aldım ve şirkete doğru ilerledim. Kapkaranlık olduğu için hiçbir şey göremiyordum. Telefondan flaş açtım ve hızlı adımlarla Kaya'nın odasına doğru ilerledim. Kapıyı açmadan önce derin bir nefes aldım. Saçımı tek elimle düzelttim, beklemekten aktığına emin olduğum maskarayı elimle düzelttim. Pastayı açtım ve üstüne koyduğum mumları yaktım. Gülümseyerek içeriye girdiğimde hiç beklemediğim bir manzarayla karşılaşmıştım. Karşılaştığım manzara kalbimin sıkışmasını sağladı.

"Kaya?" Dedim zorlukla. Ağlamaktan kızarmış olan gözlerini şaşkınlıkla bana çevirdi. Göz yaşlarından ıslanmış yüzünü hızlıca sildi ve boğazını temizledi. Elindeki eski fotoğrafı ne kadar saklamaya çalışsa da beceremedi. Annesinin gençlik fotoğrafını...

-💗-

Öncelikle selaammm! 1.030 okunma olmuş kitap, şaşkınlığımı gizleyemiyorum şu an! Hepinize çok teşekkür ederim. Benim için çok önemli bir sayı. 3 yıldır kitap yazan birisi olarak ilk defa bu kadar büyük bir kitleye ulaşıyorum. Mutluluğumu size anlatamam.

Bu sevincime karşılık kötü biten bir bölüm sonu sizce nasıl peki? 😸

Yarın yeni bölümde görüşmek üzere, kendinize iyi bakın! 💗

Gmail Hatası|TextingWhere stories live. Discover now