3.3

2.4K 119 6
                                    

Çiçeğimm: Günaydınnnn! (10.32)

Çiçeğimm: Şirket toplantısındayım.

Çiçeğimm: 12'den erken gelmem. Beni bekleme.

Dağdan düşmüş Kaya parçası: Seni beklemem mi gerekiyordu?

Çiçeğimm: Beraber dosyalara bakacaktık ya.

Dağdan düşmüş Kaya parçası: Unutmuştum onu.

Çiçeğimm: Olsun, zaten geç geleceğim.

Dağdan düşmüş Kaya parçası: Toplantı derken?

Dağdan düşmüş Kaya parçası: Haberim yok.

Çiçeğimm: Bana da bir şey denmedi. Gökhan mimar bölümü olarak beni gönderdi.

Çiçeğimm: Ne yapacağıma dair hiçbir şey bilmiyorum.

Dağdan düşmüş Kaya parçası: Şirketin mimar bölümünde sadece seni mi gönderdiler?

Çiçeğimm: Sanırım evet, burada tekim.

Dağdan düşmüş Kaya parçası: tamam.

Çiçeğimm: Kaya senden bir şey rica edebilir miyim?

Dağdan düşmüş Kaya parçası: Buyur Ela.

Çiçeğimm: Tek başımayım ve kimlerin olduğu bilmediğim bir yerdeyim. Toplantıyı araştırıp bana yazabilir misin?

Dağdan düşmüş Kaya parçası: Şu an meşgulum Ela, başkalarına sorar mısın?

Çiçeğimm: Kimse yok ki, korkmaya başladım. (Görüldü.)

Dağdan düşmüş Kaya parçası: Ela, şu an işlerim başımdan aşkın.

Dağdan düşmüş Kaya parçası: Başının çaresine kendin bakamaz mısın?

Çiçeğimm: Pekâlâ. (Görüldü.)

Telefonu kapattım ve çıkışa doğru ilerlemeye başladım. Etraf hiç tekin bir yer olmadığı oldukça belliydi. Eee, o zaman neden buraya geldin?

Bıkkınlıkla nefesimi verdim ve tekrardan telefonu cebimden çıkardım. Gökhan'ı aramak için adını tuşladım ve hızlıca kulağıma götürdüm. Bıkkınlıkla nefesimi verdim, açmamıştı. Melis'i aradım, açmadı.

"Sanırım sinyal yok." Dedim kendi kendime. Telefonumu tutuşumu sertleştirdim ve hızlıca çıkışa doğru ilerledim. Kapı kapalıydı. Diğer kapılara doğru ilerlemeye başladım. Buradan çıkabileceğime inanıyordum ya da inanmak istiyordum.

-💬-
Kaya'nın Anlatımıyla...

"Aptal herif, sırf kıza biraz trip atabilmek için yaptığına bak." Kendi kendime söylenmeye başladım. Ela'ya ne kadar işim olduğunu söylesem de aslında yalandı. Sadece ona kızgın olduğumu anlamasını istiyordum. Çok abarttın Kaya.

"Abi müsait misin?" Gökhan'ın kapıda, endişeli hâli tam karşımdaydı. Bıkkınlıkla bakışlarımı ona çevirdim. "Abi bir şey diyeceğim ama kızmayacaksın."

"Efendim Gökhan, ne oldu?" Dedim ciddiliğimi koruyarak. Gökhan alt dudağını ısırmış bana bakıyordu. "Gökhan acele et, eğer şirkette bir şey olduysa anlat. Hallederim."

"Abi bir toplantı vardı. Mimar bölümünde Ela'yı yolladım." Diye başladığında bütün dikkatimi ona çevirerek dinlemeye başladım. Tepkimi ölçmek istercesine bana bakıyordu. "Fakat toplantı isteyen şirket bundan haberlerinin olmadığını söyledi."

"Unutmuş olabilirler Gökhan. Ben yakın zamanda onlarla konuşurum. Teşekkür ederim haber verdiğin için." Dedim umursamaz bir tavırla ve dosyalara geri döndüm. Birkaç saniyelik sessizliğin ardından Gökhan'ın endişeli sesi duyuldu.

"Abi, Ela gitmişti ya. Kız telefonlarıma cevap vermiyor. Telefonumun konumuna da ulaşılamıyor." Kafamı hızlıca kaldırdığımda Gökhan birkaç saniye sessiz kaldı. "Abi ama bulacağız. Bizimkiler alana gitti bile."

"Ne demek yok?" Sinirim artarken tek yapabildiğim şey karşındaki aptala bana sormadan yaptığı planla onu azarlamaktı. Yutkundu ve birkaç saniye sessizce gözlerime baktı. Benim kadar o da endişeliydi. "O kızı bulmadan sakın yanıma gelme. Sakın."

Gmail Hatası|TextingWhere stories live. Discover now