Selaaaaaaam. Şekerler, güzeller, harika insanlar. Uzun uğraşlar sonucunda 5322 kelimelik uzun bir bölümle geldim arkadaşlar. Hikayeyi desteklemeyi unutmayınız. Sevgiler, bol keyifli eğlenceli okumalar diliyorum.
Bu arada yukarıya bir adet Patrick bırakıyorum. Yorumları bekliyorum.
***
Bir kimsenin düşüncesini açıklayamaması köleliktir.
(Euripides)
Çiftliğe gittiğimiz süreç boyunca kalbim ağzımdan fırlayacak gibiydi. Aldığım her nefes boğazımda düğümleniyor, çok korkuyordum. Anlamıyordum, bu adamlar neden arabaya ateş açmışlardı. Acaba beni kaçırmak isteyen adamlar mıydı? Yoksa başka bir düşmanları var mıydı? Benden çok önemli bilgilerin saklandığını biliyordum. Buz dağının görünen kısmını görebiliyordum lakin ardından saklanan gerçeklerden bihaberdim. Ada ablam vurulmuştu. Bir yandan da suçluluk duyuyordum. Beni gezdirmek istemeseydi, ben eğleneyim diye bu planı uygulamasaydı vurulmayacaktı. Onun acı çekmesi hatta iyileşememe ihtimalini düşünmek istemiyordum. Neden hastaneye değil de eve gidiyorduk onu da anlamış değildim. Ada ablam acı içinde sessiz kalırken, Leyliş tüm ciddiyeti ile araba kullanıyordu. Telefon çaldı. Arayan Egemen abimdi. Leyliş yine hoparlörden konuşuyordu.
"Nerdesiniz Leyla, biz eve geçtik sizi bekliyoruz. "
"Egemen biz de beş dakikaya ordayız."
"Ada nasıl?"
Ada ablam bağırdı.
"Ben de burdayım Egemen, niye dolaylı konuşuyorsun."
Egemen ona cevap vermemişti.
"Leyla acele et biz hazırlıkları yaptık. Patrik de burada Ada'ya bakmak için bekliyor."
Ada yine bağırdı.
"Çok gıcıksın Egemen bana trip atma zamanı mı şimdi zaten acı çekiyorum."
Egemen abim ona çok kızgın olmalıydı.
" Elya nasılsın kızım iyi misin?"
"Ablam vuruldu çok korkuyorum?"
"İyileşecek abicim merak etme. Onda bu dik başlılık ve inat varken bir şey olmaz merak etme."
"Seni duyuyorum bay Ego"
" Duyduğunu biliyorum keçi."
"Sen eve gelince konuşacağım ben seninle."
"Çok ayıp insan bir geçmiş olsun der."
" Merak etme babamı görünce acını unutup başka şeyleri düşününce geçmiş olacak sana."
"Leyliş Allah aşkına kapat şu telefonu."
Leyliş arada kalmıştı.
"Bir şey diyor musun Egemen."
"Yok bir şey gelince sana da soracaklarım var Leyla."
Leyliş telefonu kapattığında zaten eve de varmak üzereydik. Eve yaklaştıkça Ada ablam huzursuzlandı. " Leyliş eve değil de hastaneye mi gitseydik. "
"Çok geç Ada sadece sana değil bana da kızacaklar merak etme. Patrik sana baktıktan sonra hastane gerekip gerekmediğini söyler."
"Sorun iyileşip iyileşmemek değil ki Leyla, şimdi bunlar beni doğduğuma pişman edecekler. "
YOU ARE READING
İLLÜZYON- Yeni Hayatım
Teen FictionSıradan yaşamını sürdürmekte olan Elya bir gün içinde iki kez kaçırıldığında sıradan hayatının aslında bir illüzyondan ibaret olduğunu öğrenir. Gerçekler Elya'yı zorladığı kadar ona bunu yaşatanları da zorlayacak, o günden sonra hayat gerçek sih...
