ŞAŞKIN- Bölüm 10

170 15 17
                                    

Hayatta yapılacak o kadar çok hata var ki, aynı hatayı yapmakta ısrar etmenin anlamı yok.                                                                                                                                                                  (Sartre)


Böyle rüya mı olurdu, gerçekten rüyalarım bile mantıksızdı. Kartal Kaya bizi izliyor evet, ama yanında Başak'ı görüyor olmam mantık dışı. Gözlerimi ovup yana dönünce Savaş'ın burnuna kazara çarptım. Savaş tek gözünü açarak "Ne oluyor kızım ya intikam mı alıyorsun burnumu kırdın? " dedikten sonra Kartal'ı fark etti. "Baba sabah sabah ne iş, aaaa yerden bitme ispiyoncu da buradaymış. " Kalktım ve bir Savaş'a bir de Başak'a baktım. Sonra Savaş'ı dürttüm. "Savaş aynı rüyayı görüyor olamayız değil mi?" 

"Ya kızım bir sus burnumu kırdın zaten. Hem ben senin abinim saygısız şey."

Savaş'ın yakınmasını dinleyecek halde değildim ve duymazdan geldim.

Diğer yandan Toprak uyandı. Hem de söylenerek "Sizinle aynı yatakta uyuyan kafamı..." Toprak saydırırken babasını fark edince yataktan fırladı. "Pardon baba ben seni fark etmedim."

Kartal hala susuyordu. Ben ise olaya netlik kazandırmaya çalışıyordum.

"Başak gerçekten burada mısın?"  

Başak ise memnuniyetsiz bir ifade ile bize bakıyordu. "Aşk olsun, niye ben ciddiye alınmıyorum acaba?"

İyi de bu imkansızdı, kesin bu bir rüyaydı. Savaş kalkıp elini alnıma koydu. "Kızım ateşin mi çıktı, kız karşında duruyor ya işte?"

Toprak araya karıştı. " Sabah sabah ne günahım vardı ya rab..." Yataktan kalktı beni tuttuğu gibi kucağına aldı. " Ya kardeşim benim ayaklarım var yürüyebiliyorum. Derdin ne senin sürekli kucağında taşıyorsun beni. Fino köpeğin miyim ben senin." diye Toprak' a diklenince bana kaşlarını çattı. Beni yere bırakmadan " Kardeş olduğumuzu kabullenmen de bir şey." Babasına baktı. "Hala umut var."

Beni  Başak'ın yanına bıraktı. " Evet siz bacaksızlar şaşkınlık seramonisine aşağıda devam edin. Savaş sen de git odanda ne yapıyorsan yap. Baba senin de izninle biraz daha uyuyacağım. Gece boyunca kardeş zehirlenmesi yaşadığım için uyuyamadım, biraz daha uyumak istiyorum izninizle." 

Sinir oldum. " Sensin zehirli ya ben zehirli miyim? Minicik kızım yanında sakin sakin uyudum. " 

Toprak bana tepeden baktı. " Tabi ya çok sakin uyudun kızım uyku da girmediğin şekil kalmadı. Gece sürekli uyandırdın beni. bir uyandım burnum kaşınıyor saçların yüzümde, bir uyandığımda ayağın ağzımdaydı. Uyurken daha tehlikelisin, acı ama gerçek. " 

Ben de ona diklendim. "Alt tarafı bir gece abilik yaptın be çok mu zor geldi. " 

" Ne oldu alındın mı küçük... "

" Ne alıncam be, ben senin bu hallerine okuldan talimliyim. İlk kez görüyorum sanki." 

Bana kapıyı gösterdi. " Bak ufaklık arkanı dönünce kapı tam karşında, çık ve kapıyı dışardan kapat. "

Gerçekten benim de ayarlarımla oynamışlardı. Başak şaşkın şaşkın bana bakıyordu. Ben ise hala benimle kafa bulduklarını sanıyordum. Çekinerek parmak ucumla karşımdaki Başak'a dökundum. "gerçekten gerçeksin." 

Savaş kahkaha ile güldü. "Baba kıza yabancı dil öğretmemiz lazımdı olan Türkçesi de gitti. "Gerçekten gerçeksin nedir kızım." Başak'a sımsıkı sarılırken Savaş'ı duymazdan geldim.

İLLÜZYON- Yeni HayatımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin