AŞK ÇARPMASI- Bölüm 42

80 11 71
                                    


AŞK İNSANIN SEVDİKLERİ İLE SINANDIĞI EN ZORLU SINAVDIR. 


Yaralanmamın ve hastaneye düşmemin ardından geceyi Toprak ve Yağmur ikilisi ile geçirmiştim. Sabaha karşı uyandığımda onları o masum halde görmeyi hiç beklemesem de elimden çekecekleri vardı. Sabah yine ilk ben uyandım ve hemen aceleyle fotoğraflarını çektim. İlk tanıştıkları günden itibaren birbirine ters davranan bu ikili mıknatısın zıt kutupları gibiydi. Biri kuzey biri güney kutbuydu ve birbirlerine çekilmeleri kaçınılmaz olmuş, hastane odasında sarmaş dolaş uyuyakalmışlardı. Tamam ben biraz abartmış olabilirdim. Yağmur ablanın başı abimin göğsündeydi ve abimin başı da Yağmur ablanın başına düşmüştü. Zavallı Yağmur abla bir elli boyunda minyon şirin bir şeydi ve abimle karşılaştırıldıklarında aradaki boy farkını hesaba katarsak abimin başının düştüğü yerde boynunun tutulma ihtimali yüzde yüzdü ve uyanınca kesin çok aksi olacaktı. Sırıtarak onların fotoğraflarına bakıyordum. Bir yandan da keşke Çınar'da dün gece yanımda olsaydı diye düşündüm. Hatta yalnızca o yanımda olsaydı. Düşününce kararsız kaldım. Olmasa mıydı acaba? Bence bana çok sinirli olduğu ortadaydı ve muhtemelen beni öldürmek zorunda kalmamak için de bana görünmemişti. Offff be şimdi bunun acısını benden fitil fitil getirme ihtimali vardı ki bu ihtimal beni acayip korkutuyordu. 

Yağmur ablanın bağırmasıyla  bir anda sıçradım. " Ya sen o koca kafanı neden başıma koydun boynum tutulmuuuş. " Yağmur abla şu anda gözümdeki öğretmen imajını yerle bir ederken ben abimin ne yaptığımı anlamasından korkarak kendimi toparlayıp telefonumun ekranını kapatıp hemen telefonu bıraktım. Abim ise uyku mahmuru kendine gelmeye çalışıyordu. " Kızım cırlama kulağımın dibinde ya bütün gece uyuyamadım zaten. Hem senin başın neden benim göğsümdeydi acaba.?Offff refakatçi olarak bana gönderilenlerin birbirinden nefret etmesi de alacağım cezalardan biri miydi acaba? 

Yağmur abla bir anda koltuktan kalkarak sinirle banyoya koştu. Yüzünü yıkarken kapıyı açık bırakmıştı ve söyleniyordu. "Offf saçlarım cadı gibi olmuş daha okula yetişmem lazım benim. "

Abim ise durmadı tabi. "Normalde de farklı değil çocuklar bir şey anlamaz merak etme. "

Hemen araya girdim. "Abi lisedekiler beş yaşında değil yalnız. " 

Abim varlığımı hatırlayınca tüm dikkatini bana verdi. " Uyandığıma göre sabah sabah telefona bakıp neden sırıttığını söyleyebilirsin küçük hanım. "

Hemen vurdumduymazlığa verdim tabi. "Hiç abi öyle sosyal medya falan işte. "

Abim ayaklanmıştı. Baş ucuma geldi ve örtüyü kaldırıp bacağıma baktı. " Bu sargının değişmesi gerek. " dedikten sonra beni öptü ve sonra burnumu sıktı. " Abi aynı anda hem sevip hem dövmesen canım acıdı ya. " 

" Buna dövmek denmez canım dövseydim anlardın merak etme. "

"Valla ben hiç merak etmiyorum da siz çok meraklısınız. "

Yağmur abla başını banyodan uzattı. " Kimse kimseyi dövmüyor çağdışı hareketler yapma Toprak, kızı rahat bırak. " 

Toprak abim tabi ona da yetişti. " Sen işine bak, gerçi o saçlar birkaç yüzyılda uğraşsan umutsuz görünüyor ama neyse. " 

Yağmur abla burnu havada dışarı çıktı. "Sen kendine bak Toprak. "dedikten sonra yanıma gelip elimi tuttu. Gözlerime öyle sevgi dolu bakıyordu ki. "Elya'cığım ne zaman konuşmak dertleşmek istersen ben yanındayım tamam mı?" Sonra abime baktı. "Haddini bilmeyen olur, kaba kuvvet uygulamak isteyen maçolar oluuuur, ben sonuna kadar destekçinim. "

İLLÜZYON- Yeni HayatımWhere stories live. Discover now