YENİ HEYECANLAR- Bölüm 28

112 10 13
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


MERHABA ARKADAŞLAR.  CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN. 


UMUTSUZ DURUMLAR YOKTUR, UMUTSUZ İNSANLAR VARDIR. BEN UMUDUMU HİÇ YİTİRMEDİM. 

MUSTAFA KEMAL ATATÜRK


**** 

Doğum günümü unuttuklarını sandığım için ne kadar da yanılmıştım. Benim için belki de günlerce hazırlık yapmışlardı. En güzeli de herkesin burada benim için toplanmış olmasıydı. Hayatımda hissettiğim tüm boşluklar tüm eksikler yavaş yavaş doluyordu sanki. Sıcak bir aile ortamı, beni seven ve korumaya çalışan insanlar arasında yaşamak bana bu doğum günümün en güzel hediyesiydi. Maddi hiçbir değer şu anda hissettiğim mutluluğu bana veremezdi. Dayımı büyüten insanlar bile bugün buradaydı. Binlerce mil uzaklıktan gelmişlerdi. Yavaş yavaş büyüyorduk. Ailem büyüdükçe ben daha da değişiyor dönüşüyordum. İnsanın hayatı nasıl böyle bir hızda dönüşürdü ki? Bu güzel dönüşüme minnattardır, sevgiyle birbirine bakan ve gülümseyen aile bireylerimin varlığına minnettarım. Kan bağı olsun olmasın bir çatı altında toplanıp böyle sevgi dolu, böyle güçlü bağlarla bağlanabildiğimiz için minnettardım. Henüz hediyelerimi almamıştım herkes keyifle yemek yerken bugünün en güzel armağanının doğacak olan kuzenimin haberi olduğunu düşündüm. Eskiden kardeş istediğim zamanları anımsadım. Meğer hayat insana dertler getirdiği gibi çok güzel armağanlar da hazırlarmış. Şimdi dayımın bebeğine ablalık yapacaktım. Benden küçük bir can, ailemizin yeni heyecanı benim de hayatımın merkezindeki en güzel şey olacaktı. Rita'yı ilk gördüğüm andan beri sevmiştim. Dayımla mutlu bir aile kuracaklarına inancım tamdı. 

Düşünmekten yemek yiyemiyordum. Sanırım mutluluk karnımı doyurmuştu. Çınar'la geçirdiğim o güzel anlar ve üzerine bu sürpriz ruhumu öylesine doyurmuştu ki ruhumla birlikte karnım da doymuştu. Herkes yemeğini bitirdiğinde babam restorandaki görevliye bir şeyler söyledi. Gürültüden sesini duyamasam da kısa bir sürenin ardından gayet gösterişli ve büyük pastanın gelişi ile mumları üfleme zamanının geldiğini de anlamış oldum. Hepimiz pastanın başında toplandığımızda heyecan içinde gülümseyerek dileğimi düşündüm. Babamın sevincini gözlerinden okuyabiliyordum. Öyle mutluydu ki sanki beni bugün kucağına almış gibi heyecanlıydı. Ailemle birlikte kutladığım bu doğum günümde reşit olurken yeniden doğmuştum sanki. Dileğimi düşündüm. İnsan ne dilerdi k;i sevdiklerimle mutlu bir ömür yaşamayı ve hiç ayrılmamayı diledim. Ve benimle birlikte herkesin dileğinin bu olduğunu da hissediyordum. Bu akşam gökyüzüne çok güçlü bir enerji gönderdim. Sevginin mutluluğun enerjisiydi bu. 

Pastayı üfledikten sonra önce annem verdi hediyemi. Annemin hediyesi çok anlamlıydı. "Bebeğim yeni hayatında her saniyenin değerini bilerek mutlulukla yaşa" diyerek aldığı saati koluma takarken gözlerinden yaşlar süzülüyordu. Canım annem beni büyütürken her doğum günümde anlam katan hediyeler almıştı. Benim bu hayattaki en büyük hediyem aslında oydu. Dayımın hediyesi de bir o kadar anlamlıydı. Dijital bir albüm almıştı ve gerçek annemin fotoğrafını  da albüme kaydetmişti. Canım dayım ablasının yalnızca çocukluk hallerini tanıyordu ama eminim bu resimler de babamdan almıştı. Onun için bunun ne kadar zor olduğunu anlayabiliyordum. Benim için de zordu. Hiç tanıyamadığım bu güzeller güzeli kadın annemdi ve benim onunla tek bağım babam, dayım ve elimdeki cansız resimlerdi. Annemi hiç tanıyamamış olsam da onun resmini baş ucumda görmek beni mutlu edecekti. Egemen abim bana profesyonel bir resim seti almıştı. Dilediğimde izleyebileceğim bir de resim eğitimi satın almıştı.  "Yeteneklerini hiçbir zaman görmezden gelme. "diyerek beni öperken ruhumu bu kadar iyi tanıyan abime sımsıkı sarıldım. Toprak abim tabi kendine en yakışır hediyeyi almıştı son teknoloji eseri muhteşem bir ıpad. Abime sevgiyle sarıldım. Savaş abim ise cep telefonu almış bir numara acil aralara kendini kaydetmişti bile. Savaş abimin bu muzır hallerine bayılıyordum. Metin amcalar yeni okul hayatım için muhteşem bir çanta almışlardı. Dayımın ailesi ise spor ayakkabı ve mont almışlardı. Genç kız ruhundan bu denli iyi anlamalarına şaşırmıştım ve beni önemsemeleri ayrıca mutlu etmişti beni. Beni torunları gibi gördüklerini sıcacık bakışlarından anlamamak mümkün değildi. 

İLLÜZYON- Yeni HayatımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin