SUÇLULUK DUYGUSU - Bölüm 14

158 11 18
                                    


Patrick (Guilio Berlutti )

Selam değerli okuyucularım. Yeni bir bölüm ile yine karşınızdayım. Hikayenin gidişatı için yorum ve önerilerinizi bekliyorum. Keyifli okumalar dilerim. 



***

Neden böyle oluyordu? Mutlu mesut bir şekilde Başak'ın doğum gününü kutlarken gelen telefon hepimizi kahretmişti. Patrick kaçırılmıştı. Vito çok endişeli görünüyordu. Babam onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Halim Soner yine yapacağını yapmıştı. Babamın anlattığına göre bize göz dağı vermek ve ne kadar ciddi olduğunu ispat etmek istiyordu.

Ada ablam çok üzgündü bir kenara çekilmiş ağlıyordu. Ben ise ne yapacağımı bilmiyordum. Tüm olanlar benim suçumdu. Bu adamın benimle ne derdi vardı? Ne istediğini de bilmiyordum, beni öldürmek mi istiyordu, yoksa babamdan istediği bir şey mi vardı? 

Herkes şaşkındı. Egemen abim sürekli telefondaydı. Toprak abim ve Savaş abim de onun yanındaydı. Metin amca, Süreyya teyze, annem ve Münü kendi aralarında fikir yürütüyorlardı. 

Ada ablam ağlayarak eve doğru koştuğunda Leyliş de peşinden gitmişti. Sürekli Patrick ile didişen ablamın ona aşık olduğunu anlamıştım. Sadece davranışları ile aşık olduğunu gizlemeye çalışan ablamın şu anda neler hissettiğini anlayabiliyordum. Aşık olduğu adama zarar gelmesinden korkuyordu. 

Babam Vito ile birlikte karakola gideceğini söyleyerek çiftlikten ayrılırken önlem olarak abilerimi evde bırakmıştı. Metin amcalara da bizim eve geçmelerini tembihlemişti. Kafam karmakarışıktı, bu böyle devam ederse bu adam tanıdığım herkese zarar verecekti. Rahmetli annem onun oğlunun ölümüne sebep olmuştu, ama  o da annemi öldürüp intikamını almıştı. Bu bitmeyen kinin bu intikam arzusunun altında yatan başka bir sebep olabilir miydi? Kendimi çok kötü hissediyordum. Herkes kendi halinde olanların travma etkisinden çıkamazken ben serseri mayın gibi ne yapacağını bilmez haldeydim. Abisi için endişelenen Vito'nun korku dolu gözleri gözümün önünden gitmiyordu. 

O gamsız, dünya yansa umurunda olmaz gibi görünen Vito gitmiş yerine bambaşka bir insan gelmişti. Sevdiklerini kaybetme korkusu insanı derinden sarsan bir duyguydu. Üstelik bu olayda tek kilit noktası bendim. Aslında ben de çok korkuyordum. Hiç tanımadığım bir adam ömrüm boyunca benim için tehdit oluşturacaktı. Bu suçluluk duygusunun altında ezilerek ayak altından çekilmeye karar verdim. İnsanlar bana kötü hissettirmese de ben kendimi sorumlu hissediyordum. Babam bana bu adamla ilgili hiçbir şey anlatmıyordu. En iyisi onların bana anlatmasını beklemeden araştırma yapmaktı. İnternete girip Halim Soner yazdığımda milyonlarca kişi çıkması muhtemeldi. Bu nedenle ünlü iş adamı Halim Soner yazarak enter tuşuna bastığımda karşıma bir sürü bilgi çıktı. Şirketinin adını öğrenmiştim. Şirket sitesine girdim. Şirket adresine baktığımda İstanbul'da olduğunu öğrenmiştim. Bu adamın derdi neyse onunla yüzleşmeye ve artık sevdiklerimi korumaya karar vermiştim. Kimsenin benim yüzümden zarar görmesine katlanamazdım. Düşünürken annemin ya da Başak'ın kaçırılma ihtimali gözümün önüne geldi. Onlar savunmasızdı, kendilerini korumayı bilmezlerdi. Düşüncesi bile kötü olan bu görüntü kararımı kesinleştirmeme sebep olmuştu. Korksam da bunu yapmak zorundaydım. Ömür boyu korkup kaçmak yerine kaderimle yüzleşecektim. Şirketin iletişim kısmına girip mail adresini öğrendim. Fotografik hafızam sayesinde gördüğüm her şeyi ezberliyordum. Bir anda kapı çaldığında panikle araştırdığım sayfayı kapatıp gelen kişiye baktım. İçeri gel dememi bile beklemeden içeri giren kişi Çınar'dan başkası değildi. " Burada ne arıyorsun çekirge? "

İLLÜZYON- Yeni HayatımWhere stories live. Discover now