0.6 "Gelmemi Mi İstersin?"

157K 3.4K 449
                                    

(Bölüm 14 Eylül 2016 tarihinde 16:42'de yayımlanmıştır.)

Elvin DURU'dan
Son lafından sonra boğazımı temizleyerek sessiz kalmış, ben de bir elma almıştım. Acarla aynı anda elimizdeki elmaları son kez ısırıp, çöplerini de tezgaha aynı anda bıraktık.

Birbirimizi, gözlerimizi kısmış sinsi bakışlarla inceleyerek nasıl davranacağımızı kestirmeye çalışıyorduk. Elma değen baş ve işaret parmağımı yaladım. Ama o gözlerini kaçırdı.

Başta ne bu haller diye düşünmüş, sonra aklıma o gece de buna benzer bir parmak yalama hareketimden etkilenmiş olduğunu hatırlamıştım.

Mutfağı sadece nefes seslerimiz dolduruyordu. Saate gözüm iliştiğinde 15.00 olduğunu gördüm. Dersime daha vardı. Canı sıkılmış olacak ki konuşmamız başladı.

-Elvin? " sesi temkinliydi.

-Ne?" Ben ise son derece agresiftim. Kamera kısmına kafam takılıydı hala. Hepsini tek tek ellerimle sökecektim.

-Öyle dikilecek miyiz?"

- Rahatsız mı oldun?"

-Yani, boş boş duruyoruz. Bir Ankara havası açsaydın bari. Misafir böyle mi ağırlanır?"

-Sen misafirliğini bildin de, Ankara havasını mı eksik ettim? Benim evim burası, ben dikilmek istiyorsam dikileceğiz. Senin için dans falan da etmeyeceğim misafirsin diye. " dedim bir çırpıda. O ise sırıtarak ve biraz oyunculuk katarak:

- Ben dans et demedim ki şarkı aç dedim. Ama üstüne alınıyorsun... Dans ediyor musun? Aslında tanıştığımızda bir kucak dansını aklımdan geçirmedim değil." Dedi. Gözlerimi devirdim. Yani bütün memleket sorunları bitti, sabahki olayı atlattık bir dans etmem eksikti sanki.

Kaldı ki o, her ne kadar kabul etmek istemesem de, çok yakışıklı olmasına rağmen Drake değildi ben de Rihanna. Rihannayla aramızdaki tek benzerlik ismimizdeki İ ve N harfleriydi. Belki bir de popomuzun büyük olması.

-Bu seni ilgilendirmez."

-Kimi ilgilendirir? "Derken hafif sinirli, gözlerini şüpheyle kısmış bana bakıyordu. "Hem okulun yok mu senin?" Diye de ekledi. Tabii çevir kazı yanmasın, sanki anlamadım kıskandığını! Ama huyum kurusun ben bir de salağa yatar, bunu iyice delirtirdim.

-Sana ne? Ayrıca daha okuluma vakit var. Hem ya sen benim okulumu, ders saatlerimi de biliyorsun. Niye bu kadar detayına girdin hayatımın? Ve ben senin sadece ismini biliyorum. Nerede adalet?" Derken sinirlerim bozulmuştu. Düşünsenize biri sizin hayatınız hakkında her şeyi biliyor, ama siz onun hakkında ismi dışında bir şey bilmiyorsunuz.

-Benim hakkımda bir şeyler mi bilmek istiyorsun? Yani beni tanımayı ve hayatıma girmeyi kabul ediyorsun?" Derken dudağı hafif kıvrılmıştı. Ama hemen o kıvrıklığı söküp aldım.

-Sen hayatımda zort diye giriyorsun da ben mi seni tanımayacağım? İstediğin ne Acar, hayatıma girip ne yapmak istiyorsun?"

-Bilmiyorum. " bu gerçeği yeni farketmiş gibi kaşlarını çattı. "Siktir, harbiden bilmiyorum. Elvin, sadece senin hayatında bir şekilde bulunmayı istiyorum. Seni bir şekilde kollamak, sarmalamak istiyorum. " derken şakayı bırakmış, sakin ve ciddi konuşmaya başlamıştı. Şaşkınlıkla birkaç saniye kalakaldım, sonra toparlandım.

Tutkuyla Harmanlanmış BedenlerWhere stories live. Discover now