HÜZNÜ SİYAH

37-Hüzünlü Gelin

Araya doğru yaklaşırken Hüzünlü ve heyecanlı yeni bir bölüm sizlerle.  Satır başı yorumlarınızı ve votelerinizle desteğinizi eksik etmeyin😍   yukarıdaki şarkıyı ekleme nedenimi bölüm sonunda anlayacaksınız. Şarkıyı dinleyerek okumanızı tavsiye ederim. ***Özlem***

***Mustafa olamazdı beş dakika önce evden konuşmuşlardı. Aslında kim olduğunu biliyordu. Hissetmiş miydi onu dinlediğini ya da dün akşam dediği gibi intikam mı almaya çalışıyordu ondan? Sokağa şöyle bir göz gezdirdi ama her zaman ki gibi kimsecikler yoktu. Kapıyı kapatıp üst kata çıktı. Kağıdı açıp okumak için koltuğa oturdu.

"Selam Hüzün'üm
Şuan hayatımdaki en büyük hüzün sensin ama geçecek. Sana aldığım gülü beğenmişsindir umarım. Merak etme Mustafa'nın aldığı yerden aldım. Sizi izlemek artık alışkanlık oldu. Hani bilir misin Türk filmlerinde esas oğlanla esas kız ayrılır filmin sonunda gerçekler ortaya çıkar ve tekrar birleşirler. Şuan o filmin içinde gibiyim. Kavuşmamıza az kaldı. Yakında sana öyle bir sürprizim var ki bu filme yakışır bir son olacağını düşünüyorum. Hoşça kal...

Tarık***

Hüzün elindeki gülü kalkıp sobanın içine attı. Manyak bir adama çatmıştı ve bir türlü kurtulamıyordu. Nasıl geceleri bu kadar naif olan bir adam gündüz bu kadar kindar ve nefret barındırırdı? Bazen endişelenmiyor değildi Hüzün.

"En iyisi mezuniyetin ardından Mustafa'ya her şeyi anlatmak. Birimize zarar verebilir bu adam. Sürprizim var demesi bile canımı sıkıyor" diye mırıldandı Hüzün. Nasıl bir beladan kurtulmuştu Mustafa sayesinde az kalsın başına daha kötü şeyler gelebilirdi.

*****

Hüzün birkaç gün hiç bir plan yapmadan Sema ile ilgilendi. Sanki bütün evlilik hayalleri bitmiş, hiç bir şeyi önemsemiyor gibiydi. Ne alınan çeyizlerle ilgileniyor, ne gelinlik modelleri bakıyor nede yüzü gülüyordu. Hüzün de ne yapacağını bilemiyordu.

Mezuniyet elbisesinin provasına beraber gittiler bu kez. Elbise inanılmaz güzel gözüküyordu ve Hüzün giyer giymez sanki bir peri kızına dönüşmüştü. İki arkadaşta elbiseye bayıldılar.

"Düğün de senin için böyle süsleneceğim" dedi Hüzün. Eskiden olsa Sema havaya zıplar "tabi ki yapacaksın"diye de üstüne gelirken kafasını sallamakla yetindi. Bir kadının hayalleri nasıl beş dakikada yerle bir olurun kanıtıydı.

Sema'nın bu halleri annesinin de dikkatinden kaçmamış, Hüzün'ü çekip kenara neyi var diye ağız yoklaması da yapmıştı. Sema istemese aile çoktan kızlarını vermekten vazgeçerdi ama Sema kendine yapılan yanlışı başka bir yanlışla düzeltmeye çalışıyordu.

Hüzün dayanamadı Sema ile konuşmaya karar verdi. Elbise provası sonrası bir çay bahçesine gittiler. Hüzün iki çay söyledikten sonra söyleyeceklerini düşünüp konuşmaya başladı.

"Biz kardeşiz Sema ve bu yaşadıklarını kabullenip, hala evlenmeyi düşünmen beni çok üzüyor ve sinirlendiriyor. Annenle konuşalım lütfen bak bunun dönüşü yok" dedi Hüzün başı önde karşısında oturan Sema'ya.

Sema konuşmuyor sadece yeri izliyordu. "Lütfen Sema bu adamın ne yapacağı belli olmaz bana bir yol göster ailenle konuşalım" bütün yalvarmalarına rağmen Sema'yı ikna edememişti Hüzün. Sema'nın ruhu o gün o odada ölmüştü. Beraberce eve döndüler ve Hüzün elinden bir şey gelmeden arkadaşının tükenişini izlemek zorunda kalıyordu.

****

Bu hafta Mustafa'yı hiç görememişti Hüzün ve resmen gözünde tütüyordu.