sus, bu ateşten terlersin

5K 466 97
                                    

Baekhyun canı çektiği için bir paket cips ve bir kaç da çikolata yedikten sonra banyoya gitmişti. Gitmişti gitmesine de, en fazla elini yıkardı yani, neden hâlâ gelmemişti?

Oturduğum yerden kalkarak banyoma doğru adımladım. Kapısının aralık olduğunu gördüğümde içeri girmiştim.

Duş jellerinin olduğu dolap açık duruyorken, Baekhyun da onun önünde durmuş bir tanesini kokluyordu. İstemsizce gülmüştüm. "Ne yapıyorsun Baekhyun?"

Beni fark etmemiş olduğu için ani girişimle hafifçe sıçradığında yanına yürümüştüm. Sırtımı duvara yasladığımda, elindeki duş jelini dolaba bırakarak yeni bir tanesini aldı. Kapağını açarak koklamadan önce konuşmuştu. "Kokluyorum."

"Görüyorum onu da, neden?"

Seçtiğinin kokusunu beğenmiş gibi eline döktü ve lavaboya doğru ilerledi. Ben anlamsız hareketine bakarken o elini köpürterek yıkamaya başlamıştı.

"Elimdeki mısır kokusunu hangisiyle geçirsem diye tercih etmek için."

Elini duş jeliyle mi yıkamıştı? Güldüğüm de, yaptığı şeyin tuhaf olduğunu bildiğinden o da güldü. Az önce kullandığı duş jelinin kokusunu merak ettiğim için dolaba bakmıştım. "Sana gül kokusu daha çok yakışıyor, bari onu kullansaydın."

Omuz silktikten sonra önümde durdu. "Gül kokusuyla sen yıkarsın sonra beni."

Ben dediği şeyleri algılamaya çalışıyorken banyodan çıkmıştı. Bir kaç saniye sonra bağırarak arkasından gittim.

"ARKADAŞLAR TAHRİK EDİLMEZ BYUN!"

Sesli bir biçimde gülüşünü duyduğumda odamda olduğunu anlamıştım. Hızla peşinden giderek odama daldığım sırada onu, eli pantolonunun fermuarında beklemiyordum.

Tüm hiddetim kaybolmuşken yutkunarak bakışlarımı, fermuarındaki elinden yüzüne kaldırdım. Hissettiğim şeyleri onun da hissediyor olduğunu görmüştüm ama bizi yenik düşürsün istemiyordum. Şimdi beni yanına çağırırsa hiç düşünmeden giderdim, kontrolü sağlamak sadece onun elindeydi. Ne istiyorsa onu yapacaktım.

"Çık be dışarı." dedi, kendi gözlerindeki şehveti hiçe sayarak denemeye devam etmek istediğini belirtiyordu. "Soyunacağım."

Soyunacağını belirtmesine bile tav oluyorken hızla arkamı döndüm. Hiçbir şey demeden dışarı çıkmıştım, o neden soyunuyordu ya da soyunduktan sonra ne giyecekti bilmiyordum bile.

Sırtımı kapımın önündeki duvara yaslamış, gözlerim kapalı bir biçimde sakinleşmeye çalıştığım sırada kapı açılmıştı.

"Giyindim." Önümde durarak konuştuğunda gözlerimi açmıştım. Luhan'ın pijama takımlarından birini üzerinde gördüğümde gülümseyerek bedenini inceledim.

"Yakışmış."

Başını eğerek üzerindeki sevimli pijama takımını izlemiş ve gülümsemişti. "Ayıcıkları çok tatlı."

"Ayıcık ne Baekhyun? Kız mısın sen?"

Sevimli pijamaya sunuyor olduğu sevimli ifadesi bir anda yok olurken koluma vurdu. "Sen erkeksin de ne sikime yarıyorsun sanki?!"

Hahlamıştım. Yine beni gömmüş ve odama girmişti. Peşinden odaya girdiğimde, yatağıma yatmaya meylettiğini gördüm.

"Arkadaşlar aynı yatakta uyumazlar." dedikten sonra, tezat bir ruh haliyle yatağıma çok yakıştığını düşünüyordum. Kollarını ve bacaklarını iki yana açarak yatakta yayıldı. "Bu yüzden sen içeride uyu."

Yaktınsa Bile Beni, Küllerimi Affet ♤ChanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin