masum bir çocuk gibi konuşursam anla ki sana muhtacım

4.2K 438 145
                                    

Aniden elini kaldırması ve yüzüme tüm öfkesini sunan bir tokat atması, beklenmedikti. Yana doğru meyleden yüzümde, ince parmaklarının değdiği yerler hafifçe yanarken gülümseyerek gözlerimi kapattım. Buruk bir gülümsemeydi sunduğum ve, yaşadıklarını görmek istemediğinden kapanan gözlerdi benimkiler.

"SENİ ÖLDÜRÜRÜM APTAL HERİF!" Yakalarımdan tutarak yüzümü kendine çevirdiğinde gözlerimi açmıştım. Kendimi ona bırakmış durumdaydım ve beni dövmek istiyorsa yapabilirdi.

Hâlâ ağlıyorken, yakalarımı sıkıca kavradı ve çok ciddi bir ifadeyle yüzüme bakındı. "ÖNCE SENİ, SONRA KENDİMİ GEBERTİRİM CHANYEOL. SEN VAZGEÇEBİLECEĞİM BİR ŞEY DEĞİLSİN. O SİKTİĞİMİN KARAKTERİNDE BU KADAR KOLAY BIRAKMAK VARSA, SENİ ÖLDÜRÜRÜM!"

Sessizce onu dinliyordum. Öfkesi hadsafadaydı ve duygu karmaşasına girmişti. Hem ağlıyor, hem bağırıyor, hem de şefkatli tarafını dindirmeye çalışıyordu.

"HİÇ CANINI YAKMAZ MIYDI?" dedi. Ne dediğini anlamamıştım ama sesi az öncekine oranla güçsüz çıkmıştı. Yakalarımdaki ellerini biraz gevşetirken ekledi. "Başka birinin kollarında, başka birinin yatağında olmam düşüncesi seni hiç üzmez miydi de bu kadar kolay git diyorsun?"

Kelimeler bile ateş olup yakarken bedenimi, hiç üzmez miydi diyişi körüklüyordu ateşi. Yine de susmaya devam ettim. Söyleyeceklerim tükenmiş gibiydi, yanağımdaki sıcak acı bana en çok hak ettiğimin acı olduğunu hatırlatıyordu zaten. Baekhyun'u arzulamak şimdi çok hayaldi.

"Demek öyle." Kendiyle dalga geçer gibi söylediği sırada, hayalkırıklığı dolu bir gülümsemeyle arkamda bir yerlere bakınıyordu.

"O zaman ben gideyim." dedi bir anda ve bakışları beni buldu. Ardından üzerime adımlayarak aramızdaki mesafeyi kapattı.

"Bir kaç aya toparlanayım. Sanki mümkünmüş gibi seni unutayım ve başka bir adamla tanışayım."

Kollarımı kaldırıp beline sardığında, ne yaptığını kavrayamıyordum ama sinirden dengesizleştiğinin farkındaydım. Sakin duruyor olmasına rağmen, çok tehlikeli bir ses tonuydu kullandığı.

"Gece gibi bir adam olsun ama tanıştığım. Bana hep geceyi hatırlatsın. Tam böyle sarsın belimi."

Kendi kollarını da benim etrafıma dolayarak gülümsedi ve ıslak yanaklarına tezat bir biçimde, mutluymuş gibi düşlemeye devam etti.

"Gecelerimiz olsun bizim beraber. Sabaha kadar yaksın geçsin her zerremi." Başka birini, ben dışında birini arzularcasına kurduğu cümleyle kasılmıştım. Bana sarılı olan kollarından dolayı hissetmiş olacak ki; gözleri gözlerimi buldu ve kırmızı dudaklarını aralayarak biraz bekledi.

"Dokunsun bana, sertçe dokunsun. Deliye döneyim."

Sinirleniyordum. Amacı neydi bilmiyordum ama zaten dengesizleşmiş bir adamı sinirlendirmesi neye sebep olacaktı çok iyi biliyordum.

"Adımı unutayım ben onunla. Başım dönsün, gözlerim kapansın ve zevkin en uçlarındayken, hatırladığım tek ad onunki olsun."

Sinirle solumaya başladığımdan göğsüm düzensiz inip kalkıyordu. Baekhyun durmaya niyeti yokmuş gibi kulağıma yaklaştı ve zevk dolu bir mırıldamadan sonra, tehlikeli sularda yolculuğuna devam etti.

"Saatlerce adını inleyeyim onun. Tenimde izleri oluşurken, kızarıklıklarda tutku can bulurken, bedenimi sarıp sarmalayan sızı ve zevkle adını bağırayım."

Belindeki kollarımı istemsizce daha çok sıktığımda, bilinçsiz yaptığım harekete şaşırmamıştım. Duyduğum şeylerin bende oluşturduğu etki çok daha yıkıcı ve devasaydı ama kendimi tutuyordum. Belli ki çok da başarılı olamıyordum.

Yaktınsa Bile Beni, Küllerimi Affet ♤ChanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin