Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
İlk çarpışmanın ardından üç gece geçmişti. İlk gece ve üçüncü gece Dymentsia ve Zerath'ın ittifakı öndeydi, ikinci gece ise Zinaida'nın birlikleri onların geri çekilmesini sağlamıştı. Ezici bir üstünlük sağlanmamıştı. İki taraf da az kayıp vermeye uğraşıyordu, ilk adımları birbirlerinin güçlerini azaltabildikleri kadar azaltmaktı.
Güneş, sadece birkaç saat gökyüzünde beliriyordu. Bu süre askerlerin yaralılarını kampa götürmesi ve ölülerini gömmesi için yeterliydi.
Gece Kralı, ittifak halinde olan iki ordunun artık karışan askerlerinin yanında ilerledi. Gece savaşçılarından bazıları ona selam verdiler. Karanlık ordunun insanlarından bazıları ona saygı duyduklarını sözleri ve davranışlarıyla belli ettiler.
Kara Kraliçe'yi kampın ortasındaki büyük çadırın önünde iki büyücünün tartışmasını izlerken buldu. Zırhının bir kısmını giymişti, göğsünde birleştirdiği kollarında yaralar belli oluyordu. "Ben olanları gördüm." Duanna ve Pulcheria onlara doğru gelen Kraliçe'nin sözleriyle tartışmayı kestiler. "O sırayı yok eden ikinizin de büyüsü değildi. Bunu yapan Lierra'ydı." Kahin Darranio'nun çatlayan asasıyla ilgilenen Lierra'yı işaret etti. "Darranio'nun öğretilerini ve yeni bulduğumuz büyü kitaplarını uygulamasıyla takdiri hak ediyor."
Duanna ayağa kalkan Lierra'nın karşısına geçti. "İsmi bile Diyar'a ait biri gerçek bir kuzeyliyle kural olmadan başa çıkabilir mi?"
Dymentsia, Duanna'nın zalim ve kuralsız görüntüsünün ardında nasıl biri olduğunu bilmiyordu fakat Lierra'nın güçlü ve kendinden emin sakinliğinin ardındakini biliyordu. "Lierra." dedi fikrini belirterek.
Lierra, kendinden kısa boylu olan gece büyücüsüne başını biraz eğerek baktı. "Bir kuralım var, rahibe. Düello içinde birimiz ölürse sonunda geride kalan onu geri getirecek." Başını yana eğdi. "Bir düelloyla asla yetinmem. Gücünü anlamama bile yetmez."
