Bölüm 40 ☁️ Gözlük

14.1K 936 2K
                                    

Cefa: Günaydın

Çağıl: Günaydın

Cefa: Ne yapıyorsun?

Çağıl: Kuafördeyim

Cefa: Bu sefer ne renk?

Çağıl: Ahsjflgkdhdhs

Çağıl: Bakım yapılıyor sadece, en azından birkaç gün boyatmak gibi bir niyetim yok

Cefa: O kadar boyaya o saçın nasıl dayandığı da merak konusu zaten

Çağıl: Kuaförüm çok iyiyse demek ki

Çağıl: Çaktırma, şu an Barış Abi'nin gözleri telefonumda ve beleşe yaptırmak için yağcılık yapıyorum şş

Cefa: JDVLJFLVJXLCJXKCH

Çağıl: Sen ne yapıyorsun?

Cefa: Duştan çıktım şimdi

Cefa: Bugün bir planın var mı?

Çağıl: Yok, iptal ettim hepsini. Yazacağını biliyordum :)

Cefa: Güzel :)

Cefa: 1 saat sonra kapıda olurum

Çağıl: Tamamdır, eve geçerim bende max 10 dakikaya

Cefa: Görüşürüz

Çağıl: Görüşürüz:)

"Annem, saçlarını neden kurutmadın bakayım?" Annem elinde fön makinesiyle girdiğinde gülümsedim.

"Zaten kuş kadar saçım var anne, nesini kurutayım?"

"Saçmalama Cefa." Annem koltuğun yanındaki prize fön makinesinin fişini takıp çalıştırdı ve yanıma oturup saçlarımı kurutmaya başladı. Elleriyle dağıtıyor ve kurumasını kolaylaştırıyordu.

Saçıma dokunmasına izin verdiğim tek kişi annemdi, takıntı gibi bir şeydi bu bende. Babam dokunduğunda bile hoşlanmazdım ama sırf annem sevsin diye her fırsatta sokulurdum dizlerine.

Saçlarımı kısa sürede kuruttuktan sonra gürültülü makineyi kapattı ve kenara bırakıp elleriyle düzeltti saçlarımı. Ardından gülümseyerek avcunu yanağıma indirdi, bana doğru uzanıp uzun uzun öptü alnımdan.

"Güzel oğlum benim, gurur duyuyorum seninle."

"Neyimden gurur duyuyorsun anne, Allah aşkına? Sizi sürekli zora sokuyorum."

Sabah dedemin evinin önünde biriken bir sürü gazeteci geldi aklıma. Nereden haber aldılarsa artık, kapıda bitmişlerdi. Hatta sokaktaki mobese kamerasından eve girerken olan görüntülerim vardı, şu an herkes onu konuşuyordu muhtemelen.

Cefa Berkan yine sarhoş olup sızmıştı, ancak bu kez farklıydı. Yanındaki gizemli güzel kız kimdi?

Ah bir bilsem...

Görüntüleri izlemiştim, Eleysa anahtarı güvenliğe teslim ediyor ve kapımı açıp bana eğiliyordu. Tıpkı annem gibi alnımı öpmüştü. Dudakladının sıcaklığı zihnimdeydi ancak maskesini indirdiği yüzünü ya da sesini asla hatırlayamıyordum. Kaderin cilvesi işte...

"Bu sonmuş, öyle demişsin babana. Yaren'e veda etmişsin."

Gülümsedim ve başımı salladım. "Kendime tamamen yeni bir hayat kuracağım, anne."

"Geceki kız... Sana bu gücü o mu verdi?"

"Evet, öyle de denebilir. Bana yardım etmek için kendini parçalıyor resmen anne. Onu sevmeliyim." Diye mırıldandım. Annem güldü ve sarılıp geri çekildi.

Eleysa☁️ (Tamamlandı)Where stories live. Discover now